"dışından bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • من خارج
        
    Hanımefendiyi hatırlayamadım efendim. Şehir dışından bir konuğunuz mu? Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ من تكون السيدةَ، سيدي هل هي ضيفة من خارج البلدةِ؟
    Polis için çalışıyorum. O şehir dışından bir polis. Buradaki adamlar bizi biraraya getirdi. Open Subtitles أنا محقق، وهو شرطي من خارج البلدة الشرطيون المحليون عرفونا ببعض
    O ikna edici bir adam. Siz eyalet dışından bir kadınsınız. Bu iyi görünmüyor. Open Subtitles هو رجل مقنع أنت إمرأة من خارج الولاية ذلك لا يبدو جيّد جدا
    Okul dışından bir erkek arkadaşı olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف أنّه كان لديها خليل من خارج الجامعة.
    Güvende olmak için ada dışından bir imha edici çağırdım. Open Subtitles اتصلت بخبير إبادة من خارج الجزيرة، لنكون بأمان
    Şehir dışından bir arkadaşım geldi. Open Subtitles ليس من المفترض أن تتواجدوا هنا هذه المرة صحيح, لدي صديق من خارج البلدة
    Belki de kanun dışından bir desteğe ihtiyacın vardır. Open Subtitles ‏‏ربما تحتاجين إلى مساعدة أخرى ‏من خارج نطاق القانون. ‏
    Duvarın dışından bir direniş grubuyla bağlantı kurduk. Open Subtitles عقدنا أتفاقاً مع أحد فئات المعارضة من خارج الجدار
    Amerikan futbol liginde Rooney kuralı der ki bir takım organizasyonun dışından bir koçu işe almak istediğinde yeteri kadar temsil edilmeyen bir adayla mülakat yapmaları gerekir. TED الآن، في اتحاد كرة القدم الأمريكي، تنص قاعدة روني على أنه إذا أراد فريق تعيين مدرب من خارج المنظمة، ما يجب عليهم فعله هو إجراء مقابلة مع مرشح من منقوصي التمثيل.
    Sayın yargıç, Bay Deramian eyalet dışından bir avukattır ve bu davada bulunmadan önce yerel hukuk danışmanlığından kefillik alması gerekir. Open Subtitles إن السيد ديراميان يا سيدي القاضي محامٍ من خارج الولاية. ولذا.. يحتاج إلى دعم مستشار محلّي ليتمكن من الوقوف أمام هذه المحكمة.
    Şehir dışından bir numara. PC çetesinin hemen her üyesini aramış. Open Subtitles رقم من خارج الحي إتصل بكلّ فرد من عصابة (ب.ك.) تقريباً.
    Ekranın dışından bir el görünür el yordamıyla erteleme tuşuna basar kolu takip ederek yukarı çıkarız. Open Subtitles "تخرج يد من خارج الشاشة "وتحسس على المنبه وتضغط على زر الغفلة "نتتبع الذراع حتى نصل لصاحبها وهو مايك برادسكي
    Binanın dışından bir kestirme yol bile denedi. Open Subtitles حتى أنها حاولت من خارج المبنى.
    Ceza sahası dışından bir şut, ve Gooool! Open Subtitles و من خارج منطقة الجزاء هدف
    Şehir dışından bir arkadaşım geldi. Open Subtitles لدي صديقة من خارج البلدة
    Bay Stiles'ın kendi kutsal sürüsünün dışından bir avukat tutması enteresan. Open Subtitles هذا مثير للإهتمام أنّ السيد (ستايلز) يؤجّر محامٍ من خارج الحظيرة المقدسة ، صحيح؟
    Şehir dışından bir müteahhit işe almış. Open Subtitles وظف مقاولاً من خارج المدينة
    Şehir dışından bir arkadaş. Open Subtitles صديق من خارج المدينة
    Ceza sahası dışından bir şut, ve Gooool! Open Subtitles و من خارج منطقة الجزاء هدف
    Trenton'ın dışından bir yerden Open Subtitles " أجل إنها من خارج " ترينتون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more