Hazare insanlardan ona cevapsız bir çağrı bırakmalarını istediğinde kaç kişinin bunu gerçekten yaptığını tahmin etmeye çalışalım. | TED | لذلك حين طلب هازاري من الناس ترك مكالمة فائتة له، دعونا نخمن قليلًا كم من الناس قام بذلك فعليًا؟ |
Şans eseri, saate bakmak için telefonuma bir baktım ve eski kocamdan gelen bir cevapsız arama gördüm. | TED | األقيت نظرة على هاتفى الخلوى للتحقق من الوقت ولاحظت ان لدى مكالمة فائتة من زوجى السابق |
Jim, bir sürü cevapsız arama gelmiş. | Open Subtitles | جيم, لدينا اتصالات لم يرد عليها كثيرة هنا |
Kusura bakma, dün akşam müsait değildim. cevapsız çağrılarını gördüm. | Open Subtitles | آسف، لم أستطع الرد الليلة لقد استلمت للتو 3 مكالمات لم يرد عليها |
Üzerinden bunca yıl geçmesine karşın büyük bir kısmı belirsizliğini koruyor ve birçok soru da cevapsız kalmış durumda. | Open Subtitles | و بعد كل هذه السنين جزء كبير منها لا زال غامضاً و الكثير من الأسئلة لا زالت بلا إجابة |
Golfe gitmem gerek. 7 tane cevapsız çağrı var, babam çıldıracak. | Open Subtitles | علي أن أذهب للغولف, عندي سبع مكالمات فائته, سيجن جنون أبي |
Aynı numaradan 12 cevapsız arama. | Open Subtitles | 12مُكالمة لم يُرد عليها من نفس الرقم |
Şey, bu bize günün geri kalanında izin yapma fırsatı verir. Geriye kalan cevapsız sorular: | Open Subtitles | حسناً، أنها تعطينا بقية اليوم لنتولى أمر بقية الأسئلة التي ليست لها إجابات |
Her neyse, ben... telefonumda birkaç cevapsız arama olduğunu farkettim, ve, şey, Bunlardan bir tanesini-- senin yaptığını düşündüm. | Open Subtitles | ااه المهم لاحظت ان فيه مكالمات فائتة في جوالي و ما كنت ادري اذا |
8 mesaj, 8 ping ve 12 cevapsız çağrı. | Open Subtitles | 8رسائل ، 10 تنبيهات و 12 مكالمة فائتة تطلبين مني العمل |
İnsanlar her zaman cevapsız çağrı bırakırlar: Eğer bir toplantıya gecikiyorsanız ve diğerlerinin yolda olduğunuzu bilmesini istiyorsanız onlara cevapsız bir çağrı bırakırsınız. | TED | يترك الناس مكالمات فائتة طوال الوقت: لو كنت مسرعًا لتأخرك على اجتماع وتريد أن تعلمهم أنك في الطريق تترك لهم مكالمة فائتة. |
Eğer biriyle çıkıyorsanız ve ona "seni özledim" demek istiyorsanız ona cevapsız bir çağrı bırakırsınız. | TED | لو كنت تواعد شخصًا ما وتريد فقط أن تقول "أفتقدك" أترك مكالمة فائتة. |
cevapsız çağrılarım yok Bobby. | Open Subtitles | لا يوجد لدي اي مكالمات فائتة بوبي |
Birkaç cevapsız çağrı ve sosyal ağ sitelerinden mesajlar var. | Open Subtitles | لديها العديد من المكالمات التى لم يرد عليها و الرسائل من مواقع التواصل الاجتماعى |
Şifre korumalı, ama vurulmadan önce bir düzine cevapsız çağrı almış gibi görünüyor. | Open Subtitles | حسنا، انه مؤمن بكلمة مرور ولكن يبدو أنه حصل ما يقرب من اثني عشر مكالمات لم يرد عليها |
Baba, sana "cevapsız Arama" ismini takacağım. | Open Subtitles | - أبي، سأطلق عليك اسم بديل "مكالمة لم يرد عليها". |
Bu, bilim adamlarının neredeyse 100 senedir sorduğu cevapsız bir soru ile ilgili. | TED | وهو يتعلق بالسؤال الذي ظل العلماء يسألونه لحوالي 100 عام، دون إجابة. |
Şuna bak. Babaannenden yirmi üç cevapsız arama var. | Open Subtitles | انظري لهذا 23 مكالمه فائته من جدتك |
TAIRA Minako 'Bir cevapsız Arama' | Open Subtitles | مكالمة لم يُرد عليها |
Birçok cevapsız sorularım var. Düşündüğüm ama söyleyemediğim sorular çünkü onları ifade edebilecek sözcükler yok. | Open Subtitles | لدي أسئلةٌ كثيرة بدون إجابات ، أسئلةٌ أشعر بأنني لا أستطيع الخوض بها |
Bakalım bakalım. Evet, üç cevapsız arama. | Open Subtitles | حسناً، دعينا نرى أجل، ثلاث مكالمات لم يتم الرد عليها |
Biz sadece cevapsız. Ve şimdi çok geç değil umuyoruz. | Open Subtitles | لقد فاتنا ذالك والآن آمل أنه لم يفت الأوان |
İtaat deneyleri, cevapsız sorulara yeni pencereler açması için konuşulur oldu. | Open Subtitles | عادت تجارب الطاعة إلى النقاش مشكلة أسئلة غير مجاب عليها |
cevapsız arama: | Open Subtitles | مكالمات لم ترد عليها : |
Selma, cevapsız bırakılan bir mesaj kadar olmasa da aldatmak da bir günahtır. | Open Subtitles | سيلما , الخيانة تعتبر خطيئة بقدر ما يعتبر الأمر خطيئة بعدم الرد على العديد من الرسائل الفورية |
Ona zaten cevap verdim, cevapsız kalan sorunuz varsa lütfen buyurun, sorun. | Open Subtitles | لو أيّ منكم لديه أسئلة لم أجب عليها بالفعل، فليتفضلوا |