| Dawson City için iki yolcumuz daha var anlaşılan Kuzeyin Parisi. | Open Subtitles | كما يبدو لدينا رجلان زيادة في طريقهم لمدينة داوسن باريس الشمال |
| Bulimia Falls Lisesinden canlı yayındayız ve .... etrafımda bu lisenin masum öğrencileri .... ...hepsinden de önemlisi Dawson Deery bulunmakta. | Open Subtitles | حيث اننا محاطون من قبل طلاب ابرياء والاكثر اهميه الطالب داوسن ديري |
| Bize ucuz tarife düzenini anlatır mısınız, Bay Dawson. | Open Subtitles | أخبرنا عن المسكن في موجه السفينة.. سيد دوسون |
| Fakat şimdi siz Jack Dawson adında birinin olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | لكن الآن تعرفون أنه كان يوجد رجل إسمه جاك دوسون وأنه أنقذني |
| Dawson Creek'i kazayla üç dakika izledi diye kablo yayınımızı iptal ettirdi. | Open Subtitles | لقد عطل كابلنـا عرضياً بعد مشاهدة ثلاثة دقائقَ من إعادة كريك دوسن. |
| Dawson adındaki o arkadaşın, insanlar eşyalarına dokunduğunda nasıl sinirlendiğini biliyor olmalısın. | Open Subtitles | تَعْرفُ بأنّ رجلَ دوسن يَحْصلُ على نوعِ متوتّرِ عندما يَمْسُّ ناسَ مادتِه. |
| Dawson... Ödünç alabileceğim kremin var mı? | Open Subtitles | داوسن الديك اي مستحضر يمكنني استعارته منك ؟ |
| Bayan Dawson, merhaba. | Open Subtitles | اخذوا الي الملجأ في سراديبنا سيد داوسن أهلا بك |
| Bugün buraya Roger Andrew Dawson'ın yaşamını hatırlamak için bir araya geldik. | Open Subtitles | لقد اجتمعنا اليوم لنتذكر حياة روجر اندرو داوسن |
| Bir dahaki sefer Dawson'a gelişinde, küçük kilisemi ziyaret ederek ödeyebilirsin. | Open Subtitles | ربما يمكنك ان تزور كنيستي عندما تكون في داوسن |
| Diğer yandan iş planları olan adamlar ise Dawson, çaresine bakacağımız aracı olmaya çalışan paragözlerle dolu. | Open Subtitles | لكن الرجال الذين لديهم خطة عمل , داوسن مليئه بهذه النوعيه من الرجال لدينا وسطاء أكثر مما نحتاج |
| Dawson köprüdeki küçük kızın adı neydi? | Open Subtitles | دوسون ما كان إسم تلك الفتاة الصغيرة من الجسر؟ |
| Dawson, Shay! Buraya gelin. Size bir şey vereceğiz. | Open Subtitles | دوسون , شاي تعاليا إلى هنا لدينا شيء لكما |
| Görünüşe göre Dawson'ın kardeşi riskli bir adam diyor ve Voight çok tehlikeli bir şerefsiz. | Open Subtitles | يبدو , أن أخ دوسون يقول أنها حركة خطيرة و فويت هو إبن عاهرة خطير جداً |
| - Birinin kolu makineye girmişti o da çıkarmak için Shay ve Dawson'la birlikte hastaneye gitti. | Open Subtitles | رجل علقت يده داخل اّلة لذا ذهب مع شاي و دوسون للمستشفي لتحريرها |
| Dawson, geçen ay kurtardığın küçük kız Madeline için Sağlık Görevlileri Düzenleme Kurulu sana teşekkür ediyormuş. | Open Subtitles | دوسون رسالة شكر من مجلس المسعفين التنظيمي لإنقاذك الطفلة مادلين , الشهر المنصرم |
| Pop Dawson, James Boyslar'la Missouri'de ata binmişti. | Open Subtitles | بوب دوسن ضمن أولاد جيمس في كانساس وميسسوري |
| İşte bu senin ilk ip ucun , Sherlock. O zaman daha önce adı Rose Dawson dı. | Open Subtitles | هناك دليلك الأول، شيرلوك إسمها كان روز دوسن, عد إذن |
| ve aşağı düşecektim az daha fakat Bay Dawson beni kurtardı kendi düşmesi pahasına | Open Subtitles | كنت سأخرج من متن السفينة لكن السّيد دوسن أنقذني . . وجازف تقريبا بنفسه |
| Bay Dawson bize 3.sınıftan katılıyor. | Open Subtitles | السّيد دوسن إنضم إلينا من الدرجة الثالثة |
| Adı o zamanlar Rose Dawson'mış. Sonra Calvert adındaki bir adamla evlenmiş. | Open Subtitles | اسمها آنذاك كان (روز دَوسن)، ثم تزوّجت من رجلٍ يُدعى (كالفير). |
| Dostlarınızı da getirin. Dawson'ın Dansçı Kızları. | Open Subtitles | احضر معك الأصدقاء دمى داونسون الراقصة |
| Dawson, tıraşı kesip beni dinlesen iyi edersin, ...çünkü tam bokun içindesin. | Open Subtitles | (دواسون)، أظن من الأفضل أن تتوقف عن الكلام وتنصت، لأنك في مأزق، يا رجل. |
| - Konumuz "Dawson's Creek" değil. | Open Subtitles | -حسناً لسنا لنتحدث عن "داونسن كريك " |
| Affedersin, Dawson, bana Bay Helpmann'ın ofisini tarif edebilir misin? | Open Subtitles | عفوا يا داوسون.. هل يمكن أن توصلني إلى مكتب السيد هيلبمان؟ |