"daha sonra da" - Translation from Turkish to Arabic

    • ثم
        
    • بعد ذلك
        
    • بعدها
        
    2009 yılındaki Cebeli Tarık Boğazı geçişinizi izledik orada kontrolü kaybedip bulutların içine ve daha sonra da okyanusa daldınız. TED ب.ج. : لقد رأينا عبور 2009 فوق مضيق جبل طارق عندما فقدت التحكم ثم غطست في وسط السحب وفي المحيط.
    Dünyayı düzeltmek istemiştim, daha sonra da onu seninle paylaşmak. Open Subtitles اردت ان اضبط العالم بشكل صحيح ومن ثم أشرككم أياه
    Ayırabileceğiniz et ve parçacıkları ayırın daha sonra da onları sıvıda bekleterek yumuşatın. Open Subtitles قم بإزالة أية جزيئات لحمية قدر ما تستطيع و من ثم قم يتطريته
    O gece bizimle değildi ve daha sonra da işbirliğini saklamayı başardı. Open Subtitles لم يكن معنا تلك الليلة , وقد أخفى تورطه معنا بعد ذلك
    daha sonra da sadece 5-6 yılda bir yeni bir bebeği olur, bebeğin büyümesi sırasında geçen uzun bir çocukluğu vardır, gece annesiyle yatar, annenin sırtında gezer. TED بعد ذلك تضع مولودا كل خمس أو ست سنوات، فترة طويلة من التبعية في مرحلة الطفولة عند تنشئة الطفل، ينام مع الأم في الليل، ويركب على ظهرها.
    Plan, mahkeme salonunun basamaklarında bir konuşma, vali sizi tanıtıyor, ...daha sonra da siz beş dakika kendinizi tanıtıyorsunuz. Open Subtitles الخطة هي أن تلقي خطاب تَدريجيّاً عن دار القضاء، سيقدمك الحاكم وستتحدثين بعدها لـــ 5 دقائق لتقديمي بها نفسك
    Bu insanları arkana alıyorsun, şu kameralı aptalları defet buradan daha sonra da uzaya olması gerektiği şekilde çık. Open Subtitles انت تجذب هؤلاء الناس خلفك هؤلاء البلهاء بآلات تصويرهم في الخارج ثم تذهب للأعلى للفضاء الخارجي هذا الطريق الصحيح
    daha sonra da açıkçası baş belasının tekine ve son olarak da dürüst olmak gerekirse vazgeçenin önde gidenine. Open Subtitles ثم إلى حد ما مصدر إزعاج , في الحقيقة إذا نستطيع أن نكون صادقين تماما وفي الأخير إلى مستقيل
    Önce bu şekilde döndür, sonra aç. daha sonra da ayarla. Open Subtitles أولاً قم بإدارتها في هذا الاتجاه ثم شغلها وبعد ذلك اظبطها
    Öldürüldükleri geceye dair hiçbir şey hatırlayamıyorduk. daha sonra da ortadan kayboldu. Open Subtitles لم يكن لدينا ذاكرة طوال هذا اليوم الذي قتلا فيه ثم اختفى
    Benden, bizi hayal etmemi daha sonra da tüm detayları duymak istedi... Open Subtitles اراد منى ان اتخيل انه كان لنا ثم اراد سماع كل التفاصيل
    Yeni dalgayla her daim alay edilir, daha sonra da benimsenir. Open Subtitles دائماً ما يتم الضحك على الأمور الجديدة ثم تنتصر في النهاية
    Evet, varsa bu sayede adlarını öğrenebiliriz ve daha sonra da zamirleri öğretiriz. Open Subtitles أجل، بهذا سنتعرف إلى أسماءهم إن كانوا يستخدمون الأسماء ثم سنعرفهم على الضمائر
    Vücudunuzu tüm yönlerde dilimlediğinizi hayal edin, daha sonra da bu dilimleri tekrar birleştirmeye çalışıyorsunuz, tek bir bilgi yığını halinde, bir blok veri. TED تصوروا .. انه تم تقطيع اجزاء اجسامكم الى شرائح ومن ثم قمتم بإعادة محاولة تجميعها مرةً اخرى .. ضمن حزمة من المعلومات
    Aslında önce dokunun damarlarının içine hastanın kendi kan hücrelerinden enjekte ediyoruz, daha sonra da parenkime karaciğer hücreleri ekiyoruz. TED إذا فنحن نتخلل تفرعات الأوعية الدموية أولاً بخلايا الأوعية الدموية الخاصة بالمريض نفسه، ثم بعدها نملأ النسيج البارينشيمي بالخلايا الكبدية.
    daha sonra da iki haftalığına bir sanatoryuma gitmeleri gerekiyor. TED ويحتاجون للذهاب الى المصحة لمدة اسبوعين بعد ذلك
    daha sonra da sorulara cevap vermeden ayrılacağım. Open Subtitles الذي احضرته معي و بعد ذلك ارفض اجابة الاسئلة
    daha sonra da, zaman zaman, seni tekrar Roma'ya getirtip... hasetlik duygularını ve kafası karışanları... yatıştırmak için Roma'ya karşı görevini yerine getirmende... yarar görebilirim. Open Subtitles من وقت لآخر بعد ذلك أرى أنه من المفيد إستقدامك إلى روما لتستكمل واجبك نحوها تهدئ النفوس الحاقدة
    daha sonra da ülkem ve anayurdum adına harekete geçeceğim. Open Subtitles بعد ذلك سأتصرّف بناء على مصلحة البلاد والوطن
    Ve bu önce 1967 yılında erkek kardeşimde daha sonra da babamda, altı ay sonra beyin tümörü keşfedildi. TED عندما اكتشفت أن أخي في عام 1967 ،ومن ثم أبي، بعدها بستة أشهر، كان لديه سرطان المخ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more