"dürüstçe" - Translation from Turkish to Arabic

    • بأمانة
        
    • صادقة
        
    • صادق
        
    • بصراحه
        
    • صدقاً
        
    • صادقاً
        
    • بصراحة
        
    • صريحاً
        
    • صدق
        
    • صريح
        
    • بأمانه
        
    • بصدق
        
    • الصادق
        
    • الصريح
        
    • صادقا
        
    Tamamen dürüstçe, öncelikle bu zarfların içini göremiyorum. TED بأمانة مطلقة، أول أمر، أنا لا أستطيع أن أرى من خلال هذا الأظرف
    dürüstçe soruyorum, uyuşmazlıkları kavga etmeden halledemez misiniz? Open Subtitles إني أسألكم بأمانة, ألا تستطيعون حل إختلافاتكم بدوم قتال ؟
    Kimsenin dedikleri umrunda değildi, bu işi gerçekten dürüstçe yapmıştı. Open Subtitles وقالت انها لم تكن مع رأي الآخرين. كان صادقة تماما.
    Hey, üzgünüm, ben sadece dürüstçe davranıyorum çünkü biz arkadaşız. Open Subtitles أنا آسف ،لكوني صادق معك لأنك كما تعلمين بأننا أصدقاء
    - Eminim o kızların çoğu sorulara dürüstçe cevap vermemiştir. Open Subtitles اراهن بأن معظم هؤلاء الفتيات لم يجاوبن على الأسئله بصراحه
    Daha dürüstçe olur. Dürüst bir yaşamın olmalı, yanlış mıyım? Open Subtitles وأكثر صدقاً على المرء العيش في الحقيقة، أليس كذلك؟
    Benim Amerikalı vatandaşlarım, size tamamen dürüstçe davranmadım. Open Subtitles رفاقي الأمركيين ، لم أكن صادقاً تماماً معكم
    dürüstçe yanıtlanmaması gereken üç soruyu öğreneli çok oldu. Open Subtitles تعلمت منذ وقت سحيق :أن هناك ثلاثة أسئلة لاتجب عنها بأمانة
    Acaba dürüstçe hissediyor musunuz, bir erkek olarak neredeyse kırk yaşındasınız, tek bacağınız var. Open Subtitles هل تشعر بأمانة بأنك وقد قاربت سن الاربعين و لك ساق واحدة
    Ayrıca doğa belgesellerinden birini izleyip dürüstçe anlatmalarını da istedik. Open Subtitles و قد جعلتهم أيضا يشاهدون أحد تلك الأفلام الطبيعية و يصفونه بأمانة
    Bak, dürüstçe konuşursak annem bana bundan bahsettiğinde... Open Subtitles انظري , للتحدث بأمانة عندما أخبرتني امي بهذا شعرت أنه شئ غير صحيح في البداية
    Olumsuz konuşmayı sevmem ama o kadın hayatında dürüstçe tek kelime etmemiştir. Open Subtitles لا أريد التحدث بسلبية لكن هذه المرأة لم تتفوه بحياتها بكلمة صادقة.
    Hayatım boyunca bana kabakuvvetle de olsa dürüstçe doğruları aktaran ve yol gösteren çok insanla karşılaştım. TED خلال مسيرتي قابلت العديد من الناس الذين أمدوني بملاحظات صادقة دونما مجاملة، نصح وارشاد.
    Duygularınla ilgili ilk kez dürüstçe konuştuk ve şimdi de bırakmak istiyorsun. Open Subtitles , أجرينا أول محادثة صادقة عن مشاعركِ و الآن تريدين الرحيل
    Ama, dürüstçe... Bunu giyemem. Open Subtitles لكن، لكى أكون صادق لا أعتقد أنى سألبس هذه.
    Sana bir soru soracaktım, lütfen dürüstçe söyle. Open Subtitles اريد ان اسألك سؤال ولو سمحت اجيبينى بصراحه
    dürüstçe sorayım onu kendine saklayabileceğini mi sandın? Open Subtitles صدقاً هل كنت تعتقد بانك تستطيع بأن تجعلها لنفسك فقط ؟
    dürüstçe söylemek gerekirse, ne istediğimden emin değilim. Open Subtitles حسناً، سأكون صادقاً لست متأكداً مما أريد
    Bununla ne yapabileceğinizi hayal edin. dürüstçe söylemeliyim ki bunun gerçekleşmesi henüz mümkün değil; çünkü çok uzun sürer. TED الآن, تخيل مايمكن أن يفعله ذلك. يجب أن أقول بصراحة أن المبنى لايستطيع القيام بهذا لأنه يستغرق وقتا طويلا.
    dürüstçe söylemek gerekirse hâlâ bana karşı tamamen açık olmadığını hissediyorum. Open Subtitles يجب أن أخبركَ لا أزال أشعر بأنّكَ لستَ صريحاً معي كليّاً
    dürüstçe söylemeliyim ki sebebi sensin, bana hiç tatmadığım duygular yaşattın. Open Subtitles بكل صدق يمكنني القول بسببك اختبرت مشاعر لم أعرف أني أمتلكها
    Bu Duncan otoritesini öyle insanca kullandı yüce görevini öyle dürüstçe yerine getirdi ki, erdemleri birer melek olup, borazanlarla haykırarak savunacak onu. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه شخص صريح في عمله فإن فضائلة سوف تتحدث عن نفسها كلملائكة عن قتله وتدين فعل قتله البشع
    Biliyor musun, dünyanın çoğu yerine gitmiş birisi olarak dürüstçe söyleyebilirim ki bu, burada olacaklar en çok iple çektiğim maceradır. Open Subtitles تعرفين . بالنسبه لشخص زار العالم أجمع أستطيع القول بأمانه أن
    Birbirimize üç soru soracağız ve dürüstçe cevaplayacağımıza yemin edeceğiz. Open Subtitles كل منا يسأل الآخر ثلاثة أسئلة ونقسم على الإجابة بصدق
    dürüstçe fikirini söyle. Bu ne kadar zor olacak? Open Subtitles بتقديرك الصادق, لأي درجة سيكون الوضع صعبا؟
    Skyler, sadece sana ne düşündüğümü dürüstçe söyleme nezaketinde bulunmak istedim. Open Subtitles سكايلر، اريد ان تجاملي فقط في في رأيي الصريح.
    Herşey hakkında açık olmalı ve herşeyi dürüstçe konuşabilmeliyim. Open Subtitles حيث يمكنني أن أكون صادقا بشأن أموري وأتحدث عنها أو أي شيء وأكون صريحا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more