| Benimle buluşmak istiyorsan buluşuruz. O kulüp hariç her yer olur. | Open Subtitles | تريدين مقابلتي، لا بأس، سأقابلك في أيّ مكان إلّا ذاك الملهى. |
| Sen gidip inceleme için hazırlık yap. Cesetle birlikte orada buluşuruz. | Open Subtitles | إذهب إلى المختبر وأعدّ منصة الطب الشرعي، سأقابلك هناك مع البقايا. |
| Seni buldum! Yine buluşuruz, değil mi? Yine buluşacağız, Masha! | Open Subtitles | الان عثرت عليكي سنلتقي مجددا ، اليس كذلك ؟ |
| Her Cumartesi sabahı kahve içmek için buluşuruz. Zamanla buluşmalar azalır tabii. | Open Subtitles | سنتقابل كلّ صباح سبتٍ في المقهى، أقل فأقل مع مرور الوقت بالطّبع. |
| Belki bir şeyler içmek için buluşuruz ve bana ön tarafını gösterirsin. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نتقابل فيما بعد, وساعتها يمكن أن أراك من الأمام. |
| Gidebilirsiniz, ve bu miting bittiğinde sizinle en yakın barda buluşuruz. | Open Subtitles | عليكم جميعًا المغادرة، وعندما ينتهي هذا الشيء سأقابلكم في أقرب حانة |
| Sonra hastanede buluşuruz. - Şipşak kırpma işi mi? | Open Subtitles | سأقوم بعمله عقم سريعة ثم سأقابلكِ في المستشفى |
| Kararını verdiğinde bana mesaj yolla. İstediğin zaman, istediğin yerde buluşuruz. | Open Subtitles | عندما تقرر، أعلمني سأقابلك في أي مكان، وأي وقت |
| Şovdan hemen sonra rıhtımda buluşuruz. | Open Subtitles | سأقابلك على الرصيف ثانية بعد الحفل مباشرةً |
| - Dokuzuncu etapta buluşuruz. | Open Subtitles | حبيبي، اكره اللعب وحدي سأقابلك فى المنطقة الخضراء التاسعة |
| Etrafa bakın ama göze batma. Seninle saat 1 de buluşuruz. | Open Subtitles | أبقى في الجوار، بعيدا عن الأنظار سأقابلك في الساعة الواحدة |
| Ve iş bittikten sonra hepimiz Las Palmeras'da buluşuruz. | Open Subtitles | ثم بعد انتهاء المهمة سنلتقي جميعا في لاس بالميراس |
| Hayat belirtilerinde bir gelişme olursa bir kaç saat sonra burada buluşuruz. | Open Subtitles | سنلتقي هنا بعد بضع ساعات لنرى إن تحسّنت مؤشراته الحيوية |
| Şimdi öğrendiğine göre, çok sık buluşuruz artık. | Open Subtitles | حسن، بما أنك تعلمين الآن، هل سنتقابل الآن كثيرا? |
| Ama unutma, eğer bir sorun çıkarsa, kasabanın dışındaki büyük ağacın orada buluşuruz. | Open Subtitles | لكن تذكروا ان وقعتم في مشاكل نتقابل عند الشجرة الكبيرة على طرف المدينة |
| Sizlerle bir saat sonra burada yemek için buluşuruz. | Open Subtitles | عبئه في تلك الخيمة الكبيرة هناك سأقابلكم هنا في ساعة العشاء |
| Şimdilik buraya gelme. Dışarıda bir yerde buluşuruz. | Open Subtitles | لا تعودي للبيت، ليس بعد، سأقابلكِ في مكان ما. |
| Gidip eksi ambarın orada dolaşacağım, sonra da seninle ön tarafta buluşuruz. | Open Subtitles | سأذهب قرب خزانتي القديمة ثم سألقاك في الخاج |
| O taraftan git. Diğer tarafta buluşuruz. | Open Subtitles | أذهب من هذا الطريق سوف أقابلك من الجهه الأخرى |
| Hayır. Size afiyet olsun. Ama sinemaya gitmeden önce burada buluşuruz. | Open Subtitles | لا, إستمتع بغدائك، سألتقي بك هنا مجدداً لأجل مشاهدة الفيلم |
| Bak, Washington sokağının arkasındaki yolda buluşuruz. Gidin! | Open Subtitles | سألاقيك في الزقاق بجانب واشنطن ، اذهب الان |
| Şehrin güneyindeki toprak yolda buluşuruz. | Open Subtitles | سوف اقابلك في جنوب المدينة في الطريق العفن |
| Şu an açıklayacak vaktim yok, seninle saat 17:00'da ahırın orada buluşuruz. | Open Subtitles | انظر ليس لدي متسع من الوقت للتفسير الان ساقابلك بالاسطبل في الخامسه |
| Madene doğru git aşağıda buluşuruz. | Open Subtitles | إنخفض إلى مقلع الحجارة... ونحن سنقابلك في القاع. الموافقة. |
| Git! Gözden uzak kal! Rebecca'da buluşuruz. | Open Subtitles | فقط اذهب وابقى بعيدا عن الأنظار قابلني بمنزل ربيكا |
| - Etrafa bakın. Ön tarafta buluşuruz. - Tamam. | Open Subtitles | ـ حسنا فتش الجوار سأراك عند المدخل ـ حسنا |