"davrandığını" - Translation from Turkish to Arabic

• تتصرف
• تتصرفين
• تعامل
• تصرفت
• تصرفك
• يتصرّف
• يعامل
• يتصرفون
• معاملة
• تصرّف
• تتصرّف
• معاملتهم
• يتصرف بشكل
• كان يتصرف
• تعاملني

Evet sana tuhaf davrandığını söyledim ama bir şey yapmadın.
أجل، أخبرتك أنّها كانت تتصرف بغرابة، لكنّك لم تفعل شيئاً.

Aslen, bir molekülü geliştirme ve bu molekülün insan vücudunda nasıl davrandığını öğrenme arasındaki bilgi akışını önemli ölçüde hızlandırıyoruz.
حالياً، نحن نقوم بتسريع ردود الفعل تلك التي تكون بين تطوير الجزيئة ومعرفة كيف تتصرف في الجسم البشري.

Çok garip davrandığını düşünüyor ve... buraya döndüğümde seninle konuşmam için bana yalvardı.
و هو يعتقد أنك تتصرف بغرابة شديدة. و توسل لي أن أتحدث إليك حول هذا عندما أعود.

Bu benim için bir uyanış çağrısıydı, senin böyle davrandığını görmek.
كان هذا نداء الاستيقاظ بالنسبة لي رؤيتك تتصرفين بهذه الطريقة

Onlara nasıl davrandığını gördüm. Ben Jade'e asla öyle davranmazdım.
أرى الطريقة التي تعامل ، أنا لا أذهب إلى التعامل معها مثل اليشم.

Bazen öyle davrandığını düşünmüyor musun?
أأنت متأكد لأنك تتصرف كقائد عظيم أحياناً

- Örümceklerin böyle davrandığını hiç görmemiştim. - Örümceklerden hoşlanmam.
ـ لم أرى عناكب تتصرف هكذا من قبل ـ لا أحب العناكب

Ben sadece, sen onun tarafını tuttuğunun için böyle davrandığını söylüyorum.
أنا أقول أنها تتصرف هكذا لآنك دائما تنحاز إلى جانبها

Dinle,anne baban bana biraz değişik davrandığını söylediler.
اسمع .. والداك أخبراني أنك تتصرف بوقاحة قليلاً

Garip davrandığını görünce, bu şeyi bulduğunda neler olabileceğini tahmin bile edemedim.
الطريق التي كنت تتصرف بها، لم أعرف ماذا سيحدث إذا وجدت هذا الشيء

Neler olduğunu ve neden sürekli garip davrandığını anlatmıyorsun.
و الآن لا تقول لي ما الذي يجري و لماذا تتصرف بشكل غريب طيلة الوقت ؟

Son zamanlarda biraz değişik davrandığını farkettim.
لاحظت أنك كنت تتصرفين بطريقة مختلفة مؤخراً

Deli gibi davrandığını söyleyemez miyim?
لا استطيع اخبارك انك تتصرفين كاالمجنونة ؟

Annen, senin kadınlara fahişe gibi davrandığını biliyor mu yoksa sana tüm dünyaya patronluk taslamanın iyi olduğunu mu öğretti?
أتعرف أمك أنك تعامل النساء كأنهن عاهرات... ..أم أنها جعلتك تصدق.. أنه لكى تكون مهذبا يجب أن تحتقر باقى العالم؟

O zavallı hergeleye nasıl davrandığını bir görmelisin.
يجب أن ترى الطريقة التي تعامل بها ذلك الوغد المسكين

Kişisel algılama ama nasıl davrandığını gördüm, sanki işi istemiyormuş gibiydin.
، لكنني لاحظت كيف تصرفت سابقا متظاهرا أنك لا تريد وظيفة

Partide neden öyle davrandığını anlıyorum.
أحصل على سبب تصرفك بالطريقة التي فعلتها في الحزب.

Yıldızların ışığında çekim yapabilen bir kamera burada bir kurdun olmasının yanı sıra çok şaşırtıcı bir biçimde davrandığını da ortaya çıkardı.
أظهرت كاميرا ليلية أنه لم يكن هنا ذئب وحسب لكنه كان يتصرّف بنمط مدهش جداً.

Erkeklerin kadınlara nasıl davrandığını görüyorum.
أنتِ تعرفين، فأنا أنظر فى الجامعة وأرى الطريقة التى يعامل بها الرجال النساء

Ama Daniel kayda değer sayıda insanın sistematik olarak ne olursa olsun özgeci davrandığını ortaya çıkardı.
ولكنه اكتشف منهجياً وبغض النظر، أنه يوجد عدد معتبر من الناس يتصرفون بإيثار، بغض النظر عن أي شيء.

Fakat size basit olarak şunu geri bildirimde bulunmak isterim, hükümetin, çocuğuna nasıl davrandığını esas alarak demokrasinin ne kadar güçlü olduğunu tanımlayabilirsiniz.
ولكنني أحكيها مرة أخرى لكم لأقول بكل بساطة أنه يمكنكم تعريف الديمقراطية القوية بكيفية معاملة حكومتها لطفلها.

- Neden o şekilde davrandığını kim söyleyebilir ki?
من يستطيع معرفة تصرّفه بالطريقة التي تصرّف بها؟

Ama şimdi, Karın Deşen Jack gibi davrandığını kabul ediyorsunuz.
لكنّك ستقبل الفكرة التي تتصرّف في بين كلّ طريق مثل جاك الذي ريبير.

O rehinelere iyi davrandığını herkesin görmesini istiyor.
يحاولون إظهار الرهائن أنهم لا يتم إساءة معاملتهم

Köpeğin bir hastaya farklı zamanlarda farklı davrandığını gösteren bir video izlettin.
أنّكِ قدمتِ فيديو لكلب يتصرف بشكل مختلف لأحد مرضاكِ في أوقات مختلفة؟

Şu son sekiz ayda Jeremy'nin nasıl davrandığını gördün değil mi?
رأيت كيف كان يتصرف جيرمي في الأشهر الثمانية الماضية، أليس كذلك؟

Calıstım anne ama okulda bana ş ş nasıl davrandığını görmelisin.
حاولت, لكن ياأماه, يجب أن تري كيف تعاملني في المدرسة