"daha önemli bir şey" - Translation from Turkish to Arabic

    • شيء أكثر أهمية
        
    • شيء أهم من
        
    • شيء أكثر أهميَّةً مِنْ
        
    • هناك شيء أهم
        
    • أمر أكثر أهمية
        
    • اكثر أهمية من
        
    • شيئا أخطر
        
    Ve bütün dünyada aileden daha önemli bir şey yoktur. Open Subtitles وليس هناك شيء أكثر أهمية في العالم كله من الأسرة.
    İnsanlar hayatlarını kendilerinden daha önemli bir şey için riske atıyorlar. Open Subtitles ألم يثيرك هذا؟ بعضهم خاطروا بأنفسهم لأجل شيء أكثر أهمية من حياتهم
    Ona, kızımdan daha önemli bir şey olmadığını kanıtlamak istediğim öğle yemeğini iptal ettiğimi, çünkü kızımdan daha önemli bir mesele çıktığını söyle. Open Subtitles اخبرها أنني الغي جميع جلسات الغداء التي كنت أنتويها. وليس هناك شيء أهم من كاثرين لأن هناك شيء أهم من كاثرين قد حضر
    Bir polisi vuran birini cezalandırmaktan daha önemli bir şey olamaz. Open Subtitles لا شيء أهم من معاقبة شخص حاول قتل شرطي أنا لا أهتم
    Bence bundan daha önemli bir şey yok, Antwone. Open Subtitles فقط أُفكّرُ بأنّه لا شيء أكثر أهميَّةً مِنْ العائلةِ، أنطون
    ..geçirmek istesem mutlaka daha önemli bir şey buluyorsunuz. Open Subtitles فهناك دوماً أمر أكثر أهمية يجري
    Hayır, ona daha önemli bir şey verdin. Open Subtitles لقد قومتى بمنحها شيئاً اكثر أهمية من ذلك
    Enfeksiyona sebep olan çok daha önemli bir şey var. Open Subtitles هناك شيئا أخطر سبب لكِ هذه الإصابة
    Evin üzerinde yana, neden biraz daha önemli bir şey denemiyorsunuz? Open Subtitles بما أن هذا على حسابنا ، لمَ لا تجرب شيء أكثر أهمية ؟
    Müdür yardımcılığından daha önemli bir şey mi? Open Subtitles إنه شيء أكثر أهمية من كونك مساعد مدير .. ؟
    Çok çalışmak önemli, ama daha önemli bir şey var. Open Subtitles العمل الجاد مهم، لكن هناك شيء أكثر أهمية:
    Sizin hayatınızda mesaj atmaktan daha önemli bir şey yok. Open Subtitles أنه لا شيء أكثر أهمية في حياتك من الرسالة النصية التي لا تحتل الأولوية لديكِ
    Noel'den daha önemli bir şey var, evlat. Gurur. Open Subtitles هناك شيء أهم من عيدالميلاد يا ابني , إنه الكبرياء
    Noel'den daha önemli bir şey var, evlat. Gurur. Open Subtitles هناك شيء أهم من عيدالميلاد يا ابني , إنه الكبرياء
    Bu önceliklerin arasında benim için iş arkadaşlarımın güvenliğinden daha önemli bir şey yok. Open Subtitles ومن بين تلك الأولويات لا شيء أهم من سلامة زملائي
    Ona daha önemli bir şey olduğunu söyledim. TED لذلك أخبرته عن وجود شيء أهم من ذلك
    Aileden daha önemli bir şey yoktur. Open Subtitles لا شيء أكثر أهميَّةً مِنْ العائلةِ.
    İnsanlık için Orta Doğu'daki barıştan daha önemli bir şey olmadığını da biliyorum. Open Subtitles أعلم أيضاً أنه ليس هناك شيء أهم للبشرية من السلام في الشرق الأوسط
    - Yapman gereken daha önemli bir şey mi var? Open Subtitles هل لديك أمر أكثر أهمية للقيام به؟ لا ..
    Şu anda bundan daha önemli bir şey yok. Open Subtitles والآن اصبح هذا اكثر أهمية من ذي قبل
    Enfeksiyona sebep olan çok daha önemli bir şey var. Open Subtitles هناك شيئا أخطر سبب لكِ هذه الإصابة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more