"dayanamayacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • تصمد
        
    • تدوم
        
    Bu mağaranın yapısı fazla dayanamayacak. Open Subtitles بكلّ المنافذ الحرارة المائية في القِوام، فإنّ السلامة البنيويّة لهذا الكهف لن تصمد لفترة طويلة.
    Elektrik kesilirse,jeneratörün çok dayanamayacak kadar eski olduğunu duydum. Open Subtitles لقد سمعت أحد المُسعفين يقول أن المولّدات الإحتياطية لن تصمد كثيراً، إذا لم ترجع الطاقة
    Bir acil müdahale çalışanından duyduğuma göre elektrikler giderse yedek jeneratörler buna dayanamayacak kadar eski olabilirlermiş. Open Subtitles -ستصبح أسوأ لقد سمعت أحد المُسعفين يقول أن المولّدات الإحتياطية لن تصمد كثيراً، إذا لم ترجع الطاقة
    Olamaz. Çocuklar, piller fazla dayanamayacak. Open Subtitles تباً يا رفاق، البطارية لن تدوم لوقت أطول
    Belki ona sen imzalatmadın ama ne zaman imzaladığını biliyorum ve bu pek dayanamayacak. Open Subtitles حسنٌ، ربّا لم تدفعيه لتوقيع أيّ شيء لكنّي أعرف متى وقّعها، وأنّها لن تدوم
    Bu sefer hapse dayanamayacak, Maud. Open Subtitles إنها لن تدوم هذا المرة في السجن، مود
    Burada pek dayanamayacak. An meselesi. Open Subtitles لن تصمد كثيرًا هنا، إنها مسألة وقت فحسب
    - Kapı daha fazla dayanamayacak. Open Subtitles البوابة لن تصمد لوقتٍ أطول
    Darlene dayanamayacak! Open Subtitles (دارلين) لن تصمد!
    dayanamayacak, göreceksin. Open Subtitles انها لن تدوم ستتأكد من ذلك
    dayanamayacak, göreceksin. Open Subtitles انها لن تدوم ستتأكد من ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more