İçimden bir ses, bu tünelleri başka kimsenin bilmediğini söylüyor. | Open Subtitles | شيء ما يخبرني أن لا أحد يعلم عن هذه الأنفاق |
Ve bu tünelleri sel bastığında, korozyon kontrolü ele alarak yıkımı başlatacaktır. | Open Subtitles | وبمرور الوقت هذه الأنفاق ستغَمَر بالماء سيبدأ التآكل ويحكم سيطرته ويبدأ الإنهيار. |
bu tünelleri kullanarak, Makine'ye ulaşacak ve onu yok edeceksiniz. | Open Subtitles | ستسافرون على طول هذه الأنفاق , حتى تجدوا الآلة وتفجروها |
Tabi o günlerde bu tünelleri kan götürüyordu. | Open Subtitles | ورجوعا بذاكرتى إلى هذه الأيام أتذكر أن تلك الأنفاق كانت تسبح فى الدم |
Zamanımız var. - Hayır, yok. bu tünelleri araştırmak günler sürebilir. | Open Subtitles | كلّا، فاستكشاف تلك الأنفاق قد يستغرق أيّاماً |
Chloe, bu tünelleri, görüşümle onlarca kez araştırdım. | Open Subtitles | كلوي، لقد كشفت على هذه الأنفاق عشرات المرات |
Yuvada bir de kraliçe karınca vardır. Kraliçe karınca zamanın çoğunu bu tünelleri yapmakla geçirir, ...ve yumurtalarını bırakabileceği müsait yerler bulur. | Open Subtitles | هناك ايضاً بالداخل الملكه, الملكه تقضي الكثير من الوقت ببناء هذه الأنفاق |
Bastığınız yere dikkat edin. Milisler bu tünelleri tuzaklarla donattı. | Open Subtitles | راقبوا خطواتكم لقد ملئت الميلشيا هذه الأنفاق بالأفخاخ |
Görünüşe göre bu tünelleri senden çok daha iyi biliyorum. | Open Subtitles | أعرف هذه الأنفاق بشكل جيد أكثر منكَ في الحقيقة |
Ve bu tünelleri kristalleri büyüterek mi yapıyorsunuz, öyle mi? | Open Subtitles | وأنتم تنمون هذه الأنفاق من البلورات؟ |
Kardeşim bu tünelleri oldukça iyi biliyor. | Open Subtitles | أخي يعرف هذه الأنفاق معرفة جيّدة |
bu tünelleri biliyorum, Agravaine ise bilmiyor. Siz devam edin. | Open Subtitles | اعرف هذه الأنفاق و (اغرافين) لا يعرفها وأنت إستمر |
Biçiciler bu tünelleri kullanıyor. | Open Subtitles | الحاصدون يستعملون هذه الأنفاق |
Franklin şehrin altındaki bu tünelleri inşa etmek için Masonlarla birlikte çalışmıştı. | Open Subtitles | فرانكلين) اشتغل مع الماسونين) لإقامة هذه الأنفاق أسفل البلده |
Karaborsa tüccarları bu tünelleri Ma'an'a giren ve çıkan ürünlerin... ..vergisini ödememek için kullandı. | Open Subtitles | تجار السوق السوداء يستخدمون هذه الأنفاق للتهرب من دفع الضرائب على البضائع الصادرة والواردة من وإلى (معان) |
Zamanımız var. - Hayır, yok. bu tünelleri araştırmak günler sürebilir. | Open Subtitles | كلّا، فاستكشاف تلك الأنفاق قد يستغرق أيّاماً |
bu tünelleri ilk kazdıklarında işçiler kaybolmasın diye işaretler koymuşlar. | Open Subtitles | ، عندما حفروا تلك الأنفاق لأول مرة قاموا بوضع علامات حتى لا يضيع العُمال |
Alkol yasağı kalktığında insanlar bu tünelleri unuttu. | Open Subtitles | نسى الناس أمر تلك الأنفاق بمُجرد إنتهاء فترة الحظر |