"da o" - Translation from Turkish to Arabic

    • في تلك
        
    • هذا بيت
        
    • وهو الذي
        
    • إما هو
        
    • كلما بدا
        
    • او هو
        
    Bu da o gece onunla bir kadeh şarap içtiğinizi kanıtlar. Open Subtitles و التي تؤكد أنك شربتِ كأس نبيذ معها في تلك الليلة
    1999'da, o işi iki buçuk sene yaptıktan sonra, bir şey oldu... TED في العام 1999، بعد عامين و نصف في تلك الوظيفة، حدث شئ ما..
    Kardeşim doğum günü yemeğimi kaçırdı, çünkü aslında tam da o gün hapse girdi. TED لم يحضر أخي عشاء عيد ميلادي لأنه في تلك الليلة، كان، في واقع الأمر، في السجن.
    Olay da o, sanırım koşarken sorunlarımızı unutuyorum. Open Subtitles هذا بيت القصيد، الركض يشغل بالي عن الهموم حسبما أظن
    TS: Benim öğrendiğim, 1996'da o gece yaptıklarım benmerkezci bir yaklaşımdı. TED توم: من ما تعلمت الآن، كانت أفعالي في تلك الليلة من العام 1996 مفعمة بالأنانية.
    Yani, Endonezya'da o zamanlar, iğne taşıyorsanız ve polisler sizi yakalarsa, sizi hapse atabiliyorlardı. TED لانه في اندونيسيا في تلك الاثناء كان من يحمل إبرة والشرطة ألقت القبض عليه يمكن إيداعه في السجن مباشرة
    Kimya dersi aldığın zamanı hatırlıyorum da o yıl kaşsız gezmiştin. Open Subtitles أذكر حين تعلمت الكيمياء في تلك السنة فقدت حاجبيك
    -Tam da o zaman aramış olabilirler ve telefon meşguldü. Sonra onlar da diğer kişiye geçtiler. Open Subtitles من الممكن أنهم اتصلوا في تلك اللحظة فوجدوا الخط مشغولاً فانتقلوا للمرشح التالي
    Şu anda Ruanda'da, o klinikte annelerini, kardeşlerini ve çocuklarını kaybetmiş insanlar var. Open Subtitles هناك أناس في رواندا فقدوا أمهاتهم وأخوه أطفال في تلك العياده
    İyi. Bırak da o minicik dairede kalsınlar. Open Subtitles حسناً، دعيهما يبقيان في تلك الشقّة الصغيرة جداً.
    Babanı düşünüyordum da o gece bizimle beraber burada pis işler yaptı. Open Subtitles فكيري بشأن والدك خرج معنا في تلك الليلة للقيام بالعمل القذر؟
    Tam da o anda anladım ki hayatımın aşkı sendin. Open Subtitles .. وعرفت في تلك اللحظة اني واقع بحبكِ كلياً
    Çocuklar, tam da o an kapının çalındığını sanmıyorum ama bu hikâyenin amacı açısından bakarsak... Open Subtitles الآن يا أولاد .. لا أظن أنه كان هناكَ من يطرق على الباب في تلك اللحظة تماماً
    Çünkü düsünüyordum da, o çevre düzenleme kamyonunda neler vardir acaba? Open Subtitles ـ لأني كنت أفكر ما الذي سيحدث في تلك الشاحنة للتخييم في الطبيعة؟
    Tam da o çay etkisini gösterdiği sırada oldu bu. Open Subtitles في تلك اللحظة بدأ الشاي العاصف بالعمل. طيّب.
    Ama destek ünitesini kapatırsak ve o da o küçük yüzdelik dilimin içerisindeyse? Open Subtitles لكن اذا قطعت عنها الاجهزة الداعمة للحياة ماذا لو كانت في تلك النسبة الضئيلة؟
    Olay da o ya... Open Subtitles هذا بيت القصيد.
    Vanessa Marcus olayını anlattı ona, bunu da o koymuş olabilir. Hepsi benden intikam almak için. Open Subtitles فينيسا أخبرته عن ماركوس, وهو الذي وضع كل هذا
    Erkek arkadaşını kolla. Ya sen ya da o kendi ailenize tecavüz edersiniz ancak. Open Subtitles هيا، انتبه لحبيبك، لأنه إما هو أو أنت أو أحد منكم اغتصب شخص من عائلته
    Son olarak, dünya teknolojisini daha ulaşılabilir, daha kucaklayıcı ve daha çeşitli yaptıkça dünya da o kadar renkli ve iyi gözükecektir. TED أخيراً، كلما جعلنا عالم التكنلوجيا أكثر قرباً، و أكثر شمولية، وتنوعاً، كلما بدا العالم أفضل وأغنى بالألوان.
    Önümüzdeki 6 hafta içinde siz ya da o büyük bir ihtimalle ölmüş olacak. Open Subtitles يمكن ان يكون في خلال الستة أسابيع القادمة أنت او هو أموات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more