"dövüşeceksin" - Translation from Turkish to Arabic

• ستقاتل
• تقاتل
• تلاكمه
• تحاربني
• ستتقاتل
• ستقاتلني
• ستلاكم من

Bence hayatındaki özel hanım için dövüşeceksin.
أعتقد انك ستقاتل لأجل تلك الفتاة المميزة في حياتك

Ben ölümsüz bir deliyi durdurmaya çalışacağım sen de dev bir robotla dövüşeceksin.
سوف أهجم على خالد مجنون وأنت ستقاتل آلي عملاق

dövüşeceksin diyorsam, dövüşeceksin.
.. إن أردتُ منك أن تقاتل , ستقاتل

Gördüğün gibi,yalnızca sağ kalmak için değil rakibinin ödülü için dövüşeceksin.
عليك الفهم أنك لا تقاتل فقط من أجل البقاء بل تقاتل من أجل نيل جائزة الغريم

Azıcık anlamsız özgürlük uğruna kendi adamlarınla mı dövüşeceksin?
تقاتل رجالك في محاولة بلا جدوى لتنال الحرية؟

Onunla dövüşeceksin!
سوف تلاكمه !

Büyüyle mi dövüşeceksin? Senin onurun nerede?
أنا تحاربني بسحرك اين هو شرفك؟

Corn Griffin ile dövüşeceksin, Jimmy.
ستتقاتل مع (كورن غريفين) يا (جيمي)

Senin nişancıyla böyle yakından mı dövüşeceksin?
هكذا ستقاتل قناص, قريب وشخصياً؟

2 hafta içinde tekrar dövüşeceksin. Tamam mı?
ستقاتل ثانية خلال أسبوعين , حسناً ؟

Ben dövüşürsem sen de dövüşeceksin.
لذا لو أني قاتلت ستقاتل أنت أيضا

- Bunlardan biriyle mi dövüşeceksin?
هل ستقاتل واحدٌ من هؤاء؟ أتمنى ذلك

Şimdi kimle dövüşeceksin, Tommy?
من ستقاتل بعده يا طومى؟

- İncele, sonra sen dövüşeceksin.
للفائدة العملية ، ستقاتل بعده

Ama sen kendini yakında çıkışta bulacaksın, çünkü bu gece Trepkos'la dövüşeceksin.
سوف تكتشف ذلك قريباً, لأن الليلة ستقاتل (تريبكوس)

Boş mideyle nasıI dövüşeceksin?
كيف لك بحق الجحيم أن تقاتل بمعدة خاوية؟

dövüşeceksin... hem de cesaretle.
سوف تقاتل بشجاعة كافية

Şimdi de benimle mi dövüşeceksin?
هل ستقاتلني أنا أيضاً الآن؟

Tekrar dövüşeceksin ama beni aramıyorsun, öyle mi?
ستلاكم من جديد ، ولم تكلف نفسك الأتصال بي