"button" - Translation from Turkish to Arabic

    • بوتون
        
    • بوتن
        
    • باتون
        
    • بُتُن
        
    • بتن
        
    Gulfhaven'ın Benjamin Button'ısın. Oh! Barmenlerin gelip kimliklerinizi kontrol etmesi gerek. Open Subtitles أنتِ بينجامين بوتون الغالفهيفن ومسؤولي الحانه ربما يحتاجون لتفقد الهويات هنا
    O, bayan Carr mı? "Benjamin Button"* hastalığı mı var yoksa? Open Subtitles هذه انسة كار؟ هل تعاني من متلازمة بنجامين بوتون
    Ben de Benjamin Button hastalığı olabilir... ama doğduğumdan beri kadınların tadına bakıyorum. Open Subtitles صحيح أن لدي مرَض بينجامين بوتن لكن لدي خبرة في النساء منذ ولادتي
    Sean ve Beverly, bu Andy Button, rolleri o dağıtır. Open Subtitles (شون) و(بيفرلى)،هذا(اندى بوتن) رئيسطاقمالممثليين،.
    Şimdi sizin için durumu biraz toparlayacağım. Bu Benjamin Button için yapılan ilk testti. TED أنا سأريكم ما هو الآن. كان هذا أول اختبار لبنجامين باتون.
    Benjamin Button: Sana herkesten giderek yaşlı değil de ... TED بنجامين باتون : ماذا لو قلت لك أنني لم أكن اتقدم في السن...
    Adım Thomas, Thomas Button. Open Subtitles (اسمي (توماس), (توماس بُتُن - (أنا (بنجامين -
    Benjamin Button hastalığına mı yakalandın sen de? Open Subtitles هل تمرين بحالة محيرة مثل حالة (بنجامين بتن
    Altı yaşında, ama Benjamin Button hastalığı var. Hey, kim beni ağaca tırmanırken görmek ister? Open Subtitles ست سنوات، ولكنَّه يشكو مرض "بنجامين بوتون".
    Bu ileri bir aşamaya varır ve sonra Benjamin Button'un aşamasına geçer, ve gerçekten geriye ve geriye yeniden embriyo olana kadar gider ve sonra gerçekten geri döner ve asla ölmez. TED إنه ينمو الى مرحلة البلوغ هكذا ويمر بمرحلة "بينجمن بوتون" الشيخوخة العكسية ويعود للوراء وللوراء حتى يصبح جنيناً مرة أخرى ثم ينموا ثم يصغر ثم ينمو مرة اخرى-- مشابه للعبة يو يو-- ولا يموت ابداً
    Button kampı beklesin. Open Subtitles أنا و أنت يمكننا أن ننطلق في الصباح بوتون ) يُمكنه أن يحرس المعدات )
    Button, buraya gel de yemek işini ayarla. Open Subtitles بوتون ) ، تعال من عندك وقمّ بتحضير ) طعام العشاء
    Button, sen arabaların yanında kal. Open Subtitles بوتون ) ، ابقّ بجانب العربة ) أنا لا أريد أن أراك بالخارج مكشوفاً
    Andy Button seni ve kanalı, "haksız işten çıkarmaktan" dava ediyor. Open Subtitles آندي بوتن) يقاضيك انت والشبكة من أجل فسخ عقده)
    -Oyuncu seçim komitesinin, 5 yıllık başkanı Andy Button? Open Subtitles آندي بوتن) كان المدير لمنصب "اختيار الممثلين" لديك لخمس سنوات)
    Demek ki, Carl, Benjamin Button gibi bir adammış. Open Subtitles (هذا يعني أن (كـارل) يشبه (بينجامين بوتن
    Ed Ulbrich: Bu "Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi"nden bir bölümdü. TED ED Ulbrich : ذلك كان مقطعاً من "الحالة الافتة لبنجامين باتون".
    Bunu Bay Button'un kafasına koyacağım, sen kulağına "böö" diye bağırdığında... bununla birlikte havaya zıplayacak. Open Subtitles "أنا أعمله للسيد "باتون سوف أقول له "بوو" وسيقفز فزعاً حينها
    Paddy Button. Şimdi soru sarmayı kes. Görmüyor musun, meşgulüm. Open Subtitles "بادي باتون " دعني الآن أنا مشغول
    Son bir kadeh Benjamin? Ancak ben ödersem olur Bay Button. Open Subtitles (فقط إذا سمحت لي بدفع حسابه يا سيّد (بُتُن
    Button Düğmeleri, 124 yıllık aile şirketimizdir. Open Subtitles أزارير (بُتُن)" كانت متوارثة في عائلتنا منذ 124 عاماً"
    Size nasıl yardımcı olabilirim Bay Button? Open Subtitles إذن, بماذا يمكنني أن أخدمك يا سيّد (بُتُن
    Benjamin Button hastalığına mı yakalandın sen de? Open Subtitles هل تمرين بحالة محيرة مثل حالة (بنجامين بتن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more