"dağınıklık" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفوضى
        
    • فوضى
        
    • الفوضي
        
    • فوضي
        
    • الفوضوي
        
    Senin için "Dağınıklık", kanepe yastıklarının bugün kabartılmamış olması demek. Open Subtitles الفوضى تعني انك لم تقم باعادة نفخ وسائد الاريكة اليوم
    Annem Dağınıklık için bana bağırdı Ama babam kızgın değildi. Open Subtitles أمى صرخت فىّ بسبب الفوضى و لكنه لم يكن غاضباً
    Dağınıklık için üzgünüm. Büyütüyoruz ve bahardan önce bitirmemiz gerekiyor. Open Subtitles آسف على هذه الفوضى,نحن نوسع المساحة وعلينا الانتهاء قبل الربيع
    Tam bir Dağınıklık. KS: Beklenmedik özellikler görmek ve sonrasında beklenmedik bir kaç uygulama görmek, neden anlamlı olduğunu ve potensiyelini görmenizi sağlıyor. TED إنها فوضى. ك.ش: رؤية الخصائص الغير متوقعة ثم رؤية البعض من التطبيقات، تساعدكم على فهم لماذا هو مهم، نوعا ما ما هي الإمكانيات.
    Bu Dağınıklık için özür dilerim. Bu günlerde hayatım biraz karışık. Open Subtitles معذرة على الفوضى لقد انقلبت حياتى رأسا على عقب مؤخراً
    Güvercinler hastalık ve Dağınıklık yaratıyorlar. Open Subtitles الحمام ينشر الامراض ويشيع الفوضى في المكان
    Seni tuttuğum için üzgünüm. Dağınıklık için tekrar özür dilerim. Open Subtitles أنا آسف على إبقائك هنا لوقت طويل، وأعتذر على هذه الفوضى مجدداً
    Onun Dağınıklık sorunu var. Ona yardım etmeye çalışıyorum. Open Subtitles هناك الكثير من الفوضى أحاول المساعدة في التخلص منها
    Bekle, Dağınıklık için üzgünüm, tamam mı? Temizletirim. Uyumuyordum, ya da öyle bir şey yapmıyordum. Open Subtitles اعتذر عن الفوضى سأنظفها اواجه صعوبة في النوم
    Diyorum ki, benim eşyalarımın senin evinde Dağınıklık yaratmasını istemezsin. Open Subtitles انا اقول لك فقط لا اريد اشيائي تعم الفوضى في شقتك
    Wraith'ler Dağınıklık içindeler, ama bu o kadar uzun sürmeyecek. Open Subtitles الأشباح في حالة من الفوضى ولكن ذلك لن يستمر الى الأبد
    Dairemdeki Dağınıklık o kadar da kötü görünmemeye başladı. Open Subtitles ما هذا؟ . إننى متفاجئ أن الفوضى فى منزلى ليس بذلك السوء
    Çok güzel. Dağınıklık için kusurumuza bakmayın. Open Subtitles لا بد أن يكون أمراً جيداً، جيد حقاً، آسف على الفوضى
    Dağınıklık için kusura bakmayın. Personel toplantısı yapıyorduk. Open Subtitles إعذرونا على الفوضى كان لدينا إجتماع للموظفين
    Dağınıklık için üzgünüm. Ev oldukça berbat görünüyor olmalı. Open Subtitles عذراً عن هذه الفوضى لابد وأن المنزل مثير للإشمئزاز
    Bu kadar Dağınıklık nasıl mümkün olabilir? Open Subtitles كيف يكون ذلك ممكنا لجعل الكثير من هذه الفوضى
    Ne Dağınıklık ama ortaçağ karışıklığı. Open Subtitles يا لها من فوضى أنها فوضى من القرون الوسطى يجب أن نقللها
    Karıma temizlemesi için böyle bir Dağınıklık bırakmam. Open Subtitles وأنني لا أترك فوضى كهذه لزوجتي لأن تنظّفها
    Uzatma formu ise tıkıştırıp daha büyük bir Dağınıklık için başka bir bahane. Open Subtitles التمديد مجرد عذر آخر لي كي أأجلها وأصنع فوضى أكبر.
    Dağınıklık için üzgünüm, bir grup yozlaşmış insanız. Open Subtitles آسف على هذه الفوضي نحن مجموعة من الفاسدين
    Orada büyük bir Dağınıklık var. Open Subtitles -لقد ادركتُ هذا هُناك فوضي عارمة.
    - Yani diyorsunuz ki bu "Dağınıklık körlüğü", evde kızının ölüsüyle yaşamasına mı neden oluyor? Open Subtitles . الحد الأقصى إذا انتِ تقولين لي ان العمى الفوضوي سيجعلها تعيش في المنزل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more