| Yeterince kan döküldü. İşleri çıkmaza sokmaktan başka bir işe yaramıyor. Oğlunu geri aldın. | Open Subtitles | لقد أريقت دماء كثيرة، أنتم تجعلون الأمر أسوأ. |
| Benimki de döküldü. | Open Subtitles | لقد سكبت شرابي أيضاً ياعزيزتي أتعرفين ماذا عليك أن تفعلي؟ |
| Tanrı'm! Süt döküldü, bu harika, değil mi? | Open Subtitles | يا يسوع انسكب الحليب، هذا رائع، صحيح؟ |
| Kan, Roma'nın gücünü kullanan Pilatus tarafından döküldü. | Open Subtitles | الدماء التي قد سالت من قبل بيلاطس التي تمارس من قبل سلطة روما |
| Hay böyle işin... Su yere döküldü. Al bakalım. | Open Subtitles | ابن العاهرة الماء أنسكب على الأرض أشرب الماء هذا جيد |
| Majesteleri, kan döküldü artık. | Open Subtitles | سموك دماء سفكت أنت مطلوب فى الحال |
| Yeterince kan döküldü, Sinyor Corbett. | Open Subtitles | لقد أريقت دماء بما يكفي يا سيد كوبريت |
| Onca kan bir hiç uğruna mı döküldü? | Open Subtitles | هل أريقت كل تلك الدماء من أجل لا شيئ ؟ |
| Masalları duydum. Savaşlar yapıldı. Kanlar döküldü. | Open Subtitles | سمعت القصص نشبت الحروب و أريقت الدماء |
| Eşyalara benzin dökerken üzerime de döküldü. | Open Subtitles | سكبت بعض البنزين على ثيابي عندما كنت أسكبه على الأثاث |
| Evet, Toplantıda kahve döküldü. | Open Subtitles | أجل , لقد سكبت قهوة على نفسي خلال الاجتماع |
| Yok, hiç değil. Elbiseme bir şey döküldü demin. | Open Subtitles | لا، على الإطلاق، لقد سكبت شىء ما على ملابسي. |
| Sorun yok sadece döküldü sorun yok. | Open Subtitles | لا بأس فقط انسكب إنه على ما يرام |
| İçkim döküldü! | Open Subtitles | لقد انسكب مشروبي |
| Her Hristiyanın kanı buna Kyle Barnes'ınki de dâhil onu yenebilmek için döküldü. | Open Subtitles | والدم المراق من كل روح مسيحية (يشمل ذلك (كايل بارنس قد سالت لمحاربته |
| Bir şeyler mi döküldü? | Open Subtitles | هل أنسكب شيئ هنا ؟ |
| Bence senin hayatından da, benimkinden de yeterince kan döküldü, Patrick. | Open Subtitles | أعتقد أنه سفكت دماء تكفي عمرينا مجتمعين يا "باتريك". |
| Yeşil çayım yanlışlıkla bilgisayara döküldü ve beyni kısa devre yaptı. | Open Subtitles | لقد أوقعت كوب الشاي بدون قصد وهذا ما أحرق القرص الصلب |
| Ve bunun aksine, ben kazayı duyduğumda tüm saçım döküldü. | Open Subtitles | بالمقلوب، لمّا سمعت عن الحادث تساقط شعري كلّه. |
| Diyelim ki herkesin kanı döküldü sonra ne olacak? | Open Subtitles | إذاً أخبريني عندما تراق كل تلك الدماء ماذا سيحدث عندها؟ |
| Belli ki üzerinden döküldü. | Open Subtitles | فعلياً لقد ذرفهم. |
| Kan döküldü, kemosabe! Ve yakında nehirler kırmızı akacak. | Open Subtitles | تم سفك الدماء، يا صاحبي قريباً، سيغدو لون النهر أحمر. |
| Kaçınızın klavyesine daha önce kahve döküldü? | TED | كم شخصا منكم سكب القهوه على لوحة المفاتيح؟ |
| Yeni gömleğime kahve döküldü. Belki iz kalmadan çıkartabilirim. | Open Subtitles | القهوة انسكبت على قميصي الجديد سوف أخرجه قبل أن تغرب الشمس. |
| Kan döküldü. | Open Subtitles | الدمّ أريق. |
| Araba bana çarptığında üstüme bira döküldü. | Open Subtitles | لقد إنسكبت الجعة عندما إصتدمت السيارة علىّ .من |