Bu ev için yeni kiracı buldum ve çocuklarımı yanımda istiyorum. | Open Subtitles | لقد وجدت مستأجر جديد لهذا البيت وأنا أريد أطفال ينتمون لي |
Bir sürü kuyrukluyıldız buldum ve şu anda 21.sini keşfetme işine dahil oldum. | Open Subtitles | وجدت الكثير من المذنّبات ساعدت فى إكتشاف 21 منهم لا شيء مثل الليل |
Bir köpek yavrusu buldum ve ona bakacak birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | لقد وجدت جروا و راهنت شخص ما انك تستطيع الإعتناء به. |
Bu yüzden, eğitimime devam ettim, bana iş vermeyi kabul eden birini buldum ve İyiliksevenlerdeki gönüllü işimden çok keyif aldım | TED | لذا لحقت بتعليمي ووجدت شخصاً تمكنت من اقناعه لإعطائي وظيفة وقد استمتعت بعملي التطوعي في السامريون |
Cevabı buldum ve hayatım değişti. Cevabı sizinle de paylaşayım. | TED | ووجدت الإجابة، ولقد غيرت حياتي، وأريد مشاركة ذلك معكم. |
Dinle, seni kızdırmak istemiyorum ama çok ilginç birşey buldum ve bir göz atmanı istiyorum. | Open Subtitles | مرحباً اسمعي , لا أريد إغضابكِ لكنني عثرتُ على شيء مثير للإهتمام |
- Eh işte. Malzeme bölmesine girdim ve sonunda kalemleri buldum ve böylece herkesin birer kalemi oldu. | Open Subtitles | دخلتُ في غرفة التجهيزات و وجدتُ البنس أخيراً، |
E-mail adresini, Jeff'in PDA'sında buldum, ve bunu sorabilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد وجدت عنوان الاميل على المذكره الالكترونيه وفكرت فى ان اسئلك |
Umursadığım bir kadın buldum, ve o sevgisini hileye dönüştürdü. | Open Subtitles | وجدت المرأة التي أعجب بها و اتضح أنها مزيفة تماماً |
Bir iş ve yaşayacak yeni bir çöplük buldum ve sana bundan bahsetmedim. | Open Subtitles | لذلك حصلت على وظيفة و وجدت مزبلة جديدة لأعيش فيها ولم أخبرك بالأمر |
Bir iş ve yaşayacak yeni bir çöplük buldum ve sana bundan bahsetmedim. | Open Subtitles | وجدت و وظيفة على حصلت لذلك بالأمر أخبرك ولم فيها لأعيش جديدة مزبلة |
Arka odasında para dolu bir çanta buldum ve açtın mı? | Open Subtitles | لقد وجدت حقيبة مملوءة بالمال في غرفته الخلفية و قمت بفتحها؟ |
Gerçekten öğretmek isteyen bir yer buldum ve ben öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | وجدت مكانا يرغب فعلا في تعليمي وأنا أريد بالفعل التعلم فيه |
Sözleşmemde garip bir şey buldum ve neden kovulduğumu öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | وجدت بنداً غريباً في عقدي وأود أن أعلم إن تم طردي |
Birilerinin teçhizatını aldım, bir çift kalın bot buldum ve yürümeye başladık. | Open Subtitles | فأضطررت إلى سرقة بعض الملابس ووجدت زوجاً من الأحذيه وبدأت السير |
Dün gece gizli bir oda buldum ve içerde Hugh Kane'e ait gazete küpürlerine rastladım. | Open Subtitles | بالأمس وجدت غرفة سرية ووجدت قصاصات عديدة من ورق الجرائد عن هيوج كين |
Bir meteor bölgesini araştırırken sekizgen bir disk buldum ve aynı bu boşluğun şeklinde ve boyundaydı. | Open Subtitles | كنا نتفحص موقع للنيازك ووجدت قرصاً ثماني الشكل بنفس حجم وشكل هذه الفجوة |
Onların numarasını buldum ve aradım. | Open Subtitles | عثرتُ على رقمهم و اتصلت بهم حتى يأتوا لأخذك |
- Ama sana verdiğim söz umurumda değil çünkü onu buradan göndermenin yolunu buldum ve bunu kullanacağım. | Open Subtitles | لكن لا يهمني ماوعدتُكَ به لأنني عثرتُ على وسيلة لإخراجهِ من هُنا، وسوفَ أستغلها. |
Kendimi bu ufak kasabada buldum ve yapacak tek bir şey vardı. | Open Subtitles | و وجدتُ نفسي في هذه البلدة الصغيرة... مع أمرٍ واحدٍ فقط لأفعله. |
Onun gizli dosyasını buldum ve "bingo" dedim. | Open Subtitles | و وجدتُ ملفها السري ، و قلت ، بينجووو |