Bu türlerden biri yemek bulduğunda geri dönüş yolunda kimyasal bir iz bırakır | TED | فعندما تجد إحدى النملات الطعام تعود به وتضع علامة على مسارها برائحة كيميائية |
Zagosh kendine bir iş bulduğunda benim özel asistanım olabilirsin. | Open Subtitles | زاجوش. عندما تجد عملا شريفا يمكن أن تحقق معي وقتها |
Sanırım onu bilinçsizce bulduğunda kurbanın üzerinde kullandığın bıçak bu? | Open Subtitles | أعتقد بأنك استخدمت نفس السكينة للضحية عندما وجدته فاقداً وعيه؟ |
Dinle, polis bir katili bulduğunda, ne yapar? | Open Subtitles | الاستماع، و عندما يجد الشرطي القاتل ، ماذا يفعل ؟ |
Onu bulduğunda asıl ve burayı çek. Boyun bunun en kolay yolu olmalı. | Open Subtitles | حين تجده ، إسحب هذا المكبس هنا في العنق محتمل أن يكون الأسهل |
Sevdiğini bulduğunda ne kadar ararsan ara, sonunda gene ona dönersin. | Open Subtitles | عندما تجدين ما تحبين ستبحثين اين ما تريدين ثم سترجعين له |
burada; onun bileklerini kestiği, ve onu bulduğunda çoktan ölmüş olduğu yazıyor. | Open Subtitles | إنها تقول إنه قطع معصميه و كان ميتاً بالفعل عندما عثرت عليه |
Sonra, beni yalnız bulduğunda, kulak misafiri olduğu için özür dilediğini fakat yanıldığımı söyledi. | TED | لاحقًا، عندما وجدتني لوحدي، اعتذرت عن سماع المحادثة بالصدفة، وأخبرتني بأنني كنت مخطئة. |
Sonra O beni bulduğunda aslında Onu değil bir yanıtı aradığımı söyledi. | Open Subtitles | ولما عثر علي... قال لي في الحقيقة... أنني لم أكن أبحث عنه... |
Her alanı kontrol eder ve telefonu bulduğunda, çalmayı bitirir. | Open Subtitles | تفحص كل منطقة و عندما تجد الهاتف تتوقف عن الرنين |
O silahı bulduğunda hemen bana getirmeni istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | عندما تجد ذلك المسدس أريدك أن تعطيني إياه, حسناً ؟ |
Bir gün geri dönüş yolunu bulduğunda bunlar senin rehberin olsun. | Open Subtitles | و في يومٍ ما عندما تجد طريق عودتك دع هذه دليلك |
- Cinayet masası onu bulduğunda... - Hallet şu işi. Hemen. | Open Subtitles | في الوقت هذا ان وجدته وحدة مكافحة الجريمة إعتنى به , الآن |
Annesinin onu odasının kapısında asılı olarak bulduğunda o bu dönemdeydi. | Open Subtitles | التي يجب فيها التوقف عن تعاطي هذه الأشياء وفي خلال هذه الفترة وجدته أمه |
Teşekkürler. Jerry vakit bulduğunda dinlerse iyi olur. Ne zaman dinlersiniz? | Open Subtitles | شكراً جزيلاً , عندما يجد حيرى الوقت حسناً , متى سيكون هذا ؟ |
Sana nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. - Onu bulduğunda beni ara. | Open Subtitles | انا لا استطيع ان اشكرك بما فيه الكفايه اتصل بى عندما تجده حاضر |
Her ceset bulduğunda bir yol seçmelisin. | Open Subtitles | في كل مرة تجدين فيها جثة عليكِ أن تختارِ مسار |
Burada onun bileklerini kestiği ve onu bulduğunda çoktan ölmüş olduğu yazılı. | Open Subtitles | إنها تقول إنه قطع معصميه و كان ميتاً بالفعل عندما عثرت عليه |
Zaman değişiyor. Beni bulduğunda, 1864'tü. Bakirelik popülerdi. | Open Subtitles | الأوقات تغيرت، عندما وجدتني كان العام 1864 وكانت العذرية لا تزال شعبية |
Babam o cesedi bulduğunda 8 yaşındaydım hayatım boyu Onun deli olduğunu düşündüm, herkes gibi. | Open Subtitles | كنت في الثامنة من عمري حيث عثر والدي على تلك الجثه وطوال حياتي كنت أظنه مجنوناً كما فعل الآخرين |
Aşk öyle ender bir şeydir ki, onu bulduğunda şüphe edemezsin. | Open Subtitles | الحب ناد جداً عندما تعثر عليه لا يمكنك أن تشك فيه. |
Amerikanlar beni bulduğunda heykeli ödül niyetine aldılar. | Open Subtitles | حينما وجدني الأمريكيون أخدوا التمثال ككأس |
Cennetin Krallığı saklı bir hazine gibidir bir adam onu bulduğunda, bunu saklar. | Open Subtitles | مملكة الجنة هي مثل كنز مخبأ بحديقة إن وجده الإنسان يختبئ |
Hayatta olduğumuz sürece peşimizi bırakmaz ve bulduğunda da öldürür. | Open Subtitles | سيطاردنا طالما نحن على قيد الحياة. وسيقتلنا عندما يعثر علينا. |
En kötü kısmı da nöbetçiler onu bulduğunda o da parçalara ayrılmış. | Open Subtitles | أسوأ جزء منه، عندما وجدت الحراس له كان مقطعة إلى قطع، أيضا. |
Sen onu Tanrı'sını aramaya gittiğinde kaybettin ben ise Tanrı'sını bulduğunda. | Open Subtitles | أنت فقدتيه عندما ذهب يلتمس ربه و أنا فقدته عندما وجد ربه |
Polis onu bulduğunda tapınakta saklanıyordu. | Open Subtitles | لقد كانت تختبىء فى المعبد عندما وجدتها الشرطة |