"daha önemli olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

    • أكثر أهمية من
        
    • أنه من المهم
        
    • أهم من
        
    • أكثر اهمية
        
    Böylece ben de ailemin havalı biri olmamdan daha önemli olduğunu anladım. Open Subtitles لاحظت أن تواجدي مع عائلتي أكثر أهمية من التصرف كرائع
    Kendi kendini sevmenin başkaları tarafından sevilmekten daha önemli olduğunu öğrenince kemeri çıkarabilirsin. Open Subtitles عندها سوف تتعلم أن حب الذات أكثر أهمية من أن تكون محبوب من قبل الآخرين عندها فقط يمكنك أن تخلعه
    Madem başımıza kaldın, takımın mutluluğunun kendininkinden daha önemli olduğunu kafana sokmalısın. Open Subtitles إذا كنا تثاقلنا عليكِ فعليك أن تعلمين بأن سعادة الفريق أكثر أهمية من سعادتك
    Ona kim olduğumu söylemeye çalıştım ama kimliğimi korumanın daha önemli olduğunu düşünüyor. Open Subtitles لقد حاولت أن أخبرها بحقيقتي، لكنها ظنت أنه من المهم حماية هويتي
    Beni öldürebilirdi ama o, bunu bana vermenin daha önemli olduğunu düşündü. Open Subtitles ولكن بدلاً من ذلك أعتقدَ أنه من المهم إعطائي هذه
    Sağlık yöneticileri artık bizlere sık sık, posta kodumuzun genetik kodumuzdan daha önemli olduğunu hatırlatıyor. TED منفذي الرعاية الصحية يذكروننا دائما بأن الرمز البريدي أهم من الجينات الوراثية
    Kocası,eşinin kariyerinin çocuk sahibi olmaktan daha önemli olduğunu kabul etti. Open Subtitles إعترف زوجها أن عملها كان أكثر اهمية لديه من إنجاب الأطفال
    Karalama kanunlarının insanların hayatından daha önemli olduğunu söylemek istiyorsunuz. Open Subtitles إذاً، أنتِ تقولين أساساً أن قوانين الإستخفاف أكثر أهمية من حياة الناس
    Niye protokollerinizin çocukların hayatından daha önemli olduğunu açıklayabilirsiniz. Open Subtitles حتى يمكنكِ شرح لماذا أنظمتكِ أكثر أهمية من حياة الفتى
    Kariyerimizin, birlikte olmamızdan daha önemli olduğunu düşündük. Open Subtitles كنا نعتقد أن عملنا أكثر أهمية. من قضاء بعض الوقت معا
    Senin kariyerinin benimkinden daha önemli olduğunu mu söylüyorsun? Open Subtitles هل تقول أن حياتك المهنية أكثر أهمية من خاصتي؟
    Merhamet talebi için yaptığı başvuru reddedildi ve şimdi bana gelip katilin haklarının, kurbanın haklarından daha önemli olduğunu mu söylüyorsun? Open Subtitles طلبه بالرأفة قُوبِل بالرفض و أنت تقف الآن هنا لتخبرني بأن حقوق القاتل أكثر أهمية من حقوق الضحية؟
    Bir bitkinin diğerinden neden daha önemli olduğunu anlamakta güçlük çekiyorum. Open Subtitles أنا على وجود فهم صعوبة كيف يمكن للمرء المصنع هو أكثر أهمية من الآخر،
    Daha da önemlisi kötülüğün tüm biçimleriyle savaşmanın Şeytan'a teslim olmaktan daha önemli olduğunu sadece sizler unutmadınız çünkü böylesi daha kolay. Open Subtitles والأهم من ذلك، أنكما لوحيدان اللذان تذكّرا... أنه من المهم جدًا محاربة الشيطان بكل أشكاله،
    Bunların hepsi karşılaştırma; farklılıklarına bakarak tanımlamak, diğer her şeyden daha önemli olduğunu söyleyerek tanımlamak. Peki öyle mi? TED لكن، كل هذه مقارنات، طرق لتعريفه من خلال تناقضه وذلك بالقول بأنه أهم من كل الأشياء الأخرى لكن، هل هو كذلك؟
    demiştir. Garsonlar, onlara erkeğin kadından daha önemli olduğunu öğreten toplumun bir ürünüdür. TED أعتقد ذلك!" الندل هم نتاج المجتمع الذي يعلمهم أن الرجال أهم من النساء.
    Birliğin, benim için senden daha önemli olduğunu mu düşündün? Open Subtitles ظننت ان الفيلق أكثر اهمية عندي منك?

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more