Aynaya baktığımda saçlarım filan daha yumuşak olsaydı, çünkü o bunu hak ediyor. | Open Subtitles | ربما أستطيع الحصول على .. شعر أنعم، لأنها تستحق ذلك |
Garsona iyi bir bahşiş bırakın. bunu hak ediyor. | Open Subtitles | واترك للنادلة اكرامية جيده لانها تستحق ذلك |
Onunla gurur duyuyorum. bunu hak ediyor. | Open Subtitles | ـ أنا فخور بها، فهي تستحق هذا المنصب |
Bu orospu çocuğu bunu hak ediyor. | Open Subtitles | إبن السافلة هذا يستحق هذا |
Tam olarak bunu hak ediyor. | Open Subtitles | بلى ! ، هذا ما تستحقه تماماً |
Her ne belanın içindeyse, bunu hak ediyor. | Open Subtitles | أياً كانت المشكلة التي يكون بها فهو يستحقها |
Çocuklarımızı bizim gibi sevecek kadar aptalsa, bunu hak ediyor. | Open Subtitles | لـو أنها غبية بما يكفي لتـحب أولادنـا بقدر مانحبهم نحن إنـها تستحق ذلك |
Kardeşin bunu hak ediyor. - Sen de ediyorsun. | Open Subtitles | . أختك تستحق ذلك , كذلك أنتى . نحن لدينا والد |
Ona gerçeği söyle, bunu hak ediyor. | Open Subtitles | أخبرها الحقيقة. إنها تستحق ذلك. |
Böyle bir geceden sonra bunu hak ediyor. | Open Subtitles | إنها تستحق ذلك ...بعد ليلة من هذا القبيل |
Ona yaşattığımız onca şeyden sonra, bunu hak ediyor. | Open Subtitles | تستحق ذلك ، بعد كل ما مررتّ به |
Karın bunu hak ediyor. | Open Subtitles | هيا ، زوجتك تستحق هذا |
Çünkü o iyi bir kız ve bunu hak ediyor. | Open Subtitles | لأنهافتاةصالحة, هي تستحق هذا |
"bunu hak ediyor." | Open Subtitles | تستحق هذا |
Tony bunu hak ediyor! Tony ilgilensin! | Open Subtitles | توني يستحق هذا اعطه لتوني |
Doğru. O bunu hak ediyor. | Open Subtitles | هذا صحيح، إنه يستحق هذا |
Bence Richard bunu hak ediyor. | Open Subtitles | أعتقد ان (رتشارد) يستحق هذا و أكتشفت ان غداً |
Tam olarak bunu hak ediyor. | Open Subtitles | بلى ! ، هذا ما تستحقه تماماً |
- Bence bu kötü bir fikir. - Fakat o günah keçisi. Ayrıca bunu hak ediyor. | Open Subtitles | أنا أعتقد أنها فكرة سيئة ولكنه يستحقها |
Çok kişi bunu hak ediyor. | Open Subtitles | كما يستحقها الكثير! |
- Önemli değil. Bu insanlar bunu hak ediyor. | Open Subtitles | انه لا بأس، هؤلاء الأشخاص يستحقون هذا |