"bulunmuştu" - Translation from Turkish to Arabic

    • وُجدت
        
    • عُثر
        
    • تم العثور
        
    • عثروا
        
    • اكتشفت جثته
        
    Oraya baktım çünkü daha önce iki kere aynı yerde bulunmuştu. Open Subtitles فقط انا بحثت هنا لأنه المكان الذى وُجدت فيه مرتين من قبل
    Bu elementler maktulü öldüren silahta bulunmuştu. Open Subtitles وُجدت آثار دقيقة منها على ضحيتنا من السلاح الذي إستُعمل لقتلها.
    5 yıl önce genç bir kız onun bölgesinde ölü bulunmuştu. Open Subtitles قبل 5 سنوات عُثر على فتاة مراهقة ميتة في أراضي مجمعه
    Ege Denizi'nin dibinde 1900'de bulunmuştu. Open Subtitles عُثر عليها في قاع بحر ايجه في عام 1900
    Fotoğraflar, yerel bir itfaiyede enkazın içinde bir zamanlar evlerinin bulunduğu yerden çok uzakta, kocasının iş arkadaşları tarafından bulunmuştu ve kocasını tanımışlardı. TED تم العثور على صور لها من طرف زملاء زوجها في قسم إطفاء محلي في الأنقاض بعيدا جدا من حيث كان منزلهم، وقد تعرفوا عليه.
    Sandık katili lakabı takılmıştır, çünkü kocası ve metresinin parçaları sandığının içinde bulunmuştu. Open Subtitles لأنهم عثروا على زوجها و و عشيقته مقطعين الى قطع صغيرة داخل شنطتها
    Ceset Chapman ormanındaki inşaat alanında bulunmuştu. Open Subtitles الذي اكتشفت جثته تحت مبنى شقق تطويري في غابة تشابمان
    Burun yakınlarında ölü bulunmuştu. Open Subtitles لقد وُجدت ميتةً قريباً من الرأس البحري.
    11 yaşındaki Eleanor Knox'un cesedi 18 ay önce şehrin arka sokaklarından birinde bulunmuştu. Open Subtitles (جثة صاحبة الـ11 عاماً (إلينور نوكس (وُجدت مرمية في مدينة (لينوي قبل 18 شهراً
    Fosil, Bavyera'daki bu kireç ocağında bulunmuştu. Open Subtitles كانت قد وُجدت في هذا المحجر للحجر الجيري في (بافاريا) بألمانيا. ‏
    Kız en son Washington'da görüldü, ama cesedi New York arazisinde bulunmuştu. Open Subtitles الفتاة شوهدت آخر مرة بالعاصمة لكن جثتها وُجدت في (نيويورك)
    Hani Tilden'ın evinin bahçesinde bir kadının çamurlu bot izi bulunmuştu ya? Open Subtitles أتذكروا أثر الجزمة النسائيّة الموحلة التي وُجدت خارج منزل (تِلدِن)؟
    Bay Darcy. Kappa Kappa Theta evinde bir kadın cesedi bulunmuştu. Open Subtitles جثة إمرأة وُجدت (داخل منزل (كابا كابا ثيا
    30 Ekim'de Venice Sahilinde bulunmuştu. Open Subtitles عُثر عليه في شاطئ "فينيسا" في 30 اكتوبر.
    Annen, Whitecross alt şeridinde baygın halde bulunmuştu. Open Subtitles عُثر على والدتكِ بنفق ايتكروس)، فاقدة للوعي)
    West India Limanı'nda mı bulunmuştu? Open Subtitles عُثر عليه في " ويست انديا دوكس"؟
    Çocuk en sonunda ana yolda yolculuk için eksik giyinmiş bir şekilde ve kasabaya doğru istekli bir şekilde yürürken bulunmuştu.. Open Subtitles تم العثور على الولد أخيراً على الطريق الرئيسة يرتدي ثياب السفر بشكل سيء و يمشي بشوق باتجاه المدينة
    Ertesi sabah donarak ölmüş bir hâlde bulunmuştu. Open Subtitles تم العثور على جثته في صباح اليوم التالي مُتجمد حتى الموت
    Bir başka yıldızın etrafında dönen ilk gezegen bulunmuştu... TED تم العثور على أول كوكب يدور حول نجم آخر...
    Ben, bu resimde 12 yaşımdayken... ...batı tarafında çok heyecan verici bir keşif yaşandı... ...bu Homo Erectus un gerçek bir iskeleti bulunmuştu. TED ولكن عندما بلغ عمري 12 عاما، كما في هذه الصورة، كانت هناك بعثة مثيرة جدا في المكان على الجانب الغربي عندما عثروا على الهيكل العظمي لهذا الإنسان المنتصب القامة.
    - Sakin ol. Kardeşinin üzerinde uyku hapları bulunmuştu. Open Subtitles اهدأ، عثروا على أقراص منومة معها
    Maymun orada bulunmuştu. Open Subtitles -ماذا عنه ؟ -ذلك هو المختبر الذي عثروا فيه على القرد
    İkinci Caddedeki merkezlerinin yakınındaki... terkedilmiş bir tiyatroda bulunmuştu. Open Subtitles اكتشفت جثته في مكان عام (( في مقرهم الثانى ))

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more