"bununla baş" - Translation from Turkish to Arabic

    • التعامل مع ذلك
        
    • التعامل مع هذا
        
    • تحمل ذلك
        
    • التعامل مع الأمر
        
    • تولّي ذلك
        
    Eğer bir inek olacaksam, Bununla baş edebilirim. Open Subtitles إذا كنت سأصبح معقدة، فلا بأس يمكنني التعامل مع ذلك
    Bununla baş etmek zor olmalı. Open Subtitles لا بدَّ وأنّه من الصعب جدّاً التعامل مع ذلك
    Birçok insan Bununla baş edemez. Open Subtitles الكثير من الناس لا يستطيعون التعامل مع ذلك
    Hadi, Bununla baş edebilirsin. O kadar da kötü değil. Open Subtitles هيا , يمكنك التعامل مع هذا الأمر ليس بذلك السوء
    Bununla baş etmeye hazır olup olmadığını bilmem gerekiyor. Open Subtitles أحتاج لمعرفة إن كنت راغباً في التعامل مع هذا
    Eğer gerçeği bilseydi hayatının pamuk ipliğine bağlı olduğunu Bununla baş edemezdi. Open Subtitles اذا عرفت الحقيقة عن انك تعرضين حياتك للخطر لا اعتقد انها ستكون قادرة على تحمل ذلك.
    Bununla baş edebilir.İşin zor kısmı bitti. Open Subtitles يمكنها التعامل مع الأمر الآن انقضى الأسوأ
    Bununla baş edemiyorsan, bunu bilmeme izin vermelisin ki ben de seni bunun içinden çıkarayım ve seni daha insansı bir vücuda taşımanın bir yolunu bulayım. Open Subtitles وإذا لم تستطيعي التعامل مع ذلك فقط أعلميني وسوف أخرجك من هذا وأجد وسيلة لأصنع لك جسداً بشرياً أكثر
    Eğer Bununla baş edemeyeceksen anlarım ve iptal edebilirim. Open Subtitles إذا لم تتمكن من التعامل مع ذلك فأنا أتفهم ذلك تماماً و يمكنني أن أن ألغي الأمر
    Habersiz bir şekilde ortaya çıkıyor. Bununla baş edemem. Open Subtitles لقد ظهر بغير انذار وأنا لا استطيع التعامل مع ذلك
    Biz İntikamcılarız. Bununla baş edebiliriz. Open Subtitles نحن منتقمين , يمكننا التعامل مع ذلك الأمر
    Ayrıldınız ve Bununla baş etmelisin. Open Subtitles لقد انفصلتما ، تحتاج فقط إلى التعامل مع ذلك الأمر
    Ben yetişkin bir kızım. Bununla baş edebilirim. Open Subtitles أنا فتاة ناضجة أستطيع التعامل مع ذلك
    Ve Bununla baş edebilir miyim bilmiyorum. Open Subtitles وأن لا أعلم إنّ كان بوسعي التعامل مع هذا
    O haklı. Hiçbirimiz Bununla baş edebilecek donanıma sahip değiliz. Open Subtitles إنه على حق ، لا أحد منا قادر على التعامل مع هذا الأمر
    Ripley, madem Bununla baş edemeyecektin neden erken emekliliğini istemiyorsun? Open Subtitles "ريبلي" , إذا لم تتمكن من التعامل مع هذا وضعت في حسباتي إما التقاعد المبكرأو الإستقالة
    Bununla baş edemeyecekseniz eğer bu sizin probleminiz. Open Subtitles أذا لا يمكنكِ تحمل ذلك سوف تكون مشكلتك من الأن فصاعداً
    Yara bandını şipşak yapıştırıp çıkartan kızlardanım. Bununla baş edebilirim. Open Subtitles انا من نوع الفتيات التي تعالج نفسها بسرعه يمكنني تحمل ذلك
    Bununla baş edemezsin. Open Subtitles سيموت مليون مثلهم لا يمكنك تحمل ذلك
    Margherita, canını sıkıyor olabilir ama maalesef Bununla baş etmek zorundayız. Open Subtitles أعلم بأنّه يزعجكِ ولكن من سوء حظنا أنّه يجب علينا التعامل مع الأمر
    Annem Bununla baş edemez. Open Subtitles أنت تعرف أن أمي لا يمكنها التعامل مع الأمر
    Eğer Bununla baş edemiyorsan veya baş etmek istemiyorsan ayrılma zamanı. Open Subtitles إن لم تستطع تولّي ذلك أو لم ترغب بالتعامل مع ذلك فقد حان وقت الذهاب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more