O bombayı sahiden de bu yaşlı adam mı yaptı? | Open Subtitles | أعني ، هل تعتقد فعلا أن هذا العجوز صنع قنبلة |
bu yaşlı adam senin yeni koçun 2 dakika içinde giyinip gelmeni istiyorum, yoksa takımımdan çıkarsın. | Open Subtitles | هذا العجوز هو مدربك الجديد أريدك أن تتجهز خلال دقيقتين كي تنظم الى فقتي |
bu yaşlı adam beni dinlemenin daha iyi olduğunu ne zaman öğrenecek? | Open Subtitles | متى سيتعلم هذا العجوز انه من الأفضل الاستماع اليّ ؟ |
Bu nedenle bu yaşlı adam aklıma geldi. hayatını hasta güvercinlere bakmakla geçiriyor. | TED | لذلك فكرت في اختلاق قصة هذا الرجل العجوز الذي يقضي حياته مهتما بالحمام المريض. |
bu yaşlı adam asla, önemli bir işi yapmam için bana izin vermez. | Open Subtitles | هذا الرجل العجوز لا يدعنى أقوم بأى عمل مهم |
Gideceğiniz yer eğer uzaktaysa bu yaşlı adam eşlik edebilir. Ben iyiyim. | Open Subtitles | ليس قبل أن أبعدك من هذا الرجل العجوز هنا |
bu yaşlı adam yerine içinizden biri olabilirdi. | Open Subtitles | هذا العجوز يمكن ان يكون اي واحد منكم |
bu yaşlı adam kim? | Open Subtitles | من هذا العجوز ؟ |
Angelina bu yaşlı adam seni daha fazla bozmadan içeri gel | Open Subtitles | مهلاً. أدلفي للداخل، يا (أنجليكا). قبل أن يفسدكِ هذا العجوز. |
bu yaşlı adam bunayacak! | Open Subtitles | هذا العجوز قد جن |
bu yaşlı adam, değil mi? | Open Subtitles | هذا العجوز ! |
bu yaşlı adam espresso ve bir kişi bulabilirse tavla oynamak için şehre gidiyor. | Open Subtitles | حسناً، هذا الرجل العجوز مُتوجّه لوسط المدينة لشراء إسبريسو، وآمل أن تكون هناك لعبة الطاولة لو بإمكاني إيجاد واحدة. |
bu yaşlı adam seni kandırmasın. | Open Subtitles | لا تجعلي هذا الرجل العجوز يخدعكِ. |
bu yaşlı adam iyi ! | Open Subtitles | هذا الرجل العجوز بارعاً |
bu yaşlı adam da ödeyecek. | Open Subtitles | وهكذا سيكون هذا الرجل العجوز. |