"cape town'" - Translation from Turkish to Arabic

    • في كيب تاون
        
    • مدينة كيب تاون
        
    • كاب تاون
        
    Birlikte çalıştığımız topluluklardan biri de Cape Town'daki yaşlı insanlardı. TED أحد المجتمعات التي عملنا معها هو مجموعة من الأشخاص المسنين في كيب تاون.
    Hatta Afrika'da bile yapılıyor, örneğin Cape Town'da bu konu üzerine epeyce detaylı araştırma yaptık. TED إنه يحدث حتى في افريقيا، مثل، على سبيل المثال، في كيب تاون قمنا ببحث واسع في هذا.
    Bunu fark ettiğimde yaklaşık beş yıldır Cape Town'da yaşıyordum. TED لقد إكتشفت الاتي بعد أن عشت في كيب تاون لمدة خمس سنوات في ذلك الوقت.
    Bay Raj Malhotra ile beş yıl önce Güney Afrika'da, Cape Town'da tanıştınız. Open Subtitles لقد قابلت راج منذ خمس سنوات فى مدينة كيب تاون بجنوب أفريقيا
    Yarışın ilk ayağı Cape Town'a kadar son sürat 12.875 kilometre. Open Subtitles الجزء الأول عبارة عن سباقٍ سريع لمسافة 8 آلاف ميل نحو مدينة كيب تاون
    Beyaz Köpekbalığı Araştırma Birimi'nin katkılarıyla gerçekleşen bu eğitim programı çerçevesinde Cape Town'dan gelen lise öğrencileri köpekbalıklarına karşı yeni bir yaklaşım tarzı geliştiriyorlar. Open Subtitles طلاب الجامعات هؤلاء "من مدينة "كيب تاون يطورون بحثا جديدا عن اسماك القرش كنتيجة لبرنامج تعليمي خاص
    Sonra da bize, Cape Town'daki müzeden antika parayı çalmamızı istedi. Open Subtitles ..ثم طلب منا القيام بعمل سرقة قطعة أثرية من متحف كاب تاون
    Sherry, parayı Cape Town'dan Durban'a diğer antikaların arasında gönderecekti ve bunu yerel polisin koruması altında yapacaktı. Open Subtitles .. اتفق شيري على ارسال القطعة من كاب تاون الى دربن مع آثار أخرى تحت حماية الشرطة
    İkincisi ise, bugün Cape Town'da olanlar pek çok diğer şehir ve dünya ülkelerinin başına gelecek. TED الثاني: ما يحدث في كيب تاون في طريقه أن يحدث لعدة مدن ودول أخرى حول العالم.
    ...Cape Town'daki vize bölümünde çalıştım. Open Subtitles على مكتب التأشيرات في القنصلية في كيب تاون
    Birincisi, Cape Town'da henüz su tükenmedi. TED الأول: لم تنضب المياه في كيب تاون بعد.
    Bu yılın başında Cape Town'dayken karayolunda ışıklı reklam panosu ilgimi çekti, şehirde ne kadar su kaldığını gösteriyordu. TED عندما كنت في كيب تاون عند مطلع هذا العام، رأيت المساحات الإعلانية الإلكترونية على الطريق السريع، مبينةً ما تبقى من الماء.
    Tanrı'nın da yardımıyla Cape Town'da belimizi dik tutmamızı sağlayacak. Open Subtitles الذي سيساعدنا في التقدم في كيب تاون
    ve bana Cape Town'da bir imam olduğunu söylediler, ve onun eşcinselliğin kabul edilebilir olduğunu söylediğini anlattılar. Open Subtitles و أخبرونى أن هناك إمام فى "مدينة " كيب تاون يقول أن المثلية الجنسية أمرٌ جائز لهذا قُلت مستحيل لذلك قُلت :
    - Cape Town'da taksici misiniz? Open Subtitles ‫هل تقود سيارة أجرة في مدينة "كيب تاون"؟
    Cape Town'daki başının belada olduğu kadar diyelim. Open Subtitles (نفس نوع المشاكل التي كُنتَ بها في مدينة (كيب تاون
    Birkaç ay önce, Cape Town'da bir balıkçı gemisi mürettebatı gemilerine bir usturgagalı sürüsünün saldırdığını rapor etti. Open Subtitles منذ بضعة أشهر في مدينة (كيب تاون) بلغ طاقم سفينة صيد عن هجوم للطيور البحرية على قاربهم
    Cape Town'dan. Open Subtitles يعمل في كاب تاون
    Cape Town. Güney Afrika, 1952 Open Subtitles مدينة (كاب تاون)، جنوب أفريقيا 1952

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more