"düzeyinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • على مستوى
        
    • مستوي
        
    • على المستوى
        
    • في مستوى
        
    • عند مستوى
        
    Bence eyalet ve Washington düzeyinde sizin için lobi yapacak birine ihtiyacınız var. Open Subtitles اعتقد انك تحتاج لشخص يساعدك في الضغط على مستوى الولاية ومن ثم الحكومة.
    Bu menfur suçlar, şehir ve eyalet düzeyinde derinlemesine soruşturuluyor. Open Subtitles هذه الجرائم البشعة يتم التحقيق بدقة على مستوى المحافظة والدولة
    Bu da demokrasi laboratuvarlarında eyalet düzeyinde yenilikçiliği teşvik eder. TED وهذا يعزز الإبداع على مستوى الولاية في مختبرات الديمقراطية.
    Sanırım hepiniz üniversite düzeyinde basketbol oynayabilirsiniz. Open Subtitles كلكم يمكنم أن لعبوا كرة السلة علي مستوي الكلية
    Onunla ilişkim sadece kişisel dostluk düzeyinde. Open Subtitles إن تعاملاتي معي هي على المستوى الشخصي بالكامل
    Tek hücre düzeyinde genetiğe geçiş gibi, tek insan düzeyinde sinirbilim çalışmaya başladık. TED بشكل يشبه إلى حد كبير الانتقال بعلم الوراثة إلى مستوى الخلية الواحدة، بدأنا دراسة علم الأعصاب، في مستوى الشخص الواحد.
    Bunlara baktıkça mesela bu ülkeler düzeyinde, 400 baz çift çözünürlük düzeyinde görüntüdür. Önce 550 kez yakınlaştıralım. Daha sonra 850 kez yakınlaştıralım. Yakınlaştırdıkça daha çok geni tanımlamaya başlarsınız. TED وأنت تنظر إلى هذه الأشياء، هنا مثل عرض بلد عند مستوى دقة 400، ثم تكبر إلى 550، ثم تكبر إلى 850، وبعدها يمكنك تحديد جينات أكثر فأكثر كلما قربت أكثر.
    Bir başka önemli nokta da, iki kanserin hiçbir zaman aynı olmadığıdır; fakat mikroRNA düzeyinde, modeller vardır. TED الأمر الآخر المهم الذي ينبغي اعتباره هو أنه لا يوجد نوعان متشابهان من السرطان، لكن على مستوى الميكرو رنا، هناك بصمات.
    Olay parçalar veya düşünceler veya isterseniz kelimeler düzeyinde bitiyor. TED سيكون الحل على مستوى البنود، الأفكار، الكلمات، اذا أردت.
    Ama sonunda, tüketici düzeyinde birkaç yüzdeden bahsediyoruz. TED لكن في النهاية، نحن نتحدث عن نسبة قليلة على مستوى المستهلك.
    Ülke düzeyinde, ticaret bloğunda veya küresel pazarda maliyetler çok önemlidir. TED وحتى على مستوى الدولة، التكتلات التجارية أو الأسواق العالمية، التكاليف مهمة للغاية.
    Aslına bakarsanız yeni bir jeolojik devre girdik, Anthropocene, yani, insanoğlunun gezegen düzeyinde değişime en büyük etken olduğu devir. TED قد نكون في الواقع، قد دخلنا عصراً جيولوجياً جديداً، عصر الأنثروبوسين، حيث البشر هم قائدوا التغيير المسيطرين على مستوى الكوكب.
    Bu kişinin bırak üniversiteyi, lise düzeyinde bile yazamadığının farkında mısın? Open Subtitles أعني إنّك تدرك ذلك الشخص المعين لا يمكنه الكتابة على مستوى الثانوية
    Hayır. Eyalet düzeyinde kazandığımızı söyledim. Open Subtitles لا, لا ما عنيتهُ هو أننا ربحنا القضية على مستوى الولاية
    Ama önce ilçe düzeyinde ilk 10'a girmen gerekiyor. Open Subtitles لكنّ يجب عليكي اولا ان تكوني من العشرة الأوائل على مستوى المنطقة
    Hem; biçim, müzik, görsellik düzeyinde, hem de; oyunculuk düzeyinde. Open Subtitles في مستوى القالب الموسيقي والبصري وفي نفس الوقت على مستوى التمثيل
    Sanırım hepiniz üniversite düzeyinde basketbol oynayabilirsiniz. Open Subtitles كلكم يمكنم أن لعبوا كرة السلة علي مستوي الكلية الكليَّة
    Programlaması bilinçaltı düzeyinde işliyor. Open Subtitles برمجتها تعمل علي مستوي اللاوعي
    NSA düzeyinde bir şifreleme bu. Open Subtitles هذا مستوي عالي من التشفير
    Hatta kendisini hücre düzeyinde, kopyalamayı bile öğreniyor. Open Subtitles في الواقع، إنه يتعلم كيف يكرر نفسه على المستوى الخلوي
    60 farklı ülkenin ulusal düzeyinde çalıştık ve ...üretimi düzeltmek için... ...devlet gücünde... ...ciddi derecede aksaklıklara... ...sahibiz. Gerçek sorun, TED و لذلك على المستوى الوطني وفي 60 بلد مختلف على المستوى الوطني لدينا مشكلات جدية في قدرة الحكومات على تنظيم الانتاج على اراضيهم
    Bu durum, gerçekliğin başka bir düzeyinde yaşamaya alışkın olduğumuz dünyadan çok daha küçük bir dünyada gerçekleşir. Open Subtitles يحدث هذا في مستوى آخر من الواقع اصغر بكثير من العالم الذي اعتدنا التعامل معه
    Geleneksel olmayan bir geri dönüş adayını gördüm, askeriyede giriş düzeyinde stajyerliğe başvuran bir mühendis. Sonrasında da kalıcı olarak işe girdi. TED شهدت عودة مهندس كمرشح لإعادته إلى العمل بطريقة مختلفة تقدم لبرنامج تدريبي عند مستوى دخول في الجيش، ومن ثم الحصول على وظيفة دائمة بعد ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more