| Senin gözünde değerim sıfır mı? Kalmanı isterken gidecek misin? | Open Subtitles | ألا أساوي بعينك أي قيمة فلا تبقى لمجرد وقت أطول قليلا عندما أطلب ذلك منك؟ |
| Ama Jules ile arkadaş olunca ve onun gibi biri benden hoşlanınca, bir değerim olduğunu hissettim. | Open Subtitles | وشخص مثلها , يحبني جعلني أشعر أن أساوي شيء |
| Algoritma olmadan bir değerim olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنّني لا أساوي شيئاً بدون نظامي الحسابي |
| Bir odun kadar değerim kalmamıştı... Rezil biriydim. | Open Subtitles | لم أكن أستحق عصا من الخشب لقد كنت بخيلاً |
| Dolayısıyla, ''Savunmaya değerim'' isimli bir organizasyondan destek sağladım: Alfred ve George tarafından yönetilen bir grup genç, ilerici liderler. | TED | استعنت بدعم مؤسسة تُدعى "أنا أستحق الدفاع": وهم مجموعة من القادة الشباب التقدميين بقيادة ألفرد وجورج. |
| - ...olduğunu söylerim. - Çünkü ben buna değerim, değil mi? | Open Subtitles | بالنسبة لي كي اجد اموال الفدية لإنني استحق ذلك ، صحيح ؟ |
| Demiryolunun gözünde değerim ne kadardır dersin? Ortadan kayboldum diyelim. | Open Subtitles | في رأيكَ كم هي قيمتي لسكة الحديد، في حال اختفيت؟ |
| Bana öyle, hiçbir şeymişim gibi davranamazsınız. Bir değerim olduğunun farkındayım hâlâ. | Open Subtitles | لا تستطيع معاملتي وكأنني نكرة أنا أعلم أنني أساوي شيئا |
| Dört eyaletde değerim 3000 dolar. | Open Subtitles | أنا أساوي 3,000 دولار في أربع ولايات. |
| Yapma, onlar için hiçbir değerim yok. | Open Subtitles | أنت تمزح، بالنسبة إليهم، لا أساوي شيئاً |
| Yapma, onlar için hiçbir değerim yok. | Open Subtitles | أنت تمزح، بالنسبة إليهم، لا أساوي شيئاً |
| O zaman, benim hiçbir değerim olmadığını mı düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | إذا, هل تعتقد بأنني لا أساوي شيئا؟ |
| Bu sabah değerim 20 milyon dolardı. | Open Subtitles | هذا الصباح كنت أساوي عشرين مليون دولار، |
| Luthor Şirketi finanslarına baktım ve meğersem bana önerdiğin paranın beş katıymış değerim. | Open Subtitles | ...راجعت كشوفات (لوثر كورب) المالية واتضح إني أساوي 5 أضعاف... ما تعرضه عليّ |
| Beni öpeceğin yer burası. Biliyorum. Çizgi kesinlikle "Ben buna değerim." | Open Subtitles | هنا من المفترض أن تقبليني- "أعلم ذلك , و لكنه السطر لذا يتضح " أني أستحق ذلك- |
| Sanırım riske atmaya değerim. | Open Subtitles | أعتقد أنني أستحق المخاطرة أنت تستحق |
| Ben bir hiçim, anlıyorum. Hiçbir değerim yok. | Open Subtitles | أنني نكره، أفهم هذا أني لا أستحق أي شيئ |
| Endişe etme bebeğim. Ödediğin her kuruşa değerim. | Open Subtitles | . لاتقلق، عزيزي . إنّي أستحق كلّ قرش |
| Bir milyon dolar. Düşmanlarıma göre değerim bu. | Open Subtitles | مليون دولار هذا كل ما يعتقد اعدائي انني استحق |
| Mükemmeliyet zaman alır ve ben her saniyesine değerim. | Open Subtitles | الكمال يستحق وقت.. وانا استحق كل ثانيه |
| - Vaktinizi alabilirim ama buna değerim. | Open Subtitles | لست بعجلة- بأمكاني ان استهلك القليل من الوقت ولكنني استحق العناء- |
| Ama bu çok cömert bir teklif, eğer piyasada değerim bu düzeyde ise, belki de burada... daha iyi bir yerde olmalıyım. | Open Subtitles | ولكنه عرض مغر جدا وظننت بما أن هذه قيمتي في السوق حاليا بأنه ربما يجب علي |
| Şimdi 20 yıl geçmesine rağmen değerim 1.4, hesabı sen yap. | Open Subtitles | و الآن بعد عقدين قيمتي 1.4 بليون. قم أنت بالحساب |