"dışını" - Translation from Turkish to Arabic

    • والخارج
        
    • من الخارج
        
    • خارج الصندوق
        
    O bir 1877 Victorian, onun içini ve dışını restore ettirdim. Open Subtitles إنه يعود إلى فيكتوريا 1877 وقد قمت بترميمه من الداخل والخارج
    Güvenlik ekipleri üssü üç kez taradılar, içini ve dışını. Open Subtitles الفريق الأمنى مسح القاعده 3 مرات من الداخل والخارج
    Senin içini de dışını da gördüğüme göre rahatsız olman için hiçbir neden yok. Open Subtitles حسنا ان رايتك من الداخل والخارج لذلك ليس هناك اي داع لكي تشعري بعدم الراحة
    Çocukken evin dışını yeteri kadar görmüştün içeriyi de görsen iyi olurdu. Open Subtitles لقد رأيتي المنزل من الخارج بما فيه الكفاية وأنتِ طفلة ربما يجدر بكِ رؤيته من الداخل أيضاً
    Eğer vücut kendi dışını iyileştirebiliyorsa, Open Subtitles اذا كان بمقدور الجسد علاج نفسه من الخارج
    Bir bilimadamının bunun gibi kutunun dışını da düşebilmesi gerekli. Open Subtitles العلماء يحتاجون إلى المقدرة على التفكير خارج الصندوق مثل هذه الفكره
    Oraya yüzlerce defa gitti. Bölgenin içini dışını biliyor. Open Subtitles كان هناك مئات المرات ويعرف المكان من الداخل والخارج
    Oraya yüzlerce defa gitti. Bölgenin içini dışını biliyor. Güzel. Open Subtitles كان هناك مئات المرات ويعرف المكان من الداخل والخارج
    İçini dışını bilmeden önce birini öldürmenin eğlencesi nerede? Open Subtitles اين المتعة في قتل شخص قبل أن تعرفه من الداخل والخارج
    Jeremy'nin içini ve dışını çamaşır suyuyla yıkamaya kalktı. Open Subtitles حسنا,لقد تمكن من تبييض جيريمي من الداخل والخارج
    Sonra ben üstünde sivil olarak çalışmaya devam ettim, ve çetenin işini dışını öğrendim. Open Subtitles الآن، وأنا واصلت للعمل على التفاصيل، ذهب سرية لفترة من الوقت، تعرف على طاقمه من الداخل والخارج.
    Bu insanların içini dışını bilir. Open Subtitles متجر ستيوارد. وهو يعرف من الداخل والخارج من هؤلاء الناس.
    Yıllardır buranın içini dışını kontrol ettim. Open Subtitles على مر السنين فحصت هذا المكان بدقة من الداخل والخارج
    Çocuk Suç Sisteminin içini dışını çok iyi biliyor. Open Subtitles وهي على إطلاع بنظام الإصلاحية من الداخل والخارج
    - ve ben bu vakanın içini dışını biliyorum. Open Subtitles واعرف هذه القضية للداخل والخارج
    Sadece dışını. Open Subtitles فقط من الخارج
    Yani Melanie'nin davasında olduğu gibi kutunun dışını düşünemediler. Open Subtitles لذا تماماً كما في قضيّة (ميلاني)، لم يتمكّنوا من التفكير خارج الصندوق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more