Ve hayatımda bazen, rüyalarımda Amerika'yı düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | وأتذكر التفكير بالولايات المتحدة، كما لو أنها حلمٌ راودني... في يوم من حياتي. |
"Tanrıya şükür ki o kişi ben olmayacağım." diye düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | وأتذكر التفكير "شكرًا للمسيح أن هذا لن يكون أنا" |
O zaman kim olduğunun pek önemi olmadığını düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | :الآن أذكر أنني كنت أفكر بهذا لم يكن يهم كثيراً من هو هذا الشريك |
Ama sen kızınla uzaklaşırken kızının ne kadar şanslı olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | ولكن أتذكر أنني كنت أفكر عندما شاهدتك تمشي بعيدا مع ابنتك الصغيرة |
Kendi kendime düşündüğümü hatırlıyorum, fakat şimdi o gözlerin bakarken gerçekten neye benzediğini biliyorum. | Open Subtitles | أتذكر التفكير في نفسي و الآن أعرف شعور النظر إلي |
Hatta kendi kendime neden bu polis bana sipariş etmediğim bir dondurucu hakkında sorular soruyor diye düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | -في العام الماضي، يوماً ما . أتذكّر أنّي فكّرتُ لمَ يطرح عليّ هذا الشرطي أسئلة حول ثلاجة لم أطلبها؟ |
Şöyle düşündüğümü hatırlıyorum: " Yahu hanımefendi, bırak şu süslü Fransızca kelimeleri, ver bir beyaz şarap işte." | TED | وأتذكر تفكيري حينها. "هيا سيدتي، لا داع للكلمات الفرنسية الجذابة وأعطيني بعض النبيذ الأبيض." |
Görebiliyordum ve şöyle düşündüğümü hatırlıyorum, "Vay be. Mimari bunu nasıl yapabilir?" | TED | لقد استطعت أن أرى ذلك، وأذكر أنه مر بخاطري فكرة "يا إلهي! كيف يمكن للهندسة المعمارية أن تفعل ذلك؟" |
"Bu kadar da savunmasız olamazlar." diye düşündüğümü hatırlıyorum. | TED | أنا أتذكر عندما كنت أفكر أنه لا يمكن ان يكون بذلك الخطر. |
Sonra seni düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | وبعدها , أذكر أنني كنت أفكر فيكي |
Benim Sophia'mın her şeye kapasitesi yeter diye düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر أنني كنت أفكر... أن ابنتي "صوفيا"... ستكون قادرة على القيام بأي شيء. |
Senin hakkında küçük bir snoppy diye düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر التفكير بأنك كنت متكبر قليلاً |
Tam olarak bakamadım ama tanıdık gelmediğini düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | لمْ ألقِ نظرة جيّدة عليه، لكنّي أتذكّر أنّي فكّرتُ أنّه لا يبدُ مألوفاً. |
Boşvermeyi düşündüğümü hatırlıyorum telefona ihtiyacım yoktu ama içimden bir şey geri dönüp almamı söyledi. | Open Subtitles | أتذكّر أنّي فكّرتُ بنسيان أمره، و أنّي لستُ بحاجته... لكن... حثّني شيءٌ بداخلي على الاستدارة و العودة. |
Ve o anda iki yıl önce bombacılar burada manşetlere taşındığını düşündüğümü hatırlıyorum ama o gece ve o insanlar aynı önemde bir hikayeler. | TED | وأتذكر تفكيري في تلك اللحظة أن المفجرين احتلوا صدارة العناوين قبل سنتين هنا لكن مافعله هؤلاء الناس في هذه الليلة لا يقل أهمية عن ذلك . |
Klinikte depresyonum için verilen ilaçlar beni intehara sürükledi. "Eğer kendimi öldürürsem kimse fark etmez" diye düşündüğümü hatırlıyorum. | TED | رد فعل الدواء الذي أعطاني أياه الطبيب لإكتئابي جعلني أرغب بالإنتحار. وأذكر أنني كنت أفكر، "إذا قتلت نفسي، لن يلاحظ أحد ذلك." |
Şöyle düşündüğümü hatırlıyorum: | Open Subtitles | وأذكر أني فكرت: |
Çalışma masamda oturup... ...bu marketlerde gerçekten yunus eti ve toksik barındıran etin ... ...balina eti olarak satıldığını bilen tek bir insanın... ...olup olmadığını düşündüğümü hatırlıyorum. | TED | أتذكر عندما كنت أجلس في مكتبي كوني الشخص الوحيد في العالم الذي يعرف أن لحم الحوت الذي يتم بيعه في تلك الأسواق هو بالفعل لحم الدلفين المسمم. |
Ve ona bakıp şöyle düşündüğümü hatırlıyorum: | Open Subtitles | أتذكر عندما كنت أنظر إليها وأفكر، |