Evet, arada bir kendimi düğünlere atıyorum ama Cenazeler çılgın oluyor! | Open Subtitles | أجل, إنني أتطفل على الأعراس من حينٍ لآخر, لكن الجنازات لاتصدق |
Düğünler ve Cenazeler konusunda bu büyük törenleri neden yapmak zorundayız ki? | Open Subtitles | ماذا عن الزيجات و الجنازات التي تجعلنا نرغب بترتيب عرض هائل ؟ |
Cenazeler her zaman bana kendi faniliğimi hatırlatır ve bir gün nasılsa gerçekten öleceğimi. | Open Subtitles | الجنازات تجعلني أفكّر في فناءي، وكيف أني سأموت فعلياً في وقت ما |
Cenazeler samimi görünmek için mükemmel bir fırsattır. | Open Subtitles | تقدم الجنائز فرصة مثالية لتظهر الاخلاص. |
Tatiller, düğünler, Cenazeler kaçırdım. | Open Subtitles | اشتقت للعطلات، الأجازات، حفلات الزفاف، الجنائز. |
Cenazeler için aynısının siyahı var. | Open Subtitles | أنا اقسم ان لديه مثلها باللون الأسود لحضور الجنازة |
Bilmiyorum... bu sadece... Cenazeler ve annem, babam, bilirsin. | Open Subtitles | لا اعلم, انها فقط جنازات وامي وابي , تعلم |
Birçok topluluğun günlük aktivitesinde, güncel yaptığı şeylerde, doğumdan kabul törenlerine, karşılama törenlerinde, evliliklerde ve hatta Cenazeler de bile bongo çalmak var. | TED | الكثير من المجتمعات تمارس عزف الطبول في أنشطتهم اليومية ومازالت تفعل ذلك حتى الآن من الولادات إلى مراسم التقديم واحتفالات الترحيب حفلات الزواج وحتى المآتم |
Evet, arada bir kendimi düğünlere atıyorum ama Cenazeler çılgın oluyor! | Open Subtitles | أجل إنهم يقيمون أعراساً أحياناً لكن الجنازات رائعة |
Cenazeler ödümü bokuma karıştırdığından üzerine fazladan parıltı ekliyorum. | Open Subtitles | إنني أضيف لها بعض البريق لأن الجنازات ترعبني جدا |
Cenazeler, bu aile için yapılan fedakarlıklar bir fark yaratmak için yapmak zorunda olduğum şeyi merak ettim hep. | Open Subtitles | كل تلك الجنازات والتضحيات من أجل تلك العائلة كُنت أتسائل دوماً عما يُمكنني فعله لإحداث فارق |
Keşke daha çok ölü tanısaydım diyeceğim, bence Cenazeler fena seksi şeyler. | Open Subtitles | أتمنى لو كنت أعرف مزيد من الأشخاص الميتين أعتقد أن الجنازات مثيرة للغاية |
Orada Cenazeler için kullanılan bir kilise var. Gidelim. | Open Subtitles | هناك كنيسة صغيرة يستخدمونها في الجنازات |
Biliyorsun, Cenazeler garip olabiliyor. | Open Subtitles | أنت تعلم, يمكن أن تكون الجنازات غريبة. |
Cenazeler dışındaki bütün merasimleri de onlar yönetiyor. | Open Subtitles | التي ترأس كل الطقوس بإستثناء الجنائز |
Seninle geleceğim. Cenazeler beni korkutur. | Open Subtitles | سأذهب معك، الجنائز تُشعرني بالقشعريرة |
Bana sorarsan, Cenazeler çok arkaik ve boşa masraf. | Open Subtitles | الحقيقة هيَّ، الجنائز هراء ! ومضيعة للنقود |
Cenazeler nedense insanı acıktırıyor. | Open Subtitles | الجنائز تجعل الناس جائعة لسبباً ما |
Cenazeler muhteşemdir. | Open Subtitles | . الجنائز رائعه |
Bence Cenazeler, büyük ve geyce Hollywood buluşmalarına baskın gelir. | Open Subtitles | أظن ان الجنازة تفوق المقابلة الهوليوودية الشاذة الكبيرة |
Aslında Cenazeler önemli geleneklerdir | Open Subtitles | في الواقع الجنازة طقس مهم في للسيطرة على عملية الحزن |
Bence Cenazeler, büyük ve geyce Hollywood buluşmalarına baskın gelir. | Open Subtitles | أظن ان الجنازة تفوق المقابلة الهوليوودية الشاذة الكبيرة |
Bu sürede görevini yaptın mı-- Cenazeler, vaftiz töreni, hatta bingo. | Open Subtitles | لم يكن هناك أيّ شيء يؤكّد ذلك لا جنازات ، أو وثائق تعميد ، أو حتى البنغو |
Tana Toraja'da insanların hayatlarındaki en önemli sosyal anlar sosyal ve kültürel etkileşimin odak noktaları düğünler, doğumlar ve hatta aile yemekleri değil Cenazeler. | TED | في تانا توراجا اللحظات الأكثر أهمية في جانب التواصل بين أولئك الناس نقاط التركيز في التفاعل الاجتماعي و الثقافي ليس في الأعراس أو أعياد الميلاد حتى إلتفاف العائلة حول مائدة الطعام و إنما المآتم |