"düzenleyen" - Translation from Turkish to Arabic

    • ينظم
        
    • تنظم
        
    • نظم
        
    • تُنظم
        
    • أقام
        
    • نظّموا
        
    • فعلناه الأسبوع
        
    • الترجمة والتدقيق
        
    • الشيء القديم نفسه
        
    • آخر يحاول الحصول على
        
    • القديم نفسه ♪
        
    Aynı anda, diğer birkaç zeki insan da kendi kendini düzenleyen ya da birkaç nesil sonra yok olacak güvenli gen sürücüleri yapmak için çok çalışıyorlar. TED في نفس الوقت، يقوم البعض الآخر من الأذكياء جداً بالعمل بكل جد لإيجاد ضمانات، مثل التغيير الجيني الذي ينظم نفسه ذاتياً أو يتلاشى بعد بضعة أجيالٍ.
    Dijital materyal ve içerikleri düzenleyen bir yasa. TED وهو قانون ينظم المحتوى والمادة الالكترونية
    Programlı hücre ölümüne sebep olan doğal bir tepki bu. Ancak Nick'te bu prosesi düzenleyen gen suskun kalmış. TED وذاك رد فعل طبيعي، والذي يسبب نوعا من الموت المبرمج للخلية. لكن المورثة التي تنظم ذلك معطلة.
    Paintball organizasyonu düzenleyen adam bu alanı ilk defa kullandıklarını söyledi. Open Subtitles الرجل الذي نظم لعبة قتال مسدس الطلاء قال أنها أول مرة يستخدمون بها ذلك المكان
    Toplum hayatını düzenleyen bu kurallar yazılı ve yazısız olabilir. Open Subtitles هذه القوانين التي تُنظم المجتمع قد تكون مكتوبة أو غير مكتوبة
    Sağ ol ama düzenleyen kişi ben değilim. Open Subtitles شكراً لكَ، لكني لستُ من أقام هذا الحفل
    Buddy'yi çıkardığınız zaman... beyin korteksine yönelik nöral iletken... faaliyetini düzenleyen geni bir şekilde değiştirmiş. Open Subtitles بطريقة ما غيرت الجين الذي ينظم النشاط العصبي لقشرة الدماغ
    Bu bölüm beynin Freudyen gerçekliği ve fantezileri düzenleyen kısmıdır. Open Subtitles وهو جزء الدماغ الذي ينظم العلاقة الفرويدية الأساسية بين الخيال والواقع
    New York Konutlar Bakanlığı binaların yapısını düzenleyen bakanlık. Open Subtitles ادارة مباني مدينة نيويورك هو القسم الذي ينظم بناء، حسنا, المباني.
    Babamın yaşam gücünü düzenleyen alet nakle hazırlık için yavaşladı. Open Subtitles العضو الذي ينظم قوى حياة والدي قد تم إبطاؤه تحضيراً لعملية الزراعة
    Ancak,benim beynimin gövdemi düzenleyen mekanizmasıyla benim kendi gövdem arasında yakın ve kalıcı bir ilişki var. TED ومع ذلك ، هناك علاقة وثيقة, محافظ على ارتباطها بشكل دائم بين أجزاء الجسم التي تنظم دماغي وجسدي.
    Eğer bilişsel işlev ve hafızayı düzenleyen devrelerin aktivitesini arttırabilme imkanını görmek için onları düzenleyen devrelerin arasına elektrotlar yerleştireceğiz. TED سوف نضع الأقطاب ضمن الدارات التي تنظم ذاكرتك و قدراتك المعرفية لنرى إن كنا نستطيع أن ننشطها
    AC'nin tehlikeli olduğu izlenimini ortadan kaldırmak için kayda değer gösteriler düzenleyen Tesla AC motoru tarafından üretilen dönel manyetik alanı göstermek için "Kolomb'un Yumurtası" adlı bir aparat üretmişti. Open Subtitles ولكي يتم دحض الادعاء بخظورة التيار المتردد نظم تيسلا استعراضا مبهرا صنع جهازا سماه بيضه "كولومبس"
    - Greg Harmalard mı? Şenlik ateşini düzenleyen kişi mi? Open Subtitles الرجل الذي نظم إحتفالية النار؟
    Kalp ritmimi düzenleyen şey, bir makine. Open Subtitles ثمة أداة بقلبي تُنظم نبضاتِ قلبي
    Biliyorsun her zaman Los Angeles'taki en iyi partileri düzenleyen adam olarak bilinmek istemişimdir. Open Subtitles تعلمي أني دائماً أردتُ أن أكون معروفاً كالشاب " الذي أقام أفضل الحفلات في " لا . يعني ب"لا" الموجودة بالسلم الموسيقي
    Hamza Bulut(Lets Game) Düzenleyen: Open Subtitles {\cH92FBFD\3cHFF0000}♪ في ضواحي الشارع ♪ {\cH92FBFD\3cHFF0000}♪الشيء القديم نفسه ♪ {\cH92FBFD\3cHFF0000}♪الذي فعلناه الأسبوع الماضي ♪
    TV-Rip.: Buraksahin Altyazıyı düzenleyen.: natukh 20.02.2015 Open Subtitles تمت الترجمة والتدقيق بواسطة المحاضر:
    Yoksa suikasti düzenleyen kişi, Prens Abboud'u ortadan... Open Subtitles كان يعمل لبيت آل سعود؟ أو اي شخص آخر يحاول الحصول على الأمير عبود

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more