Maalesef ben de bilmiyorum ki bu yüzden burada olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | حسنا، ولسوء الحظ أنا لا أعلم أيضا، لذا أفترض أنّك هنا لهذا السبب. |
İstediği bu. bu yüzden burada. | Open Subtitles | توقفا، إنّ هذا ما تريده إنها هنا لهذا السبب. |
Evet, şanslıydım ama bahse girerim ki bu yüzden burada değilim. | Open Subtitles | نعم , أنا محظوظ جدّاً , لكنّي أراهن أنني لستُ متواجدٌ هنا لهذا السبب |
Beyin sarsıntısı geçirmiş olabileceğimi söylediler ama bu yüzden burada kalmama gerek yok değil mi? | Open Subtitles | قالوا بأن لدي إرتجاج بالدماغ ,لكنني لا أريد المكوث هنا من ذلك, أتفقنا؟ |
Beyin sarsıntısı geçirmiş olabileceğimi söylediler ama bu yüzden burada kalmama gerek yok değil mi? | Open Subtitles | قالوا بأن لدي إرتجاج بالدماغ ,لكنني لا أريد المكوث هنا من ذلك, أتفقنا؟ |
- O bu yüzden burada. | Open Subtitles | هذا سبب وجوده هنا |
bu yüzden burada olduğunuza eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنكم هنا لهذا السبب. |
Ama bu yüzden burada değilim. | Open Subtitles | لكني لست هنا لهذا السبب. |
bu yüzden burada değil miyiz? | Open Subtitles | نحن هنا لهذا السبب |
Ben de, kendimi bu yüzden burada sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أني هنا لهذا السبب |
bu yüzden burada değilim. | Open Subtitles | كما أني لم آت هنا لهذا السبب |