"buluta" - Translation from Turkish to Arabic

    • السحابة
        
    • الغيمة
        
    • السحاب
        
    • كلاود
        
    • كسحابة
        
    • سحابه
        
    Bak artık viski için altın yok. Kızıl buluta söylerim. Open Subtitles انظرا، لا يوجد المزيد من الذهب للويسكي سأخبر السحابة الحمراء
    Birçok dağ inşa ettim, burada size, buluta benzediğini düşündüğüm bir binayı göstereceğim. TED لقد بنيت العديد من الجبال، وأنا هنا أحاول أن أريكم مبنى أعتقد أنة يشبه السحابة.
    Herifler telefonumu almadan önce her şeyi buluta yüklemiştim. Open Subtitles قد يكون هؤلاء الحمقى سرقوا هاتفي الخلوي لكن ليس قبل ان قمتُ بتحديث كل شيء إلى السحابة
    Bilirsiniz, dişleriniz sanki sulu bir buluta batar. Open Subtitles تعرف، أسنانك فقط مغسلة إليها... مثل هذه الغيمة الكثيرة العصير.
    Kim buluta bakıp sadece bulut görür ki? Open Subtitles من يَنْظرُ إلى الغيمة وفقط يَرى الغيمة؟
    İkinici şey -- bazıları buna bulut diyor, be bu sayede bir anlamda buluta dokunuyoruz. TED الشئ الثاني هو-- يسمي بعض الناس هذا بالسحابة، وأنك نوعاً ما تلامس السحاب بهذا.
    - buluta yüklenmiş! Open Subtitles أنتقل إلى تطبيق "كلاود"!
    Kocaman bir buluta benziyor. Open Subtitles إنّها كسحابة عملاقة محمّصة
    Orada, küllerinin çelikhanenin göbeğinden fışkıran o siyah buluta karışmasını izlemeye yetecek kadar kaldım. Open Subtitles وقفت طويلا بما يكفي لأشاهد رماده يختلط بتلك السحابة السوداء يقذف من بطن هذا مصنع للصلب
    Eğer yaptıklavımı buluta koyacaklavsa, itivaf edeyim ve kötülevi sabıkamdan çıkarayım, sonuçta sonsuza kadar bulutta kalıyovlav dedim. Open Subtitles إذا وضعت الحكومة ذلك الملف في السحابة إذن أريد الأعتراف بالسيئات ربما أزيلها من سجلي في السحابة
    3 dakika içinde bizi bu buluta sokabilirim. Open Subtitles أستطيع الوصول إلى تلك السحابة خلال ثلاث دقائق.
    Hayır...kızımla yeni telefonlarımızı ilk aldığımız zaman bir şekilde aynı buluta bağlandık o yüzden her beş saniyede bir onun mesajlarını alıyorum. Open Subtitles عندما اشتريت أنا وابنتي هواتف جديدة وبطريقة ما بدأنا نتشارك في نفس السحابة وأنا أتلقى رسائلها كل خمس ثواني
    Bu buluta bağlı kalarak iç dünyasında neler döndüğünü anlayabilirsin. - Bilemiyorum. - Bu, sana tanrıların bir hediyesi. Open Subtitles بمشاركتك في تلك السحابة يعطيك رؤية كاملة لعالمها الداخلي هذه هبة من الرب
    Patlamadan önce bir şekilde kendini buluta yükledin. Open Subtitles لا , لا بطريقة ما لقد قمت برفع نفسك الى السحابة قبل الانفجار مباشرة
    Evet, şuradaki buluta bak. Sirk palyaçosuna benziyor. Open Subtitles نعم انظر لتلك الغيمة تبدو كمهرج السيرك
    buluta doğru yönelin. Open Subtitles وجهوا نحو الغيمة أيها الرجال
    Şu küçük buluta bak. Open Subtitles انظر لتلك الغيمة الصغيرة
    Hakkında söylenecek çok şey var. Çok basittir, ama size buluta dokunma imkanı verir, bulutla iletişime geçiyor ve işlerinizi bu şekilde hallediyorsunuz. TED هناك الكثير من الاشياء عنها. أنها تصبح بسيطة للغاية، وفي الأساس ما تفعلونه هو أنكم فقط تلامسون الآلة، أنتم تلمسون السحاب وستحسبون بتلك الطريقة.
    Danny, buluta gir, hemen! Open Subtitles داني , ارتفع الي السحاب , الان , هيا
    Ne yani kitap bir buluta takılmamızı mı istiyor? Open Subtitles اذن ماذا ؟ هل الحجر معلق على السحاب ؟
    buluta nasıl erişim sağlayacak? Open Subtitles كيف سيدخل الى الـ(كلاود ) ؟
    Hepsi de buluta benziyor. Open Subtitles تبدو كسحابة.
    Hafifçe buluttan buluta çıkarak cennete yükseliyor. Open Subtitles تصعد بخفه من سحابه الى سحابه ... نحو السماء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more