"dakikalar içinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • خلال دقائق
        
    • في دقائق
        
    • غضون دقائق
        
    • بغضون دقائق
        
    • وخلال لحظات
        
    • فى دقائق
        
    dakikalar içinde sis çöküyor ve kendilerini buzların içinde kör gibi ilerlerken buluyorlar. Open Subtitles خلال دقائق غشّى الأرضَ ضبابٌ ووجدوا أنفسهم يتنقّلون على جليدٍ وعر دون هداية
    Ufak bir radyo yayını ve panik dakikalar içinde yayılır. Open Subtitles قلّة يستمعون إلى البثّ الإذاعي، لكن الذعر ينتشر خلال دقائق.
    dakikalar içinde Emma Hala'nin imzasini taklit edebilen bir kalpazan ile beni oyuna getirdi. Open Subtitles خلال دقائق حدد لي موعداً مع مزور زور توقيع العمة إيما
    Sonuçlar dakikalar içinde belli olacak. Open Subtitles تغلق مراكز الإقتراع أبوابها في دقائق معدودة
    Benim büyük lazer silahım dünyanızı dakikalar içinde yok edecek. Open Subtitles محول الليزر الخاص بى سيقضى على عالم فى غضون دقائق.
    Onun yerine, dakikalar içinde şiddetli semptomlar gösteren bir bileşim çıktı ortaya. Open Subtitles فأخترع مركب يحضر جميع الأعراض الحادة بغضون دقائق
    dakikalar içinde acı çığlıklar tüm ormanda duyuluyor. TED وخلال لحظات تندلع نداءات الاستغاثة في جميع أرجاء الغابة.
    dakikalar içinde, kara bir akıntı burnundan akar. Open Subtitles . خلال دقائق ، هذا السائل الأسود سقط من أنفه
    Hey, 5000 ila 8000 arası rem, hatta daha düşük bir miktar dakikalar içinde bilinç kaybı veya komaya sebep olur. Open Subtitles من الخامسة للثامنة تذكر التعرض لكمية صغيرة سيؤدي إلى الدوار أو غيبوبة خلال دقائق
    dakikalar içinde 5 blok içerisindeki her yeri kontrol altına alacaktır. Open Subtitles خلال دقائق بإمكانه أن يضع طوقًا أمنيًا على مدى خمس قطاعات...
    Az önceki gibi davranırsa bir atardamarı kesebilirim ve dakikalar içinde ölür. Open Subtitles إن كانت ردة فعله كالسابقة، فسأقطع شريان وسيموت خلال دقائق
    Kalın yerlere bas. Yüzmeye çalışırsan dakikalar içinde ölürsün. Open Subtitles اتبع الثلج المُغطى، إن حاولت السباحة ستموت خلال دقائق
    O borulardaki doğal gaz dakikalar içinde odaya yayılır. Open Subtitles غاز طبيعي من الأنابيب سيملأ القبو خلال دقائق
    Bir kurt adam toksin darbesi daha yedin mi dakikalar içinde ölürsün. Open Subtitles طلقة أخرى مخضّلة بسُمّ المذؤوب وستهلك خلال دقائق
    Bu yumuşak kumda dakikalar içinde ona ulaşırlar. Open Subtitles في هذا الرمل الناعم، سيصلون إليه خلال دقائق.
    Mermiler yeleğin hemen altından girdi ve Galán dakikalar içinde ölüydü. Open Subtitles الرصاصه اصابت اسفل واقي الرصاص ومات في خلال دقائق
    Burada deniz sıcaklığı insanı dakikalar içinde öldürebilir. Open Subtitles درجة حرارة البحر هنا يُمكن أن تقتل في دقائق.
    Ben tahmin edemeyeceğin kadar güçlüyüm. Avcı lanetini dakikalar içinde yendim. Open Subtitles إنّي أقوى ممّا تتخيّلين لقد دحرت لعنة الصيّاد في دقائق
    İçeriden arka kanal büyüsü kullanarak dakikalar içinde kendi telefonuna bir davetiye sağladı. Open Subtitles لقد حصلت على دعوة على هاتفها المحمول باستخدام قناة اتصال سرية داخلية في دقائق.
    Bu ateş topu dakikalar içinde atmosferimize girdi ve Sibirya'daki Tunguska Ormanı'nın üzerinde şiddetli biçimde patladı. Open Subtitles في غضون دقائق دخلت كرة النار غلافنا الجوي وإنفجرت بعنف في غابات سيبيريا
    Kavisli atardamarı yarıldığına göre Eva dakikalar içinde kanlar içinde kalarak ölmüş olabilir. Open Subtitles مع الشريان المقوس لها قطعت، إيفا يجب أن يكون على الأرجح نزف حتى الموت في غضون دقائق.
    Onun yerine, dakikalar içinde şiddetli semptomlar gösteren bir bileşim çıktı ortaya. Open Subtitles فأخترع مركب يحضر جميع الأعراض الحادة بغضون دقائق
    Para bir kez transfer edildiğinde, dakikalar içinde tekrar ve takrar transfer edilecek. Open Subtitles ستيم النقل عدة مرات و هذا الموضوع سيتم فى دقائق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more