"bunlara" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه الأشياء
        
    • لهذه
        
    • تلك الأشياء
        
    • لكل هذا
        
    • هذه الاشياء
        
    • لأفلام متحركة لأقوم بتأجيره عليه
        
    • لأقوم بتأجيره عليه ولا
        
    • بهذه الأشياء
        
    • عليها
        
    • هاته الأشياء
        
    • يتطرق لها
        
    • من كل ذلك
        
    • هذه الصفات
        
    • وتسمى
        
    • بكل هذه الأمور
        
    İyi bir adam bunlara dokunmak için eldiven giyer. Bir bakalım. Open Subtitles الرجل المحترم بحاجة إلى قفازات كي يلمس هذه الأشياء لنلقِ نظرة
    Ooo, şuna bak nası da sırıtıyor. Eminim bunlara bayılıyordur. Open Subtitles و هو فرح للغاية أراهن بأنه يحب هذه الأشياء كثيراً
    eğer bunlara sahipseniz, başaracaksınız. TED اذا كنت تملك هذه الأشياء القليلة والبسيطة، ستحقق ذلك.
    bunlara bakmanın zor olduğunu biliyorum, ama farklı bir şey görüyor musunuz? Open Subtitles أعلم أنه من الصعب النظر لهذه ولكن هل ترى أي شيء مختلف؟
    Ancak kimse bunlara dair bir anket yapıp şunu anlamaya çalışmadı: Bunlar bilgisayarın başında oturma kullanıcı deneyimini aslında nasıl etkiliyor? TED لكن لم يقم أحد باستبيان منهجي لهذه الأشياء وحاول اكتشاف: كيف يقومون فعلياً بالتأثير على تجربة المستخدم أثناء جلوسه أمام الحاسوب؟
    Adamım, şanslısınız ki bunlara hiç para vermedim. Hepsini çalmıştım. Open Subtitles أنت محظوظ أنني لم آخذ كل تلك الأشياء لقد سرقتُها
    Ekonomi üzerindeki bu tehlikeyi gördükten sonra, bu soruna bir çözüm bulmamız gerektiğini düşündüm. Tüm bunlara yaklaşımım bu. TED وبالتالي بالنظر إلى هذا الخطر على الاقتصاد، فكرت أننا في حاجة إلى حل لهذا المشكل. هذه مقاربتي لكل هذا.
    İnsanların bunlara inanmasını beklemene inanamıyorum. Open Subtitles لن يصدقوك الا الناس سَيَعتقدونَ كُلّ هذه الاشياء
    bunlara baktigim zaman, bana normal gorunuyorlar. TED عندما أنظر الى هذه الأشياء, أجدها طبيعية جداً
    Bilmiyorum. İklim değişikliğine, hayvan haklarına, cinsiyet eşitliğine, tüm bunlara önem vermemiz harika. TED أعتقد أنه من الرائع الاهتمام بقضية التغير المناخي، وحقوق الحيوان، والمساواة بين الجنسين، جميع هذه الأشياء.
    Yarın kaç gibi gelip bunlara bakmak istersin? Open Subtitles في أي وقت تريدين أن تأتي وتنظري على هذه الأشياء غدا؟
    Tabii ki medya tüm bunlara üzgün bir yüz takınır, bunu, onları büyük insan trajedileri kılıfına sokarak yapar. Open Subtitles بالتأكيد, الإعلام يحاول وضع وجه حزين على هذه الأشياء و رسمها كمآسي إنسانية عظيمة
    bunlara para gerek. Elinde olsa gelirdi. Open Subtitles هذه الأشياء تكلف الكثير من المال وسوف يأمنها لو أستطاع
    Ailem bunlara hiç izin vermezdi. İnanılmaz bir lezzet. Open Subtitles إنها أول مرة أتناول فيها هذه الأشياء إنها مدهشة
    Benim gibi özgürlükçü insanlar insanların dikkatini bunlara çekmeye çalışıyor ve yıllardır onlarla savaşıyor. TED الآن، التحريريون المدنيون مثلي كانوا يحاولون لفت انتباه الناس لهذه الأمور ويحاربون ضدها لسنوات.
    Sadece sensin, senin bedenin ve insanlar gerçekten bunlara kişisel alan vermeye başladı. TED إنه أنت تمامًا، إنه جسمك تمامًا؛ وبالتالي يبدأ الناس بتوفير مساحة شخصية لهذه الأشياء.
    bunlara ihtiyacımız yok ki. Open Subtitles بِحقّ الجحيم لماذا نَحتاجُ لهذه المادةِ ؟
    bunlara izin veren tanrılar tanrı olamaz! Open Subtitles إن الآلهة التى تدع مثل تلك الأشياء تحدث ليست آلهة
    - Hayır, artık yemek yiyemeyeceğim galiba. - Bütün gün bunlara bakmamın sonucu. Open Subtitles كلّا، لا أعتقد أني سأكل ثانية أبدًا بعد مشاهدتي لكل هذا طوال اليوم.
    bunlara bir daha dokunmamamız gerektiğini biliyoruz. Open Subtitles لكننا الان نعلم لابد ان لا نلمس هذه الاشياء
    Ama bunlara kalkışmak istemiyorum! Open Subtitles وأجد لي منتج لأفلام متحركة لأقوم بتأجيره عليه ولا أريد أن أفعل ذلك
    Artık bunlara inanıyorum mu bilmem. Open Subtitles ، لا أعرف إن كنت أؤمن بهذه الأشياء. أرى أنها نوع من السذاجة.
    Bahsetmekten hoşlanmadığım şeyler var ve sen bunlara yalan diyorsun. Open Subtitles ربما أشياء لا أحب التحدث عنها أنت تطلق عليها أكاذيب
    Bazen bunlara güven olmaz. Open Subtitles لا يمكن الإعتماد على هاته الأشياء أحيانا.
    Aslinda Ewoklar'in geçmisten gelen zengin bir hikâyeleri var fakat film bunlara pek deginmedi. Open Subtitles وللـ " إيواكس " قصةٌ شيقة لم يتطرق لها الفيلم
    Yine de, bütün bunlara rağmen, Külkedisi nazik ve iyi huylu kalmayı başarmıştı. Open Subtitles وبالرغم من كل ذلك سيندريلا بقيت لطيفة ونبيلة
    Bu Earp'ün özelliği ise miller boyunca etrafında iblisler varken tüm bunlara sahip olmasıdır. Open Subtitles والأمر في هذه الايرب \يقصدوينونا\ انها تتمتع بكل هذه الصفات مع الكثير من الشياطين
    bunlara referans değeri ölçümleri deniyor. TED وتسمى هذه القياسات: القياسات الحقيقة على الأرض.
    Evime gidip beni bulman tüm bunlara ikna etmen lazım. Open Subtitles عليك أن تذهب إلى منزلي وتجدني وتقنعني بكل هذه الأمور

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more