| O darp suçlamasında seni kim tutukladı sanıyorsun? | Open Subtitles | من الذي قام بإعتقالك في جريمة الإعتداء تلك؟ |
| Ve bunu, saldırı ve darp suçlarından dört haftalığına hapise girmeden önce mi bildirmiştiniz? | Open Subtitles | وقمت بالإبلاغ قبل ذهابك قبل أربعة اسابيع بتهـمة الإعتداء والضرب |
| Tecavüz ve ağır darp suçundan tutuklusun. | Open Subtitles | أنتَ تحتَ رهن الإعتقال بتهمتيّ الإغتصاب و الإعتداء الجسديّ. |
| Saldırı ve darp suçunun inandırıcı olduğunu düşündük. | Open Subtitles | في ظننا أنّ الاعتراف بالذّنب بتهم الاعتداء والضرب سيكون منطقيًّا |
| Sırf, cinayetten içeri tıkabilmek için müvekkilini, darp suçlamasından kurtarıyorsun. | Open Subtitles | بالبدايةتطلقسراحموكلك.. من تهمة الاعتداء حتى يتم اتهامه بجريمة قتل |
| - Evet, yaptık ve bunun için minnettar olmalısın çünkü kendisi bir darp suçlamasından hüküm giymiş. | Open Subtitles | أجل، فعلنا، وكوني شاكرة لذلك، لأنّ لديه إدانة بتهمة الضرب. |
| Ama bunlar sayesinde darp suçlamasında bulunabilirim. | Open Subtitles | لكن أعتقد بفضل هذا سأقبض عليه بتهمة إعتداء |
| Özellikle sana karşı yaptığı darp şikayetiyle ilgili. | Open Subtitles | وبالتحديدِ عن تهمةِ الإعتداء التي وجهها ضدكـ |
| Sanırım savcı bugünkü kaza konusunda bir açıklama yapmalı ve zanlıların yakalandığını ve sarhoş araba kullanmak ve saldırı ve darp ile suçlandığını söylemeli. | Open Subtitles | أعتقد أن المدعى يجب أن يعد بيانا حول الحادث اليوم و يقول فيه أنه تم القبض على الجناه و يتهمهم بالقياده فى حالة سكر و التهجم و الإعتداء بالضرب |
| Tutuklamaya direnme, fiili saldırı, darp. | Open Subtitles | مُقاومة الإعتقال، الإعتداء والضرب. |
| Saldırı ve darp suçundan tutuklusunuz. | Open Subtitles | أنت رهن الإعتقال بسبب الإعتداء والضرب |
| Cinsel saldırı mı, tehdit mi, darp mı, neydi? | Open Subtitles | الإعتداء الجنسي، التهديد، الضرب ماذا؟ |
| Yine darp ve hırsızlık sabıkalı, Christian Filippini'nin yeğeni. | Open Subtitles | وقريبه كريستيان فيليبيني كذلك أيضاً بالإضافة إلى الاعتداء والسرقة. |
| darp ve kötü niyetli uygulamalardan ötürü zorla emekliye ayırılmışlar. | Open Subtitles | أُجبِرا على التقاعُد بسبب الاعتداء والإدّعاءات الخبيثة. |
| Saldırı, darp, cinayete teşebbüs, cinayete teşebbüs ağır yaralama, darp. | Open Subtitles | لائحة اتهام بتهمة الاعتداء والشروع في القتل و الشروع في القتل الاعتداء الجسيم |
| İki öncelikli tutuklanma...saldırı ve aile içi darp. | Open Subtitles | اعتقالان مسبقان.. الاعتداء وشجار عائلي |
| İnşallah basit darp itirafıyla durumu halledebiliriz. Ama ben yapmadım. | Open Subtitles | بالإعتراف بـ الاعتداء البسيط- لكنّي لم افعل. |
| Daha da kötüsü, geçmişini araştırdığımda 12 yıl önce, henüz Paige'i tanımıyorken bir darp suçlamasını kabul ettiğini öğrendim. | Open Subtitles | والأمر الأسوأ، فحص معلوماته الأساسيّة يُظهر أنّه اعترف بكونه مُذنباً بتهمة الضرب قبل 12 عاماً، قبل معرفته بـ(بايج). |
| Aslında darp suçundan dolayı kamu hizmeti cezamı çekiyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة، أَنا هنا كجزء من خدمة إجتماعية كعقوبة على جريمة إعتداء ، تعلم |
| John Clyde. Ama darp suçlaması yüzünden iki yıldır hapishanedeymiş. | Open Subtitles | لكنّه يقضي فترة سجن لعامين لتهمة إعتداء. |