"canlısı" - Translation from Turkish to Arabic

    • ودودة
        
    • ودود
        
    • الودود
        
    • ودوداً
        
    • ودودين
        
    • وودودة
        
    • ودية
        
    • ودودأ
        
    • ودوده
        
    • الشكل والذي
        
    • أسعى وراء
        
    • الودودة
        
    • الودية
        
    • الودّيين
        
    İyi haber şu ki polis arkadaş canlısı çıkıyor. TED الأخبار الجيدة أن الشرطية التي معنا كانت ودودة
    Ya kız dost canlısı ya da onu tanıyordu. Open Subtitles مما يوضح بأن الضحية إما أنها ودودة أو أنها كانت تعرف القاتل
    Eski bir Olimpos zirvesinde dost canlısı bir Viking asma yetiştiriyor. Open Subtitles على قمة جبل أوليمبوس القديم فايكينغ ودود تطورت لديه الشرايين والقفزات
    Aklım da oluşan sokaklardan aşşağı doğru Hercles diye bağırarak yürüyen insanlar, ve bu şey için heyecanlandırılmışınız, öyle gidiyorsunuz, oh, lütfen Hercles ol; arkadaş canlısı olan. TED أتخيل منظر الناس وهي تنزل للأزقة وتهتف لهيركلس, وانت مكلف بهذه المهمة وتذهب أوه, رجاء كن هيركلس , كن ذلك الكلب الودود.
    Pek arkadaş canlısı görünmüyor. - Öyle değil de ondan. Open Subtitles لا يبدوا ودوداً جداً - هذا لأنه ليس كذلك -
    İyi görünümlü insanlar her zaman daha arkadaş canlısı olarak değerlendirilmiştir. TED اشخاص وسيمين يكون الحكم عليهم دائما بانهم ودودين.
    Şirin dost canlısı küçük bir şehir. Open Subtitles مدينة لطيفة وودودة
    Daha önce rastladığım bazı dost canlısı insanlara benzediğini söyleyemem. Open Subtitles وليس ودية الرجل من أي وقت مضى لقد واجهت، هاه؟
    Biliyor musunuz, buradaki balıklar o kadar dost canlısı ki gidip besleyebilirsiniz. Open Subtitles ،الأسماك هنا ودودة جداً وهي لا تمانع بأن تطعمها بنفسك
    Normalde ikinci randevuda bu kadar dost canlısı olurduk ama. Biliyorum. Open Subtitles أنا دائماً لا أصبح ودودة هكذا حتى الموعد الثاني
    Sadece, arkadaş canlısı olduğunu söylüyorum bilmem anlatabildim mi? Open Subtitles أنا اقصد فقط أنها ودودة جداً إن كنت تفهم ما اقصد
    Ben dost canlısı bir adamım hanımefendi... ve size yardım etmek istiyorum. Open Subtitles والان ياامدام انا شخص ودود جدا واريد مساعدتك
    İnanılmaz Ölümcül Engerek onu öldürmüş olamaz. O, dünyanın en zararsız, en dost canlısı canlılarından biri. Open Subtitles لا , أنت لا تفهم , الحنش لا يمكن ان يقتل لأنه ودود جدا
    Tanrım, sadece canının istediği zaman dost canlısı oluyorsun. Open Subtitles يا إلهي , أنت لطيف أو ودود أو أي شيء عندما يكون هذا سهل بالنسبة لك
    Arkadaş canlısı vampirimizle nasıl başa çıkılacağı. Open Subtitles كيف ان تتعامل مع صديقنا الودود مصاص الدماء
    Mahallenizin dost canlısı üst düzey Örümcek Adam göreve başlamaya hazırdır, efendim. Open Subtitles جارك الودود سبايدر مان الخارق جاء لاداء الواجب يا سيدي
    Onu duyunca epey dost canlısı oldun, değil mi? Open Subtitles هذا القدر جعلك ودوداً للغاية، أليس كذلك؟
    Hotantolar buradakiler kadar dost canlısı değil, biliyorsunuz. Open Subtitles أن الشعب الأفريقي ليس ودودين كهؤلاء هُنا، أتعرف ذلك.
    Çok alımlı. Çok dost canlısı. Open Subtitles إنها ساحرة وودودة للغاية
    Ayrıca, Güneye gitmenin başka avantajları da var: orada su daha sıcak, ve Molalar orada daha arkadaş canlısı. TED وانها أيضا مكان عظيم للذهاب إلى أسفل الجنوب لأن الماء أكثر دفئا ، وMolas هي نوع من ودية هناك.
    O kesinlikle dost canlısı değil. Open Subtitles لا يبدو ودودأ جداً بالتأكيد
    "Güvercinin ismi Sofia, ve arkadaş canlısı, sadık bir yaratıktır. Open Subtitles اسم الحمامه الزاجله "صوفيا" و هى ودوده و موثوق بها
    Dost canlısı, kolay ve göze batmayan bir bilgisayar. Open Subtitles كمبيوتر بسيط ورقيق الشكل والذي ليس قبيحاً
    "Kardeşin Leonid, benim sonradan görme, para canlısı olduğumu söylüyor." Open Subtitles "أخوكِ (ليونيد) يقول أني مغرور. أسعى وراء أموالكِ."
    Hayvanlar aleminin en zararsız ve dost canlısı varlıklarından biri. Open Subtitles واحد من أكثر الأفاعى الودودة . فى عالم الحيوان
    Pek dost canlısı bir yer değil. Open Subtitles هذا ليس بالضبط أكثر الأماكن الودية.
    Arkadaş canlısı komşularımız sağ olsun artık floresan kan lekesi araştırması olmayacak. Open Subtitles شكرا إلى جيراننا الودّيين هناك سيكون لا تحسين لطخة دمّ فلورسين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more