"colette" - Translation from Turkish to Arabic

    • كوليت
        
    • كولييت
        
    • كلوتي
        
    Madame Colette'nin evinde herkesle sikişmedin değil mi? Open Subtitles أنت مْا نكتش النسوان كلها عند السّيدةِ كوليت.
    Madam Colette ilk işe başladığım geneleve hoşçakal demek istedim. Open Subtitles السّيدة كوليت لا استطيعُ أَنْ اساعدَ قَول وداعاً للبيتِ الذي بَدأَتة.
    Pekala, Colette'de yemeğin nasıl yapılacağını biliyor. Open Subtitles يَعْرفُ كوليت كَيفَ تَطْبخُ، أيضاً، تَعْرفُ.
    Colette, burada ondan sen sorumlusun. Open Subtitles كوليت ستكون مسئوله عن تعليمك كيف تدور الاشياء هنا
    Bacakları Colette'inkilerden kıllı ve hiçbir Fransız bir maymunla yatarak acı çekmeyecek. Open Subtitles .ساقيها فيها شعر أكثر من كولييت ولن يرغب أي فرنس .في أخذ قرد للفراش
    Tabii ki eğleniyorum, sadece bütün yazı en sevdiğim Manet* tablosunun önünde otururken veya parkta Colette* okurken benimle aynı şeyleri yapan ve aynı şeyleri hisseden birisiyle göz göze gelmeyi umut ederek geçirdim. Open Subtitles ..نعم، انا مستمتعه لكن طوال الصيف , وانا اقف امام لوحة مونيه المفضله لدي و قراءة كوليت في الحديقه
    Ve ben, Colette bunu anliyorum, ama onu goturmek gibi bir secenek yok Open Subtitles وانا متعاطف مع ذلك كوليت لكن اخذها ليس خيارا
    Colette de hasta. Mmm. Dean in yerine kim gececek Open Subtitles كوليت قالت بانها مريضة ايضا ومن سيكون البديل لدين؟
    Colette'i kaçırdılar ve ben de bir kez daha İlk Bıçak'ı aldım ve yeniden elimde olması çok güzel bir histi ve Cehennem Savaşçılarını öldürdüm. Open Subtitles خطفو كوليت , لذلك هرعت الى استخدام السيف الاول وكان شعورا طيبا ان املكة بين يدي مجددا وذبحت فرسان الجحيم
    Colette tetikçi gördüm, bu yüzden Biz edeceksin bir kroki gerekir. Open Subtitles كوليت رأت مطلق النار لذا فإننا نحتاج إلى سكتش
    Madam Colette haklıymış: sen benim en tatlı çiçeğimsin. Open Subtitles مدام كوليت عندها حق أنت زهرتَي المحببة.
    Demek anneniz Fransız yazar Sidenio Gabrielle Colette'e hayranmış. Open Subtitles أمّكَ كَانتْ a نصير الروائي الفرنسيِ العظيمِ وراوي، Sidonie غابريل كوليت.
    Hey, Colette! Elisabeth! Marie Piedebou! Open Subtitles "كوليت " ، " إليزابيص " "مارى " و " مارى "
    Bu çok düşünceli bir davranıştı. - Aziz Colette... Open Subtitles إنها حقاً هدية رائعة القديس كوليت هو
    Colette Barrow beni aradı. Open Subtitles وانا قمت به كوليت بارو قالت لي
    Peki, yani Colette sana geldi, Ben Aston'la ilişkisi olduğunu söyledi çünkü ondan hamile kalabileceğini düşünmüştü, değil mi? Open Subtitles حسنٌ، أتت إليك (كوليت) و قالت لكَ أنّها على علاقة غير شرعية بـ(بين آسيتون). وحسبت أنّها حبلى منه، صحيح؟
    Colette, ekonomi bölümüne bakiyor. Open Subtitles كوليت بمفردها في القِسم الإقتصادي
    Colette, onlara inmek uzere oldugumuzu soyle Open Subtitles كوليت, اخبريهم باننا نهبط الآن
    Colette, ben bu sucu ustlenmene izin veremem Open Subtitles كوليت, لا استطيع تركك تاخذي لوم هذا
    Colette için pazarlık etmeyelim! Open Subtitles نحن لن نساوم من أجل عزيزتنا كوليت
    Daha sonra Colette'le yiyeceğin öğle yemeğine odaklanabiliriz. Open Subtitles الان يمكننا ان نركز علي غذائك مع كولييت
    Colette, Bayan Gordon'u giderken gördün mü? Open Subtitles "كلوتي" هل رأيت الأنسة "جوردن" وهي تغادر؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more