| hava alanında Ceplerinizi boşalttığınızda, anahtarlarınız, kaleminiz çakmağınız ve bir kaç şey daha vardı. | Open Subtitles | حين فرغت جيوبك في المطار كانت مفاتيحك في الحلقة وولاعتك وشيء آخر |
| Sizi bu işe sokan, Ceplerinizi parayla dolduran, annelerinize destek vermenize yardım eden kimdi? | Open Subtitles | من الذي أحضر لك كل شئ لعين ؟ وضع الأموال فى جيوبك ساعدك فى علاج أمك |
| Sizi bu işe sokan, Ceplerinizi parayla dolduran, annelerinize destek vermenize yardım eden kimdi? | Open Subtitles | من الذي أحضر لك كل شئ لعين ؟ وضع الأموال فى جيوبك ساعدك فى علاج أمك |
| Bu odadaki herkes. Bu odadaki herkes Ceplerinizi boşaltın! Hemen! | Open Subtitles | كل من في الغرفة أأمركم أن تفرغوا جيوبكم الآن وفورا |
| Bunun olacağını görene kadar Ceplerinizi taşla doldurup denize atarım sizi daha iyi. | Open Subtitles | سوف أضع الصخور في جيوبكم وأجعلكم تمشون محاذاة للشاطئ قبل أن يحدث ذلك |
| Çünkü hepinizi buraya dizip Ceplerinizi boşalttıracağım... ve geçerli bir sebebi olduğunu söyleyen herhangi biri kafasına yumruğu yiyecek. | Open Subtitles | لأنني سوف القي اللوم على كلِّ شخص يخص المقاعد الطويله و أُفرغ جيوبكما و أي شخص يقول كيف امكن مجئ القضيه في رؤوسهم |
| Ceplerinizi boşaltır mısınız bayım? | Open Subtitles | أفرغْ جيوبَكَ ، سيدى |
| Ceplerinizi boşaltmanızı rica edeceğim. | Open Subtitles | تعال هنا. أريد منك ان تقوم بإفراغ جيوبك. |
| Bayım, lütfen Ceplerinizi boşaltır mısınız? | TED | سيدي، هلا تفضلت بافراغ جيوبك. |
| Bir sonbahar dalgıcı Ceplerinizi kilisede boşaltır. | Open Subtitles | والغطاس فى الخريف يسرق جيوبك فى الكنيسة |
| Lütfen Ceplerinizi benim için boşaltır mısınız? | Open Subtitles | والآن، هلا أفرغت جيوبك من أجلي؟ |
| Ceplerinizi daha sık boşaltmalısınız efendim. | Open Subtitles | سيدي، يجدر بك أن تقلل حجم محتويات جيوبك |
| Ceplerinizi boşaltmanızı isteyeceğim. | Open Subtitles | إنّها في جيبك. أريدك أن تُفرغ جيوبك. |
| Kara Orman bokuyla dolu Ceplerinizi boşaltın. | Open Subtitles | أفرغ جيوبك من كل مخدر الغابة السوداء |
| Beyler Ceplerinizi boşaltın. Bayanlar çantalarınızı boşaltın. | Open Subtitles | سادتي ، أفرغوا جيوبكم سيداتي ، أفرغوا حقائبكم |
| Beyler, Ceplerinizi boşaltın. Bayanlar, cüzdanlarınızı boşaltın. | Open Subtitles | سادتي ، أفرغوا جيوبكم سيداتي ، أفرغوا حقائبكم |
| İlk önce Ceplerinizi hızlıca boşaltıp , tüm cüzdanlarınızı açmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أولا،ً أريد منكم إفراغ جيوبكم وكل حقيبة بسرعة |
| Ceplerinizi kontrol edin, kimlik yerine geçen hiç bir şey kalmasın. | Open Subtitles | أخرجوا من جيوبكم أي شيء قد يُستعمل للتعرف عليكم |
| Yoksa, Ceplerinizi boşaltın ve eve giderken mêtro'ya binin. | Open Subtitles | و إن لم تفعلوا, أفرغوا جيوبكم من الأموال لأنكم دائماً تستطيعون الذهاب إلى البيت بالقطار |
| Pekâla millet... Bu odadaki herkes. Bu odadaki herkes Ceplerinizi boşaltın! | Open Subtitles | كل من في الغرفة أأمركم أن تفرغوا جيوبكم الآن وفورا |
| Çocuklar Ceplerinizi kontrol edin. | Open Subtitles | فلتتحققا من جيوبكما |
| Ceplerinizi kontrol ettiğinizi söylediler | Open Subtitles | قالوا بأنّك دقّقتَ جيوبَكَ. |