"düşünelim" - Translation from Turkish to Arabic

• نفكّر
• ونفكر
• سنفكر
• نفكر في
• لنفكّر
• نفترض
• لنفترض
• فلنفكر
• دعنا نفكر
• نتخيل
• دعنا نرى
• لنفكر
• نقلق
• نُفكر
• فلنحتسِ بعض

- Bunun üzerinde düşünelim millet. - Ne üzerinde düşünelim?
ـ لنفكّر في ذلك جميعاً يا شباب ـ نفكّر في ماذا؟

Şimdi bir an duralım ve bu dört derecelik küresel ortalama sıcaklığı düşünelim.
والآن، لنأخذ استراحة لمدة وجيزة ونفكر في متوسط درجات الحرارة المقدر بأربع درجات.

Bay Hathaway, biz bunu bir düşünelim. Sizi nerede bulabilirim?
سيد هاثواى ، سنفكر قبل توقيهعا أين أجدك فيما بعد

-- her an. Ve son olarak, zekâyı nasıl sınayabileceğimizi düşünelim.
في كل لحظة. و أخيراً دعونا نفكر في كيفية قياس الذكاء.

Bu kadınla bir ilişkin olmasını istediğini düşünelim.
دعنا نفترض بأنك تريد أن يكون لك علاقة مع امرأة.

Bir teröristin binayı havaya uçurmak istediğini düşünelim ve bunu gelecekte tekrar ama tekrar yapmak istiyor.
لنفترض أن إرهابيا يريد تفجير مبنى، وأنه يريد فعل ذلك مرارا وتكرارا بالمستقبل.

Ama canlandırma işleminden önce, bir saniyeliğine hayatın gerçekten nelerle tanımlandığını düşünelim.
ولكن قبل أن نشرع فى صناعة الحياة، فلنفكر لحظة ما الذى يميز الحياة حقا.

Örneğin, öncelikle şu an kapalı durumda olan üretimi düşünelim.
أعني دعنا نفكر بالصناعة بدايةً، على سبيل المثال، المتوقفة حالياً.

- Tamam, biraz daha düşünelim. - Evet.
حسنا, ربما علينا أن نفكّر أكثر قبل اتخاذ القرار

Sessizliğin ağır bir kalbi saklamak için bir sığınak olduğunu düşünelim.
دعونا نفكّر في هدوء بمكان لنخفي به قلب حزين،

Yanlışlıkla hamile kalmadığımız sürece niye çocuk hakkında düşünelim?
نحن مراهقتان، لا نفكّر بأمر الأطفال حتى نحبل بالخطأ.

Biraz duralım ve bu gibi birşeyin ekonomik faydalarını düşünelim.
دعونا نتوقف ونفكر بهذا .. وبالمردود الاقتصادي عن أمر كهذا ..

Bir dakika durup bunu düşünelim, çünkü bu çok önemli bir nokta.
دعونا نتوقف ونفكر في هذا لمدة دقيقة، لأنها نقطة هامة جدا.

Bay Dean için hayatı güçleştirelim. Bunu düşünelim, tamam mı?
أجعلوا الاشياء أكثر جديه للسيد دين نحن سنفكر من حسناً؟

Dr. Phil, derin bir mevzu. Bunu bir düşünelim.
حسنا، إأيها الدكتور، ذلك عميق نحن سنفكر بهذا

Biraz düşünelim, anne. Yani, belki onunla mantıklı bir şekilde anlaşma-
دعينا نفكر في هذا يا أمي ربما هناك طريقة للتفاهم معها

Bu gece bunu düşünelim ve yarın karar alalım, olur mu?
لنفكّر بذلك الشأن الليلة ونتّخذ قراراً حيال الأمر بالغد.

Catherine olduğunu düşünelim.
اسمها القط. لذلك دعونا نفترض اسمها كاترين.

Sağlıklı yiyeceklerden söz açılmışken, aç olduğunu ve dengeli bir öğün yemeye karar verdiğini düşünelim.
وبالحديث عن الأطعمة الصحية لنفترض أنك جائع وقررت أن تأكل وجبة معتدلة.

Bunun yerine tarihi bir çerçeve içerisinde düşünelim.
لكن فلنفكر بدلا عن ذلك بالتاريخ ضمن إطار.

Bir düşünelim şu işi. Adam hayatı boyunca hiç suç işlememiş.
أقصد دعنا نفكر في الأمر الرجل لم يرتكب جريمة طِوال حياته

Bu buğdayı güçsüz küçük bir karınca olarak düşünelim.
حسنا دعنا نتخيل ان هذه الحبة نملة صغيرة تافهة

Bir düşünelim Richard, Harvich'ten Nottingham'a güvenliği sağlamak için kime güveniyor olabilir?
المعركة الآمنة من هارويتش إلى نوتنجهام الآن دعنا نرى الذي يعمل قبضة ريتشارد تحت الرعاية مثل المسألة مثلك؟

Oyunları eğlendirici olarak düşünürüz ve bu gayet mantıklı, fakat gelin bunun hakkında biraz düşünelim.
ولكننا نفكر بالألعاب كوسيله للمرح, وهذا تماما معقول, ولكن لنفكر بالأمر

O zamana dek sahadaki adamları düşünelim.
وحتى ذلك الوقت، دعونا نقلق بأمر الأولاد المتواجِدين بالملعب.

Tamam, sadece bir dakika düşünelim. - Nerede oldu?
حسناً , دعينا نُفكر لدقيقة من كان هناك ؟

düşünelim.
حسناً، فلنحتسِ بعض الشراب.