"daha fazla acı" - Translation from Turkish to Arabic

    • المزيد من الألم
        
    • تعاني أكثر
        
    • مزيد من الألم
        
    • كثير من الأحيان في الخيال أكثر من
        
    • أعاني أكثر
        
    • بالألم الذى يزيد
        
    • بمزيد من الالم
        
    • بكثير من الألم
        
    • شعورهم بالمزيد من الألم
        
    Ama sadece daha fazla acı çekmene neden oldum. Open Subtitles و لكن كل الذي فعلته كان يسبب لك المزيد من الألم
    Ama sadece daha fazla acı çekmene neden oldum. Open Subtitles و لكن كل الذي فعلته كان يسبب لك المزيد من الألم
    daha fazla acı çekmeni istemiyoruz. Open Subtitles ..نحن لا نريد أن نجعلك تعاني أكثر من هذا
    Tedavine devam edersek sadece daha fazla acı çekersin. Open Subtitles المزيد من العلاج سوف يسبب مزيد من الألم فقط
    Seneca'nın şu şözlerini de aklınızda tutmayı unutmayın: "Hayalimizde, gerçekte olduğundan daha fazla acı çekeriz." TED مع الأخذ في الاعتبار كل حين، كلمات سينيكا: "نحن نعاني في كثير من الأحيان في الخيال أكثر من الواقع"
    Sadece bil, öyle suçluluk duygusu ile doluyum ki, şu ankinden, daha fazla acı çekebileceğimi düşünemiyorum. Open Subtitles يجب أن تعرفي فقط أن الشعور بالذنب يقتلني لا أظن أنه ممكن أن أعاني أكثر مما أعانيه بالفعل
    Bir insanın dayanabileceğinden daha fazla acı vermek en basitidir. Open Subtitles . إنها أبسط الأشياء... للتسبب بالألم الذى يزيد على ما يستطيع الرجل تحمله...
    Onun daha fazla acı çekmemesi için değil. Open Subtitles ليس لاننا لم نرد لها ان تشعر بمزيد من الالم
    Hayal edebiliceğimizden çok daha fazla acı vericek. Open Subtitles مر بكثير من الألم أكثر مما نتخيل.
    Bu, daha fazla acı çekmemeleri ve kimliği belirlenebilen bir cesedin olmayışını açıklamak için ebeveynlerimize anlattığım bir hikaye. Open Subtitles هذة هي القصة التي أخبرت بها والدينا لأتجنب شعورهم بالمزيد من الألم ولإيضاح أن الجثة لا يمكن التعرف عليها
    Her biri suç işlemeye tekrar geri döndü bazıları tekrar yakalandı fakat bir şekilde tekrar salıverildi daha fazla acı ve cefa çektirmek üzere. Open Subtitles جميعهم كرروا جرائمهم أصبح أمامهم خيار المحاكمة مرة أخرى ولسبب ما يطلق سراحهم مجدداً لإلحاق المزيد من الألم والأذى
    Tabii ki hayır. daha fazla acı çektirirler. Open Subtitles بالتأكيد لا, و لكنّهم سيسببون المزيد من الألم فحسب
    Yaptıkların yeter, ona daha fazla acı çektirme. Open Subtitles فعلت ما يكفي, لا تسببي لها المزيد من الألم.
    Buna ben katlandıkça, sadece senin daha fazla acı çekmeni sağlayacak. Open Subtitles كلّما تحملتُ ما يحدث, كلّما جعلتكَ تعاني أكثر فقط.
    Senin de bildiğin gibi karım büyük badireler atlattı. Benim yüzümden daha fazla acı çekmesini istemiyorum. Open Subtitles زوجتي عانت الكثير، كما تعلمين لا أريدها أن تعاني أكثر بسببي
    Çünkü belki... ..daha fazla acı çeker.... ...ve benim yüzümden incinir. Open Subtitles ... لأنها قد ... تعاني أكثر ... وتتألم بسببي
    Dürüstçe cevap verirsen daha fazla acı olmaz. Open Subtitles إذا أجبت بصدق لا مزيد من الألم
    daha fazla acı çekmeyeceksin, küçüğüm. Open Subtitles سوف أخلصك لا مزيد من الألم أيها الصغير
    Ölüm bir lütuf olacak, Dexter. daha fazla acı yok, kemoterapi yok. Open Subtitles سيكون الموت رحمة يا (ديكستر)، لا مزيد من الألم ولا مزيد من العلاج الكميائيّ
    Oradaki bir söz hayatımda büyük bir değişime neden oldu, "Hayalimizde, gerçekte olduğundan daha fazla acı çekeriz." Meşhur bir stoik yazar olan Genç Seneca'nın bir sözü. TED وبالفعل وجدت مقولة قد احدثت فرق كبير في حياتي، والتي تقول، "نحن نعاني في كثير من الأحيان في الخيال أكثر من الواقع" إنها مقولة (سينيكا) الأصغر سنًا، الذي كان كاتب رواقي شهير.
    Buna dayanmanın tek yolu, daha fazla acı çekmekti. Open Subtitles الطريقة الوحيدة لتحمل كل ذلك كان أن أعاني أكثر
    Aslında bu çok basit bir iştir, bir insana kaldırabileceğinden daha fazla acı çektirmek yeter. Open Subtitles إنها أبسط الأشياء... للتسبب بالألم الذى يزيد على ما يستطيع الرجل تحمله... .
    Biz daha fazla acı çekmeyelim diye. Open Subtitles بل كى لا نشعر نحن بمزيد من الالم
    Ama olacaklar bundan çok daha fazla acı verici olacak. Open Subtitles لكن ما هو آت هو أسوأ بكثير من الألم
    Bu, daha fazla acı çekmemeleri ve kimliği belirlenebilen bir cesedin olmayışını açıklamak için ebeveynlerimize anlattığım bir hikaye. Open Subtitles هذة هي القصة التي أخبرت بها والدينا لأتجنب شعورهم بالمزيد من الألم ولإيضاح أن الجثة لا يمكن التعرف عليها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more