"düzeltebilirim" - Translation from Turkish to Arabic

    • إصلاح
        
    • اصلاح
        
    • إصلاحه
        
    • أصلح
        
    • تصحيح
        
    • معالجة
        
    • إصلاحها
        
    • سأصلح
        
    • أصلاح
        
    • معالجتك
        
    • اصلاحه
        
    • اصلاحها
        
    • يمكنني علاجها
        
    • أعدل
        
    Bunu düzeltebilirim. Tıpkı en sevdiğin bardağı kırdığım zamanki gibi. Open Subtitles يمكنني إصلاح ذلك ، مثل ما فعلت مع كوبك المفضل
    düzeltebilirim, düzeltebilirim, bırakın da yapayım. Open Subtitles بإمكاني إصلاح الأمر بإمكاني إصلاح الأمر، دعني أصلحه
    Sadece görüntü kayması. düzeltebilirim. Open Subtitles نعم, نحتاج لتحسين الصورة أستطيع إصلاح ذلك
    Telefon faturan yüklü mü gelmiş bilmiyorum ama düzeltebilirim. Open Subtitles لو اننا نبالغ في محاسبتك لخاصية الانتظار يمكنني اصلاح هذا
    Yaptığım hataları, artık düzeltebilirim.. Bunu artık görebiliyorum.. Open Subtitles لقد اخذت منعطف خاطئ في وقت ما لكن أستطيع إصلاحه , انا ارى ذلك
    Bunu düzeltebilirim, Bill. Ne yapmam gerektiğini söyle yeter. Open Subtitles أستطيع أن أصلح الأمور فقط أخبرني ما الذي علي عمله ؟
    Onu bulabilirsem bunu düzeltebilirim. Sence de öyle değil mi? Open Subtitles إن تمكنت من العثور عليه سأستطيع تصحيح هذا، أتعتقد ذلك؟
    Bir telefon açıp, her şeyi düzeltebilirim. Open Subtitles مكالمة تليفونية بسيطة، و يمكنني بها إصلاح كل شيء.
    Bunu düzeltebilirim. Bozduğum her şeyi düzeltebilirim. Open Subtitles أستطيع إصلاح هذا استطيع إصلاح جميع مادمر
    düzeltebilirim. Yoluna koyabilirim. Open Subtitles لكن أستطيع إصلاح هذا أستطيع أن أصحح الأمور
    Evet. Ama bütün bunları düzeltebilirim. Tek yapman gereken elimi tutmak. Open Subtitles أجل ، ولكن يمكنني إصلاح الأمر كل ما يجب أن تفعله هو الإمساك بيدي
    Gerçekten. Sorun olmaz. düzeltebilirim. Open Subtitles حقا , سوف يكون الامر على ما يرام أسطيع إصلاح ذلك
    Hayır, gerçek olamaz. Hayır, hayır. Bunu düzeltebilirim. Open Subtitles لا، هذا لا يحدث، لا، لا يمكنني إصلاح هذا؟
    - Kapat şunu! - Hayır, düzeltebilirim. Dur biraz. Open Subtitles فقط اغلقه لا استطيع اصلاح هذا انتظري فقط
    Böylece arkadaşlığımızı geliştirebiliriz hem bu sayede belki onunla da aramı düzeltebilirim. Open Subtitles بإمكاننا تغذية صداقتنا ثم ربما بإمكاني اصلاح علاقتي معها
    - Bana da olmuştu. düzeltebilirim. Open Subtitles تباً ـ حدث معي ذلك من قبل، يمكنني إصلاحه
    Haklısın, bunu düzeltebilirim. Open Subtitles تعلمين ماذا ؟ ، أنت محقة ، لكن يمكنني أن أصلح هذا
    Lütfen arabaya bin. Olanları düzeltebilirim. Open Subtitles أرجوك أدخل السيارة يمكنني تصحيح الوضع
    Ama kesinlikle ise yaradi. Açikçasi dediklerimden tek kelime anlamadigini varsayalim fakat hemen simdi masaya dönecek olursan bunu düzeltebilirim. Open Subtitles اعلم انك لم تفهم كلمة مما اقولها لكن فقط عد الى الطاولة, يمكنني معالجة ذلك
    Çünkü bu şehirde yanlış olan şeyler var ve ben bunu düzeltebilirim. Open Subtitles لأن المدينة ليست على مايرام وأعتقد أنه بإمكاني إصلاحها
    Onun hayatını ondan iyi yönetirim sandım. Her şeyi düzeltebilirim filan. Open Subtitles اعتقدت اني كنت اعلم كيف ادير حياته انني سأصلح كل شي
    Bekle! Bunu düzeltebilirim. Open Subtitles أنتظر، أستطيع أصلاح هذا
    Sorun değil, düzeltebilirim. Open Subtitles لا بأس، بوسعي معالجتك
    Eğer ben bir hata yaparsam düzeltebilirim. Open Subtitles -حسنا انا هو انا . لو قمت بخطأ, استطيع اصلاحه.
    - Her şeyi düzeltebilirim. Open Subtitles أستطيع أن إصلاح الأمور- لوكس , لا يمكننا اصلاحها!
    Bunu düzeltebilirim. Open Subtitles يمكنني أن أعدل هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more