"düşündüğünüzü" - Translation from Turkish to Arabic

    • تفكرون
        
    • تفكر
        
    • تفكرين
        
    • تظنون
        
    • تعتقدون
        
    • تفكّر
        
    • تظنني
        
    • تفكران
        
    • تظنان
        
    • تفكّرين
        
    • برأيكم
        
    • تُفكرون
        
    • تظنونه
        
    • رأيكما
        
    • أنك تعتقد
        
    Bence burada sizin düşündüğünüzü umduğum bariz bir soru var. TED أتمنى أنكم تفكرون به لماذا يجب علينا القيام بهذا العمل؟
    Sizin bunu böyle düşündüğünüzü, bina 2500 yıl önce Yunanların inşa ettiği bir binaya dayandığı için biliyorum. TED وأعرف أنكم تفكرون على هذا النحو لأنه مبني على أساس بناء أسس منذ 2500 سنت خلت من طرف اليونانيين.
    Her zaman hangi noktala olduğunuzu ve ne düşündüğünüzü belli edin. TED اترك دائمًا ما يشير إلى حيث كنت أو فيما كنت تفكر.
    Niye böyle düşündüğünüzü biliyorum Şerif ama hiçbir fikriniz yok. Open Subtitles أتفهم بماذا تفكر الآن يا مأمور، ولكنك لا تعرف فعلاً
    Ne düşündüğünüzü biliyorum Bir maymun tarafından büyütülen bir çocuk... nasıl olur da ormanlar kralı olup kraliçesini bulur ve... sonsuza dek mutlu yaşar? Open Subtitles أَعْرفُ بماذا تفكرين كيف يترعرع طفل رباه قرد ويَكْبرُ لِكي يَكُونَ ملكَ الأدغال, ويَجِدُ ملكتَه ويعيش بسعادة إلى الأبد؟
    Büyük sürprizin ne olduğunu söylemeden önce, ne olduğunu düşündüğünüzü söyler misiniz? Open Subtitles جميل قبل أن أخبركم بالمفاجأة أتودون إخباري ما تظنون أنها تكون؟
    Neden öğrencilerimin kopya çektiğini düşündüğünüzü bilmeye hakkım var sanırım. Open Subtitles أعتقد أن لدي الحق في معرفة لماذا تعتقدون أن تلاميذي قد غشوا.
    Ne düşündüğünüzü biliyorum. Neden düşündüğünüzü de. Sizin yerinizde olsam ben de öyle düşünürdüm. Open Subtitles أعلم فيم تفكّر، أعلم لمَ تفكّر فيه، كنتُ سأفكّر بالمثل لو كنتُ في موضعك
    DH: Ne düşündüğünüzü biliyorum. Diğer takımlar gerçekten iğrenç olmalı. TED دان هولزمان : أعرف ما تفكرون به الآن .. تقولون .. إن استطاعوا الربح فهذا بسبب ان المنافسين كانوا سيئين حقاً
    Şimdi ne düşündüğünüzü biliyorum: bir Afrika ülkesinde böylesi verimsizlik bulunması için orada yozlaşma olmalıdır. TED الآن، اعرفُ بماذا تفكرون: لا بد من وجود عدم كفاءة في دولة افريقية يجب أن يكون هناك فساد.
    Teknik bir düşünce yapısına sahipseniz ne düşündüğünüzü biliyorum. TED في الوقت الحالي، إذا كان لديكم أي عظم صناعي في أجسامكم، أعرف ما تفكرون به الآن.
    Ne düşündüğünüzü biliyorum: "Bu çok para ve nasıl olur?" TED أعلم بما تفكرون: "هذا مبلغ كبير من المال وكيف نخسره؟"
    Şimdi, beni dinlediniz, ve ne düşündüğünüzü biliyorum: Fransız aksanına sahip, aldatmadan yana olmalı. TED الآن، استمعت إليّ وأعلم ما تفكر فيه لديها لَـكْـنةٌ فرنسية لا بد أنها مؤيدة العلاقات الموازية.
    Sadece ne hissettiğinizi, ne düşündüğünüzü söylemenizi istiyorlar ve çözüme girişiyorlar. TED يريدون منك أنت تشاركهم أحاسيسك وما تفكر فيه. وأن نصل إلى الحل.
    ve onlar da sizin gerçekten ne düşündüğünüzü biliyor ve nasıl birisi olduğunuzu. TED وتخيل لو تمكنوا من معرفة ما تفكر به ومعرفة طباعك.
    Bana, bazen geceleri beni düşündüğünüzü söyleyin. Open Subtitles أخبريني الآن أنك أحياناً تفكرين بي في الليل
    Hayır, tanışmadık ama Eyalet Savcılığı için aday olmayı düşündüğünüzü duydum. Open Subtitles ؟ لا لم نتقابل, ولكنني سمعت أنكِ تفكرين بالترشح لمكتب المدعي العام
    Ne kadar kalmayı düşündüğünüzü sorabilir miyim? Open Subtitles هل أستطيع السؤال كم تظنون أنكم باقون هنا؟
    Hafta sonu parti yapabileceğinizi... ve işleri ofisteki sessiz Asyalıya bırakabileceğinizi düşündüğünüzü mü? Open Subtitles بأنكم تعتقدون أنكم تستطيعون الإستمتاع طوال عطلة الاسبوع؟ اترك العمل للرجل الهادئ الآسيوي في المكتب؟ لا..
    Ne düşündüğünüzü bilmiyorum komutanım. Open Subtitles فليس لديّ طاقم كافٍ لتشغيلها، لستُ أعلم فيما تفكّر يا سيّدي.
    Sizinle konuşmamı istemiyor ve deli olduğunuzu düşündüğünüzü biliyorum ama size bir mesajım var ve bunu iletmek için söz verdim. Open Subtitles أعرف لا يريدني أن أتحدث إليك و أعرف أنك تظنني مجنونة لكن لدي رسالة لك و وعدت أن أوصلها
    Ne düşündüğünüzü biliyorum. Onu nereye koyduğunu. Open Subtitles أنا أعرف بما تفكران أين تضعها، أليس كذلك؟
    İlk önce düşündüğünüzü sandığınız bir an vardır. Open Subtitles أولاً هنالك المرة التى تظنان أنكما تفكران بهذا
    Ne düşündüğünüzü biliyorum anne fakat başımızın üstünde yeriniz var. Open Subtitles أعرف بما تفكّرين به، أمي. لكن مرحّب بكما فوق العادة بمنزل أي أحد منّا.
    Sonra bana ne düşündüğünüzü söyleyebilirsiniz. Open Subtitles وبعدما تقرأها تخبروني برأيكم -
    Ne düşündüğünüzü biliyorum, evet kendisi Şef Alan'ın ilk gey aşkıdır. Open Subtitles أعلم ما تُفكرون به و اجل هو كان أول عشيق شاذ للشيف آلن
    Ne düşündüğünüzü biliyoruz. Open Subtitles و نعرف ما الذي تظنونه
    Bu giriş için ne düşündüğünüzü söyleyin. Open Subtitles أخبرانى رأيكما فى هذا الدخول؟
    Benim bu işle bir ilgim olduğunu düşündüğünüzü biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم أنك تعتقد أن لديّ علاقة بهذا الأمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more