"düşmanlarımızdan" - Translation from Turkish to Arabic

    • أعدائنا
        
    • العدوّ
        
    Yapılan yanlışların acısını çıkarıp düşmanlarımızdan intikam alabiliriz ama tarihte bir şey net: Open Subtitles والآن يمكننا الثأر من الفاسدين السعي للانتقام من أعدائنا لكن التاريخ أثبت أمرا
    Buradaki meseleleri ele alışımız düşmanlarımızdan gizlenmeli. Open Subtitles كيف نتعامل مع الأمور هنا يجب أن تكون سرية من أعدائنا.
    Galactica düşmanlarımızdan çok korktuğumuz bir dönemi hatırlatır bize... Open Subtitles جالاكتيكا تذكرنا بالفترة عندما كنا خائفين جدا من أعدائنا
    Bu aygıt düşmanlarımızdan birinin eline geçecek olursa kuşkusuz ki imal etmeye başlayacaklardır. Open Subtitles إذا حصل أحد من أعدائنا على هذا الجهازمن المشكوك انهم سيكونوا قادرين على تصنيعه
    Sao, bu batı silahları çok güçlü. düşmanlarımızdan önce davranmalıyız. Open Subtitles (سوا)، هذه الأسلحة الغربيّة قويّة جدًّا، يتحتّم أن نطلقهم قبل العدوّ.
    Cinayetler katliama dönüşür. Bizim sonumuz da düşmanlarımızdan iyi olmaz. Open Subtitles وفى النهاية لن نكون بحال أفضل من أعدائنا
    O hâlde düşmanlarımızdan daha akıllı ve saldırgan olalım. Open Subtitles لذا فلنكن أكثر ذكاءًا وعدوانية من أعدائنا
    Amacımız, düşmanlarımızdan ekonomik gücümüzü saklamak. Open Subtitles مهمتنا هي أخفاء قوتنا الإقتصادية عن أعدائنا.
    Tasarlayacağız inşa edeceğiz sonra tüm düşmanlarımızdan korunacağız. Open Subtitles سنُصمِمُ ونُعْمِرُ وسنكون محميين من كل أعدائنا
    Bu da düşmanlarımızdan ve müttefiklerimizden daha iyi silahlara sahip olmamız gerektiği anlamına geliyor. Open Subtitles وهو ما يعني وجود أسلحة أفضل مما لدى أعدائنا وحلفائنا
    düşmanlarımızdan bilgi almak, benim kutsal vazifemdi. Open Subtitles فأضحى واجبي الجليل هو استخلاص المعلومات من أعدائنا.
    Artık bizi düşmanlarımızdan koruyacak bir şeyimiz yok. Open Subtitles لم يعد لدينا الأن شيء ليحمينا من أعدائنا
    Yine, düşmanlarımızdan alınan hazineler,altın ve değerli mücevherler getirdi. Open Subtitles مجددآ, لقد أحضر كنزآ... ذهب ومجوهرات ثمينة... غنيمة من أعدائنا.
    düşmanlarımızdan epey adam öldürdünüz, Albay, ve minnettarız. Open Subtitles - قتلت عددا من أعدائنا كولونيل -ونحن ممتنون جدا
    Bazen, dostlarımıza düşmanlarımızdan bahsetmek zordur ya da neyin daha tehlikeli olduğundan. Open Subtitles أحيانا يكون من الصعب معرفه أصدقائنا من أعدائنا... أو الذى هو الأكثر خطورة.
    Musa, düşmanlarımızdan kurtulduğumuz zaman Amalekitelere saldırmamızı istedi ama düşmanlarımızdan kurtulmuş değiliiz. Open Subtitles ...موسى دعى للانتقام ... من العماليق .. من أعدائنا
    Annen düşmanlarımızdan birini yere sermişti, sonra dönüp bana dedi ki... Open Subtitles كانت والدتك قد صرعت واحداً من أعدائنا وطرحته أرضاً، عندما التفتت إلي وقالت...
    düşmanlarımızdan biri olduğu kesin. Open Subtitles أنه ليس أحد أعدائنا
    Ve sizden CTU müdürü Almeida'ya orduyu koordine etme izni vermenizi istiyorum, böylece virüsü ele geçirip düşmanlarımızdan uzak tutabiliriz. Open Subtitles أنا أطلب منك أن تسمح لـ(ألميدا) بتنسيق أمر منع مع الجيش حتى نستطيع الاستحواذ على الفيروس ونبعده عن أعدائنا
    - Bizi düşmanlarımızdan daha küçük yaptı. Open Subtitles ذلك يجعلنا أضعف من أعدائنا
    Sao, bu batı silahları çok güçlü. düşmanlarımızdan önce davranmalıyız. Open Subtitles (سوا)، هذه الأسلحة الغربيّة قويّة جدًّا، يتحتّم أن نطلقهم قبل العدوّ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more