"buraya geldiğimizde" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما وصلنا إلى هنا
        
    • وصلنا هنا
        
    • عندما وصلنا الى هنا
        
    • عندما جئنا إلى هنا
        
    • عند وصولي الى هنا
        
    • عندما أتينا إلي هنا
        
    • أتينا هنا
        
    • وعندما وصلنا
        
    Buraya geldiğimizde 22 yaşına gelmiştim. Open Subtitles عندما وصلنا إلى هنا كنت أنا في الثانية والعشرين من العمر
    Evet, ama Buraya geldiğimizde, yanındaki evin camında tabela gördük. Open Subtitles نعم, لكن عندما وصلنا إلى هنا, رأينا لافتة على نافذة الباب المنزل المجاور.
    Buraya geldiğimizde dışarıda bir adam, bir teknisyen vardı hatırladınız mı? Open Subtitles تذكر عندما وصلنا هنا كان هناك رجل ،في الخارج، هو والمهندس
    Buraya geldiğimizde kapıların kilitleri açıktı. Open Subtitles عندما وصلنا الى هنا القفل على الباب كان مفتوحا
    Buraya geldiğimizde belirtilerin kaybolmasının nedeni, kendini korumak için büzülmesi. Open Subtitles السبب الذي جعل أعراضه تختفي عندما جئنا إلى هنا هي أن الطفيلي تقلص لحماية نفسه
    Buraya geldiğimizde anladım ki Open Subtitles و عند وصولي الى هنا ادركت ذلك
    Buraya geldiğimizde 22 yaşına gelmiştim. Open Subtitles عندما أتينا إلي هنا كنت في الثانية والعشرين من عمري
    Buraya geldiğimizde hayatımın en iyi zamanını geçirmiştim. Open Subtitles أتذكرون السنة الماضية؟ أتينا هنا, و حظيت بأجمل وقت في حياتي
    Buraya geldiğimizde onu havuza attık. Open Subtitles وعندما وصلنا إلى هنا ألقينا به فى حوض السباحة
    Buraya geldiğimizde haplar zaten oradaydı. Open Subtitles تلك الحبوب كانت بالفعل هنا عندما وصلنا إلى هنا
    Buraya geldiğimizde Prens burada yoktu ve... Open Subtitles عندما وصلنا إلى هنا ...لم يكن الأمير هنا و
    Biliyorsun, Buraya geldiğimizde kanepede ölü bir adam vardı. Open Subtitles ...أوتعلمين، عندما عندما وصلنا إلى هنا كان هناك رجل مقتول بالرصاص على هذه الأريكة
    Buraya geldiğimizde onu durdurmak üzereydim. Open Subtitles كُنْتُ عَلى وَشَكِ أَنْ أَوقّفَه عندما وصلنا هنا
    Hayır, görmedim, efendim. Buraya geldiğimizde hava karanlıktı. Open Subtitles لا، لا، لم أكن، يا سيدي لا، كان الظلام معتماً عنما وصلنا هنا
    Müttefikler bulmak üzere gönderilmiştik,... ..ancak Buraya geldiğimizde, bize yardım edebilecek kadar gelişmemiş olduğunuzu gördük. Open Subtitles - لكن عندما وصلنا هنا اكتشفنا -إنكم لستم متطورين كفاية لمساعدتنا
    - Buraya geldiğimizde sana verdiğim şeyi! Open Subtitles الشئ الذى اعطيتك إياه عندما وصلنا الى هنا.
    Buraya geldiğimizde oradaydılar. Sen neredeydin? Open Subtitles كانوا هنا عندما وصلنا الى هنا أين كنت ؟
    Buraya geldiğimizde 22 yaşına gelmiştim. Open Subtitles عندما جئنا إلى هنا كنتُ بالثانية والعشرين من عمري
    - Buraya geldiğimizde. Open Subtitles متى حاولت ذلك؟ عندما جئنا إلى هنا
    Buraya geldiğimizde anladım ki Open Subtitles و عند وصولي الى هنا ادركت ذلك
    Buraya geldiğimizde, her şeyin bittiğini düşünmüştük. Open Subtitles عندما أتينا إلي هنا, اعتقدت أن الأمر إنتهي أخيراً
    Buraya geldiğimizde elimizde hiç bir şey yoktu ama 2000 yıl sonra--- Open Subtitles أتينا هنا وليس معنا تقريباً أي شيء ...وبعد 2000 عام من ذلك
    Odise destanı ve... Buraya geldiğimizde söylemiş olduğun. Open Subtitles ال"أوديسي" والآخر الذي قلته عندما أتينا هنا
    Buraya geldiğimizde, Open Subtitles وعندما وصلنا , كان السيد لوماكس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more