"bulabileceğim" - Translation from Turkish to Arabic

    • يمكنني إيجاد
        
    • أستطيع إيجاده
        
    • أن أجده
        
    • أجدة
        
    Bu ikisini burada bulabileceğim söylenmişti. Open Subtitles أخبروني أنه يمكنني إيجاد هذين الشخصين هنا
    Alt tarafı kıyafetim ve cildim yandı. Tişört bulabileceğim bir yer var mı? Open Subtitles احترق ثوبي وجلدي فقط، أين يمكنني إيجاد قميص؟
    Çok düşük teknolojili veri toplama cihazları kullanarak belli bir bölgeden bilgi topluyorum -- genellikle hırdavatçıdan bulabileceğim herhangi bir şeyle. TED أستخرج المعلومات من محيط معين باستخدام أجهزة غير متطورة لتجميع البيانات -- و عادة كل ما أستطيع إيجاده في متجر المعدات.
    Çünkü eğer yazabiliyorsam geçmişe gidip muskayı bularak günümüzde bulabileceğim güvenli bir yere saklayabilirim. Open Subtitles لأنه إن كان بإمكاني هذا، فسيمكنني العودة للماضي وإيجاد الحجاب و إخفائه في مكان آمن بحيث أستطيع إيجاده في الحاضر
    O öyle bulmasa bile benim nahoş bulabileceğim herhangi bir nokta var mı? Open Subtitles يمكنني أن أجده تافها حتى لو لم تراه هي كذلك.
    bulabileceğim herhangi zarar verici bir şey istiyor. Open Subtitles هو يريد أي شيء قد يضر بك أستطيع أن أجده.
    O yüzden bulabileceğim her doğaüstü kanıtı... not alıp belgeleyecek vasıflı yardımcılara ihtiyacım var. Open Subtitles لذا يجب أن يكون عندي مساعدة مؤهلة خصيصاً لتسجيل الملاحظات وتوثق أي دليل لعالم ماوراء الطبيعة الذي قد أجدة
    Kız kardeşimi burada bulabileceğim söylendi. Open Subtitles أخبروني بأنه يمكنني إيجاد شقيقتي هنا.
    Resmini bulabileceğim bir yer var mı? Open Subtitles أين يمكنني إيجاد صورة؟
    Adını bilmiyorum ama burada bulabileceğim söylendi. Open Subtitles لا أعرف أسمه لكن تم أخباري أني أستطيع إيجاده هنا
    Ancak bu 501 değil ve bulabileceğim kâr amacı gütmeyen herhangi bir dizinde listelenmiyor. Open Subtitles لكنها ليست مُنظمة معفية من الضرائب وليست مُدرجة ضمن أى دليل للمُؤسسات الغير هادفة للربح مما أستطيع إيجاده
    bulabileceğim en zeki avukat olduğun için mi? Open Subtitles ألأنك أذكى محام أستطيع إيجاده
    Peter Keating ile nişanlıydım çünkü o bulabileceğim en önemsiz insandı. Open Subtitles كنت مخطوبة لبيتر كيتنج- لأنه كان أكثر شخص أمن وعديم ألأهمية استطعت أن أجده
    bulabileceğim en kötü erkekle evlendim. Open Subtitles لقد تزوجت أعنف رجل يمكن أن أجده
    bulabileceğim en sağlıklı kalbi istiyorum. Open Subtitles أريد أفضل قلب أستطيع أن أجده
    Her şeyden önce bulabileceğim şeylerden korkar. Open Subtitles لولميكنلسببوجية .. سيكون بسبب خوفها مما قد أجدة
    bulabileceğim en uzak kazıya. Open Subtitles أبعد مكان أستطيع أن أجدة .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more