| Bu sabah ALS denemesi tartışmasında Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | هل هناك شيء تريده؟ جعلتني أفكر هذا الصباح |
| Düşünmemi sağladın, dersim senin için çok önemliyse, dersimi almana değmiş olması için belki belki biraz daha çalışmalıyım. | Open Subtitles | جعلتني أفكر , اذا كان صفي مهما جدا لك اذا علي أن أبذل جهذا أكبر لأجعله يستحق وقتك |
| Bu gece gerçekten Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | لقد جعلتني أفكر الليلة |
| Beni ucuz bir orospu gibi kullandın, ve sonra bana bir iyilik yapıyormuşsun gibi Düşünmemi sağladın | Open Subtitles | استعملتني كعاهر رخيص ثم جعلتني أظن أنك تقدم خدمةً لي -لأنني وثقتُ بك! |
| Benim, paranın Adrianna'da olduğunu Düşünmemi sağladın onun da bende olduğunu düşünmesini. Zekice. | Open Subtitles | (لقد جعلتني أظن بأنّ المال في حوزة (آدريانا وجعلتها تظن بأنّ النقود في حوزتي، ذكي |
| Her şeyin benim suçum olduğunu Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | جعلتني أشعر بأن كل شيء كان خطئي |
| Bu gece gerçekten Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | لقد جعلتني أفكر الليلة |
| - Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | -لقد جعلتني أفكر |
| Onu benim yaptığımı Düşünmemi sağladın, seni o... çocuğu | Open Subtitles | جعلتني أظن أني فعلت ذلك |
| Katil olduğumu Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | جعلتني أظن أني قاتل |
| Her şeyin benim suçum olduğunu Düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | جعلتني أشعر بأن كل شيء كان خطئي |