"buffet" - Translation from Turkish to Arabic

    • بافيت
        
    • بوفيه
        
    • بافر
        
    Ben de Tahoe'da Jimmy Buffet görüşmek için işten erken ayrıldı. Open Subtitles تركت العمل مبكراً يوم الجمعة " لتقابل " جيمي بافيت " في " تاهو
    Ve şimdi bu çocukları onurlandırmak için, karşınızda Jimmy Buffet! Open Subtitles ولتشريف هدول الصبية هييي جيمي بافيت
    Warren Buffet iş modeli seminerlerine katılan Phillips Exeter Girişimcileri Kulübü üyeleri ellerini kaldırsın. Open Subtitles "كل الذين نزلوا الأعمال نماذج لارن بافيت كعضو من فيليبس نادي رجال الأعمال اكستر رفع أيديهم".
    Evet, sen, Warren Buffet ve diğer bütün finans ve medya devleri de. Open Subtitles أجل, أنت, وورن بوفيه, وكل جبابره الإعلام التمويل الآخرين.
    Ben Jimmy Buffet dinleyip, güneş banyosu yapıyorum. Open Subtitles انا فقط أستمع الى جى بافر وامتص الأشعة
    Reich iki meşhur ve çok zengin adamın, Bill Gates ve Warren Buffet'ın servetlerini inceledi ve bu servetlerin Amerikan ulusunun en alt kesimindeki yüzde 40'a tekabül eden 120 milyon insanın gelirine eşit olduğunu gördü. TED رايخ حسب ثروة أغنى رجلين، [بيل غيتس] و [وارن بافيت]، ووجد أنها تساوي ثروة 40 في المئة من سكان الولايات المتحدة، 120 مليون شخص.
    Buffet, 1992'de en zengin 400 Amerikalının belirlendiği Forbes 400 listesindeki kişilerin servetlerinin toplamının 300 milyar doları bulduğuna değinmekten çok hoşlanır. TED [بافيت] يشير إلى ذلك في عام 1992، إجمالي ثروة الأشخاص على قائمة "فوربس 400" -- والقائمة هذه لأغنى 400 أمريكي -- كانت 300 مليار دولار.
    Sonny Boy'un hayallerini gerçekleştirmesi neden doğduğu yer ile alakası olması gerekiyor ki ?" veya Warren Buffet'in "the ovarian lottery" dediği şey nedir? Anlayamıyordum ve sebebini anlamaya ihtiyacım vardı. TED لما يجب أن تُحد قدرات سوني بوي على تحقيق أحلامه بسبب مكان ولادته. أو ما يسميه وارن بافيت يانصيب البويضات؟" لم أفهم هذا. وكنت بحاجة أن أفهم لماذا.
    Hiç kimse tabii Warren Buffet ya da Jimmy Buffet degilsen bir hissenin artmasi, düsmesi, durmasi ya da döngü içine girmesini kestiremez. Open Subtitles حتى لو كنت (وورن بافيتور (لو كنت (جيم بافيت لا أحد يعرف إن كانت الاسهم ستصعد أو تنزل أو تدور في دوائر
    Hic kimse tabii Warren Buffet ya da Jimmy Buffet degilsen bir hissenin artmasi, dusmesi, durmasi ya da dongu icine girmesini kestiremez. Open Subtitles حتى لو كنت (وورن بافيتور (لو كنت (جيم بافيت لا أحد يعرف إن كانت الاسهم ستصعد أو تنزل أو تدور في دوائر
    En sonunda siyah bir kadının, esmerleşme yatağına veya Jimmy Buffet biletlerine ihtiyacı olmadığını anladılar. Open Subtitles لقد أدركوا أخيراً أن المرأة السوداء ليس لها حاجة (لسرير مُسمر أو تذاكر لـ(جيمي بافيت
    Jimmy Buffet'ı spastikler ve güneyli alkolik kızlar dışında kimse sevmiyor! Open Subtitles ماحدا بحب جيمي بافيت الا الولاد الضراطين والضروب الجنوبيين المدمنين عالكحول #...
    Hayır, aslına bakarsanız onun yerine Jimmy Buffet geldi. Open Subtitles لا اصلا جيمي بافيت اجا بدالو
    Bir de akıllı ve olgun biriyle konuşmak istedim ama Warren Buffet telefonumu açmadı. Open Subtitles أردت الفضفضة مع شخص ذكي وناضج (وارين بافيت) يتجاهلني
    "Selam, benim adım Tommy Merlyn ve bir milyarderim ama Warren Buffet* gibi görünmüyorum." Open Subtitles مرحبًا، أُدعى (تومي ميرلين) وأنا ملياردير ولكني لا أبدو مثل (وارين بافيت)
    Warren Buffet'ın briç ortağını tanıyan biriyle tanıştım, şirket hisselerim karşılığında Buffet'ın numarasını isteyeceğim uygulamamı yükleyeceğim, Buffet'ın bilgilerini kullanıp tüm parayı alacağım. Open Subtitles لأني قابلت شخصًا يعرف شريك (وارن بافيت) سأعرض عليه بعض الأسهم في شركتي في مقابل إعطائي رقم (وارن بافيت) الخاص
    Bu olurken, kendisi sadece bir plutocrat olmakla kalmayıp aynı zamanda bu durumun en dikkatli takipçilerinden olan Warren Buffet da kendi rakamlarına ulaşmıştır. TED الآن، وكما يحدث، [وارن بافيت] ليس فقط الوحيد البلوتوقراطي (شخص متنفذ بسبب ثروته)، هو واحد من أكثر المراقبين المخضرمين لهذه الظاهرة، وكان لديه رقمه المفضل.
    - Buffet sen misin? Open Subtitles -هل أنت "بافيت
    Buffet'in sıcak ve soğuk mantılarıyla bağlantı kurmak için yapacaksınız. Open Subtitles تفعلان بها لأجل الإتصالات، ولأجل بيروجي بوفيه الساخن والبارد.
    Tek istediğim eve dönmek, Frisky Kitty Buffet'ye gitmek. Open Subtitles كل ما أتطلع إلى... هو الحصول على العودة إلى الوطن إلى بوفيه كيريس فريسكي.
    Akrep burcuyum, Bağımsızların üyesiyim, gurmeyim, papağan kafayım ve Jimmy Buffet'i seviyorum, hep sevdim, hep seveceğim, ayak adamıyım... Open Subtitles برجي العقرب, مستقل اجتماعيا, ذوّاق (للأكل, أنا (رأس ببغاء.. (نعم من معجبي جيمي بافر) مع أنه يملك جميع المعلومات.. إنه رجل قيادي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more