Görüyor musun, işte Bu yüzden bu adam bir dahi! | Open Subtitles | ـ لقد بعت؟ أرأيتم و لهذا السبب هذا الرجل عبقري |
Hakkında yalan söylemek Bu yüzden bu kadar kolay oldu. | Open Subtitles | لهذا السبب كان سهلاً جداً عليّ الكذب حيال ما فعلته |
Bu yüzden bu kadar evlilik ölene kadar gidiyor zaten. | Open Subtitles | هذا هو السبب في الكثير من الزيجات تدوم إلى الأبد. |
Bu yüzden bu kadar serin ve tazelenmiş görünüyorsun. | Open Subtitles | هذا سبب أنكما تبدوان أكثر هدوءاً وانتعاشاً |
Multimilyonerdir ve sanırım Bu yüzden bu fotoğrafta gülümsüyor. | TED | إنه مليونير، وأعتقد هذا هو سبب ابتسامته في تلك الصورة |
Bu yüzden bu bir çözüm olmayacak, bize bu doku işini global olarak yapmamızı sağlayacak bir şey lazım. | TED | لذا هذا الحل لا يعدُ حلاً ولا يمكن اعتباره حلا بيولوجيا عالمي يمكن استخدامه على نطاق واسع |
Bu yüzden bu konuşma şansını bulabildiğimiz için çok sevindim. | Open Subtitles | ولذلك أنا سعيدٌ جداً بأن أُتيحت لنا هذه الفرصة للتحدّث |
Bu yüzden, bu akşam ikisini de cüzdanımızı doldurabilecekleri bir yerde dövüştüreceğim. | Open Subtitles | لذلك سوف أجعلهما يتقاتلان الليلة وربما نملأ محفظتنا |
Bu yüzden bu sabah onun su yatağından kaçmaya çalışırken tüm bu kendimden iğrenme olayı devam ediyordu. | Open Subtitles | لذلك هذا الصباح وبينما كنت احاول ان اهرب من هزيمته كان لدي هذا الكره لنفسي |
İşte bu yüzden, bu birlikteliği konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | لِهذا أنا أوَدُّ أَنْ أَتكلّمَ معك عنا أنْ يَكُونَ سوية. |
İşte tam olarak Bu yüzden bu insanlarla vakit kaybetmemelisin. | Open Subtitles | لهذا السبب بالتحديد ليس عليكِ إضاعه أي لحظه من حياتكِ |
İşte Bu yüzden bu makine bizi kurtaracak cevap olabilir. | Open Subtitles | لهذا السبب ذلك الجهاز يمكن أن يشكل الجواب الذي ينقذنا |
Amerikan Halkı'na sürekli bunu yapacağımı söylüyorum. Bu yüzden bu işin içindeyim. | Open Subtitles | هو ما أقول للشعب الأمريكي بأنني سأفعله من أجلهم، لهذا السبب ترشحتُ |
Bu yüzden bu metodlar reçete gerektirir. | TED | لهذا السبب تطلب هذه الطرق وصفة طبية من طبيب. |
Bu yüzden, bu kola hakkında biraz çalışma yaptım. | TED | لهذا السبب أخذت بعض الوقت لدراسة تجربة الكولا |
Zaten Bu yüzden bu ağı görmelisin. | Open Subtitles | لهذا السبب أعتقد أنك يَجِبُ أَنْ تُجبرَ نفسك للمَجيء والنَظْر إلى البيت العنكبوتِ. |
Demek Bu yüzden bu kadar sık devriyeye çıkıyorsun. | Open Subtitles | أفترض بأن هذا هو السبب للأخذ كل هذا العمل الإضافي |
Ama Bu yüzden bu kadar iyi bir başkandı. | Open Subtitles | لكن هذا هو السبب في انه كان مثل هذا الرئيس جيد. |
Bu yüzden bu kadar iyi, uzaktan ateş etmek yok. | Open Subtitles | هذا سبب أنه دقيق للغايه لكن هذا يعني فقط أنه لا يقنص |
Bu yüzden bu oyunu kızlar oynamıyor. | Open Subtitles | هذا هو سبب عدم لعب الفتيات هذه اللعبة ايها المدرب |
Ve ben tamamen iyiyim, Bu yüzden bu bebeğin içerisinde de çok fazla iyilik var. | Open Subtitles | و أنا جيدة كلياً ، لذا هذا الطفل لديهالكثيرمن الخيربداخله. |
Bu yüzden işlerimin çoğunu Brisbane dışında yaparım ve Avustralya dışında, işte bu yüzden, bu çılgın tutkum sayesinde dünyadaki çoğu inanılmaz yeri görme fırsatım oldu. | TED | لذا أؤدي الكثير من أعمالي خارج بريزبن وخارج أستراليا، ولذلك فإن السعي وراء شغفي المجنون هذا قد مكنني من رؤية الكثير من الأماكن المدهشة في العالم. |
Gerçekten... benden iyi kimse yoktur, Bu yüzden bu konuda başarı göstermeye devam edeceğim. | Open Subtitles | ليس هناك أحد أفضل في ذلك أكثر مني, لذلك سوف استمر في التفوق فيه |
Benim yüzümden üç masum insan öldü, kendi annem ve babam da dahil, Bu yüzden bu sana benim sözüm, kitap, ve sana küçük kahverengi Jewkins ve kendime... içimdeki bu güçte ustalaşacağım, ama bunu kamu yararı için kullanacağım. | Open Subtitles | ثلاثة أشخاص أبرياء لقوا حتفهم بسبب لي، بما في ذلك والدتي والده، لذلك هذا هو وعدي لكم، كتاب، |
Evet, Bu yüzden bu büyük kaskları takıyoruz. Çok daha korkutucu. | Open Subtitles | لِهذا نرتدي هذه القبعات الكبيرة انها اكثر بكثير مخيفة |
Bu yüzden bu konuyu konuşmamız bile doğru değil. | Open Subtitles | ولهذا السبب لا ينبغي علينا حتى إجراء هذه المحادثة! |
Bu yüzden bu adamla ilgili herhangi bilgiye ulaşırsanız bu bilgiyi Özel Ajan Nadine Memphis'le paylaşmanızı rica ediyorum. | Open Subtitles | لذا لو أيًا منكم يملك معلومات عنه أو عن مكان وجوده أنا أشجعكم على الإبلاغ عنها (إلى العميلة الخاصة (نادين ممفيس |
Evet. Ama bu aralar spora gidiyorum. Bu yüzden, bu sefer ben çıplağım. | Open Subtitles | نعم, عدا أنني كنتُ أتمرّن، لذا هذه المرّة, عليّ أن أكون بلا قميص |
Bu yüzden bu açık arttırma şüpheli. | Open Subtitles | في أن يبدوا هذا المزاد غريب الأطوار |