"bulduğunu söylemişti" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنه وجد
        
    • أنّه وجد
        
    • أنّها وجدت
        
    Senin yaşlarındayken, hatta tam şu anki yaşındayken geçmişini hatırlamanın bir yolunu bulduğunu söylemişti. Open Subtitles انه حينما كان في مثل عمرك تماما في مثل عمرك اذكر الان يقول أنه وجد الوسيلة التي تمكنه من تذكر ماضيه
    Senin yaşlarındayken, hatta tam şu anki yaşındayken geçmişini hatırlamanın bir yolunu bulduğunu söylemişti. Open Subtitles حينما كان في مثل عمرك تماما في مثل عمرك قال أنه وجد طريقة تذكره بماضيه
    Bana bir kaç gün önce garip bir taş bulduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرني أنه وجد هذه الصخرة الغريبة قبل أيام،
    Woody telefonda cesette sülfürik asit bulduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرك (وودي) عبر الهاتف للتو أنّه وجد حمض الكبريتيك على الجثّة.
    Vincent, Aurora'dan serumu almanın.. ..bir yolunu bulduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرني (فينسنت) أنّه وجد وسيلة لاستخلاص المصل من (أورورا).
    Damon huzuru bulduğunu söylemişti. Open Subtitles {\pos(190,230)} قال (دايمُن) أنّها وجدت السلام.
    Damon huzuru bulduğunu söylemişti. Open Subtitles قال (دايمُن) أنّها وجدت السلام.
    Sektör 6'da uçan bir böcek bulduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرني "لينكولن" أنه وجد حشرة طائرة في القطاع 6
    Sektör 6'da uçan bir böcek bulduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرني "لينكولن" أنه وجد حشرة طائرة في القطاع 6
    Charlie mesajında her şeyi değiştirecek bir şey bulduğunu söylemişti. Open Subtitles قال (تشارلي) في رسالته أنه وجد شيئاً غير كل شيء
    Babam onu yok etmek için bir yol bulduğunu söylemişti bana. Open Subtitles أبي قال أنه وجد طريقة لتدميره
    Clarke, kampta bir patlayıcı stoku bulduğunu söylemişti. Open Subtitles (كلارك) قال أنه وجد مخزون من المتفجرات بـ(كوربان).
    Ne bir lastik bot ne de bir sal. Cruz rehineler ile birlikte ıslak kıyafetler bulduğunu söylemişti. Open Subtitles قال (كروز) أنه وجد بعضاً .من ملابس غوص مع الرهائن
    Vincent, Aurora'dan serumu almanın.. ..bir yolunu bulduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرني (فينسنت) أنّه وجد وسيلة لاستخلاص المصل من (أورورا).
    Joplin bir alıcı bulduğunu söylemişti ve her şey o gece için ayarlanmıştı,ama ben... yapamadım ve hasta olduğumu söyledim. Open Subtitles قال (جوبلين) أنّه وجد مشتريا وتمّ إعداد كلّ شيئ لتلك الليلة، لكنّني... لم أستطع المضي بالأمر وإتصلت بداعي المرض.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more