"daha beter" - Translation from Turkish to Arabic

    • أسوأ
        
    • أسوء
        
    • اسوأ
        
    • اسوء
        
    • الأسوء من
        
    • ساءت
        
    • الأسوأ من
        
    • أكثر سوء
        
    • واسوأ من ذى
        
    • يقلل اهتمامه
        
    • أكثر ابتكاراً مالم
        
    İç-dış merkez olayında çok daha beter bir durumda olabilirdik. Open Subtitles نعم، ولكن الأمور ستكون أسوأ لو كنا في مركز الانفجار
    Bu adamın karısı,dünyadaki tüm ızdıraplardan daha beter bir hastalık çekiyor. Open Subtitles زوجة هذا الرجل تعاني من مرض أسوأ من آلام العالم بأكملها
    Ama rahiplik çok sıkıntılıdır. Bir rahibin karısı ise daha beter! Open Subtitles ولكنّ القسيس يكون رجل كئيب كما أن زوجته ستكون أسوأ منه
    Sanırım dışarda ondan çok daha beter halde olan insanlar olabilir. Open Subtitles أعتقد أن هناك المزيد من الناس بالخارج أسوء بكثير من هذا
    Bu fakir olmaktan daha beter. Open Subtitles اعتقد بأن حياتك الآن اسوأ بكثير من ايام فقرك
    O boktan hikâyemi anlatmayacağım Malcolm çünkü daima senden daha beter durumda biri vardır hayatı seninkinden daha çok mahvolan. Open Subtitles انظر, انا لن اتحدث عن قصتي السيئة يا مالكوم لأنه يوجد هناك داًما شخص بقصة اسوء حياة شخص مدمرة بسوء
    Dışarıda buz kamyonu katilinden daha beter bir seri katil var. Open Subtitles قد يكون هنالك سفّاح جديد أسوأ بكثير من قاتل شاحنة الثلج
    Buz Kamyonlu Katil'den çok daha beter bir seri katil olabilir. Open Subtitles قد يكون هنالك سفّاح جديد أسوأ بكثير من قاتل شاحنة الثلج
    Bu, bugun verdigin karardan bile daha beter bir karar. Open Subtitles تلك أسوأ فكرة ضمن الأفكار السيّئة الأخرى التي راودتكَ اليوم
    Taksilerin hava alanına gitmesi $500 istiyor ve otobüsler de daha beter. Open Subtitles سيارة الأجرة تكلف 500 دولار للذهاب إلى جي كي اف ,والحافلات أسوأ
    Türünün ölümden daha beter kaderleri var. Hepsini de biliyorum. Open Subtitles ثمّة أقدار لنوعك أسوأ مِن الموت و أنا أعرفها كلّها
    Günün birinde, benden daha beter biri bunu ifşa edecek. Open Subtitles وفي يوم ما أحد ما أسوأ منّي سيفضه هذه الكذبة،
    Herhalde bu evlenme teklifinden daha beter çünkü doğuracağın çocuklardan bahsediyoruz şu anda. Open Subtitles والذي هو على الارجح أسوأ من اقتراح لأننا الآن نتحدث بأنك ستحملين أطفالي
    Dün gece yaptıklarından daha beter şeyler yapsaydın da bir şey değişmezdi. Open Subtitles يمكنك أن تفعل أسوأ بكثير من الليلة الماضية، وهذا لن يغير شيئًا.
    Pazar günü evde tek başına olmaktan daha beter bir şey yoktur. Open Subtitles لا شيء أسوأ من البقاء في البيت وحيدًا يوم الأحد.
    Demek buraya onu ölümden daha beter olan şeyden kurtarmaya geldin ha? Open Subtitles إذن أنت أتيت لتنقذها من ما هو أسوأ من الموت
    Bunlardan daha beter ne geldi senin başına? Open Subtitles مالذي حدث لك في حياتك وكان أسوء من ذلك ؟
    Evet, onun diş teli askısını alıp tuvaleti temizlemenden bile çok daha beter bir durum. Open Subtitles أجل الأمر أسوء بكثير من المرة التي سرقت فيها قبعته واستخدمتها في تنظيف حمامك
    Terk edilmekten çok daha beter şeyler olduğunu keşfetmek üzeresin. Open Subtitles أنتِ على وشك الاستكشاف أن هناك أمور اسوأ بكثير أكثر من تركهن
    Şanslıyız, çok daha beter olabilirdi. Open Subtitles نحن محظوظون كان يمكن ان يحدث اسوء من ذلك
    Giysiyi Rus mafyasına sattım ve onlara paralarını ödedikleri şeyi vermemekten daha beter olan bir şey varsa, o da bunun başkasının eline düşmesine izin vermektir. Open Subtitles بعت اليدلة للغوغاء الروسية والشيء الوحيد الأسوء من عدم إعاطئهم ما دفعوا من أجله
    Doktorlar bana 7 yıl boyunca lapa diyeti uygulayıp durdu ama midem daha beter oldu. Open Subtitles لقد جعلني الطبيب لا آكل سوى العصيدة لسبع سنوات ساءت حالة معدتي أكثر
    Büyük olay. Şu anda ölmekten daha beter durumda. Tam bir bok parçası! Open Subtitles الشيء الأهم و الأسوأ من أنه مات الآن هو تلك المسرحية اللعينة
    daha beter olamaz ki. Open Subtitles لا، لا يمكن أن تصبح أكثر سوء.
    Evet, her şey yine alevlenecek hem de eskisinden daha beter. Open Subtitles آجل , ستعيد الماضى من جديد واسوأ من ذى قبل
    Hiç kimse şeyine takmama konusunda George Bush'tan daha beter olamaz. Open Subtitles ولا أحد يقلل اهتمامه من هذا الرجل
    Üçüncüsü ise, kafir olarak nitelendirdiğiniz o İngiliz bayanın yerini bana söylemezsen bu bıçakla sana daha beter eziyet edeceğim. Open Subtitles النقطة الثالثة : سأبدأ بإستعمال هذه السكين في وسائل أكثر ابتكاراً مالم تخبرني أين يحتجزون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more