"dönen" - Translation from Turkish to Arabic

    • تدور
        
    • عاد
        
    • العائد
        
    • عادوا
        
    • الدوارة
        
    • يعودون
        
    • العائدين
        
    • عائد
        
    • عائدين
        
    • العائدة
        
    • عودته
        
    • دوّار
        
    • عائداً
        
    • الدوّارة
        
    • دوران
        
    Aşağıya hedeflen tüm kameralar altlarında dönen Dünya'yı boydan boya yavaşta tararlar. TED ستوجه جميع عدساتها نحو الأرض وستمسح سطحها ببطء بينما هي تدور تحتها
    Sonuçta, hikayeler dönen semazenler gibiler, çember ötesi çemberler çizerler. TED في الختام, تدور القصص مثل الدراويش, لترسم دوائر تلو الدوائر.
    Burada protez bir uzuv var, aslında Irak'tan dönen bir askerinkiyle tamamen aynı... TED هذا طرف صناعي هنا مثل هذا الذي عند الجندي الذي عاد من العراق
    Bildiğiniz üzere Truva'dan henüz dönen kral karısı tarafından öldürülür. Open Subtitles تعلمون أن الملك بمجرد أن عاد من طرواده قتلته زوجته
    Sonraki 5 ay boyunca ayılar geri dönen somonlarla olan randevularına yoğunlaşacaklar. Open Subtitles في الشهور الخمسة القادمة ستركّز الدببة على ضبط لقائهم مع السلمون العائد
    Peki o zaman düşmanlarımızın perişanlığına ve ölümden dönen dostların tekrar buluşmasına. Open Subtitles حسنا, إذا نخب عذاب أعدائنا واجتماع شمل الأصدقاء الذين عادوا من الموت
    Bu yoğun, titreşimli ve dönen mıknatısların mutheşem yokoluşlarının evren hakkında bize neler söyleyeceğini öğrenmemize yardımcı olacak. TED سيساعدنا ذلك على معرفة المزيد عن ما يمكن للانهيار المذهل لهذه المغناطيسيات النابضة الدوارة أن يخبرنا عن الكون.
    Bunlar eve dönen avcılar. Open Subtitles هؤلاء مجموعة من الصيادين.. يعودون لديارهم
    Yıldızın... etrafında dönen şeylerden. Diskin etrafında dönen güneş gibi. Open Subtitles الأشياء التي تدور حول النجم مثلما تدور الشمس حول القرص
    Jüpiter'in yüksek hızda dönüşü geniş bantlı ters yöne dönen bulutlarını yönetir. Open Subtitles دوران المشتري السريع يسوق حزمٍ ضخمة من السحب التي تدور بالاتجاه المضاد
    Tıpkı Dünya gibi, Güneş'in etrafında dönen komşu gezegenler olduğunu öğrendik. Open Subtitles علمنا أن الكواكب المجاورة لنا تدور حول الشمس، تماما مثل الأرض.
    Geri dönen bir Dothraki, çölün ortasında yaşayabileceğimiz bir cennet hikayeleriyle dönüyor. Open Subtitles والشخص الوحيد الذي عاد، عاد ومعه قِصص عن جنة في وسط الصحراء،
    3 milyar insandan geri dönen tek kişi olduğunuzun farkında mısınız? Open Subtitles هل تعلم انك الوحيد من بين ثلاثة ملايين، الذي عاد للظهور
    Afganistan'dan yeni dönen bir kahramanımız için bir kutlama yapacağız. Open Subtitles نريد أن نحتفل بعودة بطل قد عاد توا من أفغانستان.
    Sezar'ımız, beş yıllık bir emeklilikten sonra bugün Colosseum'a dönen... Open Subtitles بين العائد اليوم للكولوسيوم بعد خمسة أعوام من التقاعد
    Keşif için dönen ilk adam ormandan sesler geldiğini söylemiş. Open Subtitles بأن الرجال الذين عادوا أبلغوا عن أصوات قادمة من الغابة
    Rüzgârlar, altındaki okyanusu aynı dönen girdaplara iter. TED تدفع الرياح المحيطات أسفلها إلى نفس الدوامة الدوارة.
    Geri döndüklerinde sayardım ve geri dönen kişiler aynı sayıda olmadan ayrılamazdım. Open Subtitles و عندما يعودون إلى الحافلة، كنت أعدهم و لا يمكنني المغادرة حتى أتأكد من عودة جميع الركاب هذه هي الأبوة
    Ve 1999'da, Kosova'da geri dönen mültecilerin iskan sorununa cevap vererek basladik TED وفي عام 1999، بدأنا بالتجاوب مع مشكلة الإسكان للاجئين العائدين إلى كوسوفو
    Tramvayları bize geri dönen unutulmuş eski bir dost gibi karşıladık. Open Subtitles لقد كانت فرحتنا بالخبر كفرحتنا بأستقبال بصديق قديم عائد إلينا
    Birkaç gün sonra gittikleri yerden ekmeksiz ve parasız dönen bir grupla yollarımız kesişiyor. Open Subtitles عثرنا على مجموعة أخرى بعد عدة أيام كانوا عائدين كما ذهبوا، بلا خبز أو مال
    Geri dönen balıkçı topluluğu için ilk mücadele kıyıya ulaşmak. Open Subtitles بالنسبة للجماعة العائدة من الصّيد، التحدّي الأوّل هو الوصول للشاطيء.
    Okulu kırıp şampiyonluk maçından dönen takımımızı karşılamaya gelmeme izin verdiğin için teşekkürler baba. Open Subtitles أشكركَ على السماح لي بالتغيب من المدرسة، كي أتمكن من رؤية الفريق فور عودته من البطولة، يا أبتاه
    Yani önemli derecede dönen bir karadeliğe sahip olmak için çok fazla açısal momentum gerekir. Open Subtitles وللحصول على ثقب أسود دوّار يجب أن يكون الزخم الزاوي مرتفعاً
    Troya Savaşı'ndan sonra evine dönen kahraman Odysseus vardı. TED كان هناك بطلاً .. اسمع اوديسيوس .. والذي كان عائداً من معركة طروادة
    Biliyor musunuz? Bu, dönen topun resmi sporu gibidir. TED أتعرف؟ إنها مثل الرّياضة الرسميّة لهذه الكرة الدوّارة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more